Birleşmiş Milletler Neden ABD’nin Karayipler’deki Saldırılarını Uluslararası Hukuka Aykırı Görüyor?

Parstoday – Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komiseri, ABD’nin Karayipler’de gerçekleştirdiği saldırıların uluslararası hukuka aykırı olduğunu açıkladı.

Parstoday’in haberine göre, BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, ABD’nin Karayip Denizi ve Pasifik Okyanusu’nda botlara düzenlediği saldırıları “kabul edilemez ve uluslararası insan hakları hukukuna aykırı” olarak nitelendirdi.

Son haftalarda ABD, uyuşturucu taşıdığı iddia edilen bazı teknelere çok sayıda hava ve deniz saldırısı düzenlediğini ileri sürdü ve bu teknelerin Venezuela’dan hareket ettiğini iddia etti.

Volker Türk, Cuma günü yaptığı açıklamada şunları söyledi:“Raporlara göre, Eylül 2025’in başından bu yana ABD Silahlı Kuvvetleri’nin Karayipler ve Pasifik’teki teknelere düzenlediği saldırılar sonucu 60’tan fazla kişi hayatını kaybetti. Bu eylemlerin uluslararası hukukta hiçbir gerekçesi yoktur. Bu saldırılar ve artan insani maliyeti kabul edilemez. ABD bu tür saldırıları durdurmalı ve teknelerdeki sivillerin yargısız infazını önlemek için gerekli önlemleri almalıdır.”

BM yetkilisine göre, uluslararası insan hakları hukukuna göre ölümcül güç kullanımı, yalnızca son çare olarak ve başkalarının yaşamına yakın ve ciddi bir tehdit oluşturan kişiler için meşrudur. Ancak ABD’li yetkililer bile, hedef alınan teknelerdeki kişilerin yakın bir tehdit oluşturmadığını ve uluslararası hukuka göre ölümcül güç kullanımını haklı kılacak herhangi bir eylemde bulunmadıklarını kabul etmiştir.

ABD, Karayipler bölgesine geniş çaplı deniz ve hava birlikleri konuşlandırarak Venezuela ile gerilimi sürekli tırmandırıyor. Son iki ayda Pentagon, bölgeye savaş gemileri, savaş uçakları, deniz piyadeleri, insansız hava araçları ve keşif uçakları sevk etti. B-52 stratejik bombardıman uçakları, Venezuela kıyılarına yakın bölgede “bombardıman tatbikatı” gerçekleştirdi. Ayrıca, Washington ile Karakas arasındaki gerilimin artması üzerine Trump, CIA’in Venezuela’daki faaliyetlerini resmen onayladı. Geçen hafta Pentagon, dünyanın en büyük uçak gemisi USS Gerald R. Ford’un hava filosuyla birlikte Karayipler’e gönderildiğini duyurdu.

Son haftalarda ABD’nin düzenlediği askeri operasyonlar, Beyaz Saray’ın uyuşturucu taşıdığını iddia ettiği teknelerin batırılmasına neden oldu. Trump’a, bu saldırıların ileride Venezuela topraklarını da hedef alıp almayacağı sorulduğunda, “Size bunu tam olarak söylemek istemiyorum” yanıtını verdi.

Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro, Trump’ın “uyuşturucuyla mücadele” iddiası altında ülkesini “yüzyılın en büyük kıtasal tehdidiyle” karşı karşıya bıraktığını ve son dönemde kara harekâtı olasılığından bahsettiğini söyledi. ABD, Maduro’yu “Cartel de los Soles” (Güneş Karteli) adlı uyuşturucu şebekesiyle bağlantılı olmakla suçluyor ve Maduro’nun yakalanmasına yardımcı olacak bilgi için verilecek ödülü 25 milyon dolardan 50 milyon dolara çıkardı.

ABD Başkanı Donald Trump, Cuma günü yaptığı açıklamada Venezuela’ya saldırı planladığı iddialarını reddetti ve “Hayır, bu doğru değil.” dedi. Ancak Maduro, Trump’ın geçmişteki aldatıcı davranışları ve anlaşmalara sadık kalmaması nedeniyle bu açıklamaya inanmadığını belirtti. Maduro şöyle dedi:“Trump’ın inkârı, Venezuela halkı arasında ABD’nin ülkemize karşı bir plan yürüttüğü inancını güçlendirdi. Venezuela’ya karşı yapılan her şey, savaşı meşrulaştırmak, rejimi değiştirmek ve petrol zenginliğimizi çalmak içindir.”

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio da, Trump yönetiminin Venezuela’daki askeri tesislere saldırı planladığına dair bir habere tepki gösterdi. Rubio, sosyal medya platformu X’te şu ifadeyi paylaştı:“Sözde bilgi sahibi kaynaklarınız sizi kandırarak sahte bir haber yazmanıza neden oldu.”

Bu açıklama, Miami Herald gazetesinin yayımladığı ve saldırıların “her an başlayabileceği” yönündeki habere yanıt olarak geldi. Gazete, ABD’nin Venezuela’ya karşı daha saldırgan bir tutum benimsediğini yazmıştı.

Ayrıca Wall Street Journal, Trump yönetiminin Venezuela’daki uyuşturucu kaçakçılığında kullanıldığı iddia edilen askeri tesisleri olası saldırı hedefi olarak belirlediğini bildirdi. Haberde, Trump’ın saldırı emrini vermek konusunda henüz nihai bir karar almadığı belirtildi.

Tüm bu inkârlara rağmen, Trump yönetiminin “uyuşturucuyla mücadele” bahanesiyle Venezuela’ya saldırı hazırlığı içinde olduğu yönündeki işaretler güçleniyor. Bu sürecin ilk adımı, BM’ye göre hiçbir yakın tehdit oluşturmayan ve ölümcül güç kullanımını meşrulaştırmayan teknelere yönelik ABD saldırıları oldu.