Xi’nin Amerika ile Savaşta Taktiği: Bırak Trump Zafer İddiasında Bulunsun
https://parstoday.ir/tr/news/world-i285410-xi’nin_amerika_ile_savaşta_taktiği_bırak_trump_zafer_İddiasında_bulunsun
Parstoday – Çin, soya alımını durdurarak ve nadir elementlerin ihracatını kısıtlayarak, Trump’ın gümrük tarifeleri ve ertelenmiş ihracat kontrollerinden önemli ölçüde sıyrıldı; üstelik karşılığında büyük tavizler vermeden.
(last modified 2025-11-01T05:58:12+00:00 )
Kasım 01, 2025 07:56 Europe/Istanbul
  • Xi’nin Amerika ile Savaşta Taktiği: Bırak Trump Zafer İddiasında Bulunsun

Parstoday – Çin, soya alımını durdurarak ve nadir elementlerin ihracatını kısıtlayarak, Trump’ın gümrük tarifeleri ve ertelenmiş ihracat kontrollerinden önemli ölçüde sıyrıldı; üstelik karşılığında büyük tavizler vermeden.

New York Times gazetesi, Amerika ve Çin liderlerinin Busan’daki görüşmesine dair haberinde şu ifadeye yer verdi: “Hüner, Trump’ın zafer kazandığını iddia etmesine izin verirken, rakibin sahneden eli dolu ayrılmasıdır...”

Parstoday’in New York Times’dan aktardığına göre, Güney Kore’de gerçekleşen Xi Cinping–Donald Trump görüşmesi, Pekin’in artık Washington karşısında yeni bir özgüvenle durduğunu açıkça ortaya koydu. Çin Devlet Başkanı, ülkesinin stratejik kaynaklardaki tekeline ve küresel pazardaki devasa alım gücüne dayanarak, Amerika’dan önemli tavizler almayı başardı. Bu tavizler arasında gümrük tarifelerinin düşürülmesi ve Amerikan teknolojisinin Çinli şirketlere ihracatına yönelik sınırlamaların askıya alınması yer alıyor.

Açıklanan anlaşmaya göre, Washington Çin mallarına uyguladığı tarifeleri yüzde 57’den yaklaşık yüzde 47’ye indiriyor, Çin gemileri için liman ücretlerini askıya alıyor ve Çinli teknoloji firmalarına yönelik yeni ihracat kontrollerini ertelemeyi kabul ediyor. Buna karşılık Pekin, nadir elementlerin ihracatına yönelik son kısıtlamalarını bir yıl süreyle askıya almayı kabul etti. Bu elementler, cep telefonlarından askeri füzelere kadar neredeyse tüm modern teknolojilerin üretiminde hayati öneme sahip.

  • Çin Büyük Bir Güç İmajı Sergiledi

New York Times’ın haberine göre, Çin hem ekonomik tavizler elde etti hem de kararlı ve etkili bir güç imajı ortaya koydu. Washington’daki birçok analist bu sonucu iki ülke arasındaki yeni güç dengesi olarak değerlendiriyor.

Amerikan Ulusal Güvenlik Konseyi’nin eski yetkililerinden Julian Gewirtz, “Çin cesaret ve ustalıkla kendi kozlarını kullanabileceğini ve Amerika’dan her türlü tavizi alabileceğini gösterdi” dedi. Xi Cinping, Busan’daki zirvede Trump’a öğretmen edasıyla hitap ederek, “Ticaret savaşının son dönemdeki iniş çıkışları her iki taraf için öğretici olmalı” ifadelerini kullandı.

Xi, iki ülkenin “daha büyük resme odaklanması” ve ekonomik misilleme döngüsüne kapılmaktan kaçınması gerektiğini vurguladı. Bu sözleriyle son bir yılda karşılıklı olarak uygulanan gümrük vergileri, yaptırımlar ve ihracat kısıtlamalarına atıfta bulundu. Birkaç hafta önce Pekin, nadir elementlerin ihracatına ciddi sınırlamalar getirerek Washington’u köşeye sıkıştırmıştı. Bu hamle, ileri teknoloji ve yeşil enerji gibi Amerikan sanayilerini felç edebilecek potansiyele sahipti. Uzmanlara göre, bu tehdit Trump yönetiminin geri adım atmasında belirleyici rol oynadı.

