Rusya’nın Amerika füze kalkanı sistemine itiraz etmesi
Kuzey Kore’nin hidrojen bombası denemesi yaptığını ileri sürmesi üzerine Batılı ülkelerle bölgesel ülkeler endişe duyduklarını ilan ettiler.
BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, ise, nükleer denemeden “derin rahatsızlık” duyduklarını, uluslararası toplumun bu tür test faaliyetlerinin durdurulması için birlikte yaptığı çağrılara rağmen yeni bir denemenin BMGK kararlarının ihlali olduğunu ifade etti. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova, Kuzey Kore’nin hidrojen bombası denemesinin uluslararası hukuk kuralları ve BM Güvenlik Konseyin (BMGK) kararlarının ihlali anlamına geldiğini belirtti.
Amerika Dışişleri Bakanı John Kerry, Kuzey Kore’nin denemesini ‘Uluslararası barış ve güvenliği tehdit eden, oldukça provokatif bir hareket’ olarak nitelendirdi. Çin Dışişleri Bakanlığı da açıklamasında, Pekin yönetiminin Kuzey Kore’nin hidrojen bombası denemesine “şiddetle karşı çıktığı” vurgulandı. Bu arada Amerika savunma Bakanlığı Pentagon ise, Güney Kore’de füze kalkanı TAAD sisteminin konuşlandıracağını ilan etmiş bulunuyor. Rusya ise bu kararın bozguncu ve tehdit kaynağı olduğunu ileri sürüp, kınamaktadır.
Amerika TAAD sisteminin kurulmasında ısrar ediyor. Güney Kore ise, füze kalkanı sisteminin kendi topraklarında konuşlandırılması gerektiğini belirtmektedir. Rusya Amerika ve bölgesel müttefiklerinin askeri girişimlerini tehdit kaynağı olarak nitelendirip, tepki göstermesinin iki nedeni vardır. İlkin Rusya Çin gibi, Asya kıtasının Kuzeyi ve doğu bölgelerinde çıkar sahibi olduğunu düşünüyor ve kendi çıkar ve güvenliğini korumaya çalışıyor.
Moskova’ya göre, soğuk savaş döneminde olduğu gibi Kore yarım adasında yeni askeri ittifaklar kurmak, hiçbir ülkenin yararına olmayacaktır. İkincil olarak, Rusya altılar gurubunun üyesi olarak, Kore yarım adasındaki gerginliği azaltmaya, iki Kore arasındaki krizleri görüşme yoluyla çözümlemeye çalışıyor. Rusya BM güvenlik konseyinin Kuzey Kore’ye karşı aldığı kararı dikkate alarak, böyle bir tutum izlemektedir. Rusya federasyon’unun BM daimi temsilcisi Vitaly Çürkin BM güvenlik konseyinin Kuzey Kore ile ilgili kararına bazı çekinceler koydu.
Çürkin, Kuzey Kore’nin kışkırtıcı girişimlerine karşı sadece BM güvenlik konseyinin karar alması gerektiğini, başka ülkelerin böyle bir yetkiye sahip olmadıklarını, alınacak kararlarında Kuzey Kore Halkının zor durumda bırakılmasına sebep olmaması gerektiğini söyledi. Rusya federasyon’unun BM daimi temsilcisi Çürkin ayrıca, BM güvenlik konseyinin Kuzey Kore ekonomisini çökertme kararı da almaması gerektiğini, çünkü bu ülkede insanı facia yaşanabileceğini vurguladı. Rusya’nın BM Büyükelçisi Vitali Çurkin de Kuzey Kore’ye BMGK’nın vereceği yanıtın orantılı olması gerektiğini söyledi.
Rusya ile Moskova Kuzey Kore nükleer silah programları hakkında benzer tutum izlemektedirler. Moskova ile Pekin, Asya-Pasifik bölgesindeki tehditlere rağmen, güvenlik ve jeo politik ve jeo stratejik nedenlerle Amerika uzun süreli ortak çıkarlarını, göz ardı etmek istemiyorlar. Rusya, Kuzey Kore’nin nükleer silahlardan arındırılmasını, Altılı gurubun barış görüşmeleri masasına oturmasını istiyor. Amerika ile Güney Kore ve Japonya Kuzey Kore’nin askeri ve nükleer faaliyetlerinin boyutlarını tespit etmeye çalışırken, Rusya ile Çin’in yardımına da ihtiyaç duymaktadırlar. Askeri ve güvenlik uzmanlarına göre, Kore yarım adasındaki kriz çok karmaşık ve iç içe geçmiş bir krizdir.
Rusya ve Çin’in yardımı olmadan iki Kore arasındaki kriz çözümlenemeyecek ve Kore yarım adasındaki barış ve güvenlik sağlanamayacaktır. Amerika’nın da tek başına Kore yarım adasında tekelci ve tek yanlı politikalar yürütmesi de mümkün olamayacaktır. 004-001
