Stratejik Denge Kurma; Hindistan ABD ve Çin Rekabetinin Ortasında

Parstoday – Hindistan, “stratejik özerklik” politikası benimseyerek, ABD ve Çin arasındaki artan rekabetin ortasında kilit bir aktör haline gelmiştir. Bu yaklaşım, Delhi’ye hem Pekin ile ekonomik ilişkilerini koruma hem de Washington ile güvenlik işbirliği yapma imkanı vererek bölgesel ve küresel ilişkilerde hassas bir denge oluşturmasına olanak tanımaktadır.

Jeopolitik rekabetlerin yoğunlaştığı çağda, Hindistan “stratejik özerklik” politikasını izleyerek küresel dengede dengeleyici rolünü oynamaktadır. 1.4 milyar nüfusu ve gelişen ekonomisiyle ülke, uluslararası arenada önemli bir aktör haline gelmiştir. Parstoday’in IRNA’dan aktardığı habere göre, Delhi Washington karşısında çift yönlü bir tutum sergilemektedir: Bir yandan “Quad” gibi güvenlik ittifaklarına katılarak ve ortak tatbikatlar düzenleyerek ABD ile stratejik işbirliğini güçlendirirken, diğer yandan Trump dönemi ticari baskılarına rağmen bağımsız hareket kabiliyetini korumaktadır.

Çin karşısında ise Hindistan hem rekabet hem de işbirliği içindedir. Ladakh’taki sınır gerilimlerine rağmen iki ülke arasındaki ticaret hacmi 2024 yılında 127 milyar dolara ulaşmıştır. Hindistan, Çin’den elektronik ve ilaç parçaları ithalatına olan bağımlılığını akıllıca yönetmektedir.

İran’a karşı ise Hindistan, Doğu ve Batı eksenleri arasında denge kurmayı hedeflemektedir. İran’ın güneydoğusundaki Çabahar Limanı projesi, Pakistan’dan geçmeden Afganistan ve Orta Asya’ya erişim imkanı sağlayan bu stratejinin sembolüdür. Ancak ABD yaptırımları bu projenin tam olarak hayata geçirilmesini zorlaştırmaktadır.

Analistler, bu hassas dengelemenin devamı için yüksek diplomatik becerilerin gerektiği uyarısında bulunmaktadır. Hindistan, güç bloklarının herhangi biriyle tam uyumdan kaçınarak çok kutuplu gelecekte bağımsız bir aktör olarak konumunu güçlendirmelidir.