Görünüşte her iki lider de zirveden kazançlı ayrıldı. Trump, Çin’in Amerikan tarım ürünleri—özellikle soya—alımını artırmasını ve gümrük vergilerinin düşürülmesini “Amerikalı çiftçiler için bir zafer” olarak sundu. Washington’a dönüş yolunda, başkanlık uçağının merdivenlerinden yumruk havada çıktı ve sosyal medya hesabında “Çiftçilerimiz çok mutlu olacak! Başkan Xi’ye teşekkürler!” diye yazdı.

Çin Devlet Başkanı, Amerika’ya fentanil üretiminde kullanılan kimyasal maddelerin ihracatını engellemek için daha fazla adım atacaklarını açıkladı. Çin Ticaret Bakanlığı’nın bildirisinde ayrıca, Ekim ayında getirilen nadir element ihracat kısıtlamalarının geçici olarak askıya alındığı belirtildi. Ancak uzmanlara göre, bu ticaret savaşında üstün taraf Çin; çünkü Trump yönetiminin nihai hedefe yönelik tutarlı bir stratejisi bulunmuyor.

Brookings Enstitüsü araştırmacısı ve eski CIA analisti Jonathan Tszin, “Trump’ın politikası stratejiden yoksun taktiklerden ibaret. Çin, ustalıkla darbe ve geri çekilme oyununu Amerika’ya dayattı” dedi. İlginç bir detay olarak, Çin’in bu görüşmeye dair resmi açıklamasında Tayvan’dan hiç söz edilmedi. Oysa Tayvan meselesi genellikle Pekin ile Washington arasındaki üst düzey görüşmelerin vazgeçilmez başlıklarından biridir. Gözlemciler bu sessizliği, Çin’in müzakereler sonrası olumlu atmosferi koruma çabasının ince bir diplomatik hamlesi olarak değerlendiriyor.

Pekin ile Washington Arasında Kırılgan Barış

Analistlere göre, Busan’da varılan anlaşma her ne kadar geçici olsa da, kısa vadede iki büyük güç arasındaki ilişkilerde kırılgan bir sükûnet sağlamış görünüyor. Trump, iki ülkenin Ukrayna savaşının sona erdirilmesi konusunda da iş birliği yapacağını duyurdu ve Nisan ayında Çin’e bir ziyaret gerçekleştireceğini açıkladı. Bu ziyaretin, Xi Cinping’in Amerika’ya karşılıklı ziyaretiyle tamamlanması bekleniyor. Görüşme sırasında her iki lider, kişisel yakınlık sergileyerek olumlu bir atmosfer yaratmaya çalıştı.

Xi Cinping, Çin’in kalkınmasının “Amerika’yı yeniden büyük yapma” vizyonuyla uyumlu olduğunu söyledi. Trump ise Xi’yi “büyük bir ülkenin büyük lideri” ve “kıymetli dostu” olarak nitelendirdi. Asya Politikaları Enstitüsü’nden araştırmacı Lizzie Lee’ye göre, “Bu tür kişisel diplomasi her iki liderin içgüdüleriyle uyumlu ve şimdilik iki ülke arasında yönetilen bir istikrar zemini oluşturuyor.” Ancak bu ateşkes, taraflardan birinin ani bir hamlesiyle kolayca bozulabilir.

Nitekim geçen ay Washington, bazı Çinli şirketleri Amerikan teknolojilerine erişimden men eden yeni bir liste yayımladı. Pekin ise buna nadir element ihracatını durdurma tehdidiyle karşılık verdi. Trump, Busan zirvesinden sadece birkaç gün önce, Pekin’in kısıtlamaları kaldırmaması halinde görüşmeyi iptal edip yeni gümrük vergileri uygulayacağını söylemişti./