ABD’nin İsrail’e destekte yeni çabaları
(last modified Tue, 14 Mar 2017 10:21:39 GMT )
Mart 14, 2017 12:21 Europe/Istanbul
  • ABD’nin İsrail’e destekte yeni çabaları

Korsan İsrail Başbakanı Netanyahu, ABD Başkanı Trump’ın özel temsilcisi Jason Greenblat’la işgal altındaki Filistin’de yerleşke inşaatı ve özerk teşkilatla uzlaşma sürecini ihya etme yollarını görüştü.

Jason Greenblat Pazartesi günü Netanyahu ile bir araya geldi. Bu görüşme siyonist rejimle Filistin özerk teşkilatı arasında uzlaşma sürecini yeniden ihya etme çabaları çerçevesinde gerçekleşti. Bu görüşme Amerika ile siyonist rejim bilgisayar teçhizatı alanında 15 milyar dolar değerinde bir anlaşma imzaladıkları bir sırada gerçekleşti. Ancak daha da önemlisi Trump’ın iki taraf arasında en büyük iktisadi anlaşma imzalandığı bir sırada Filistin krizi konusunda harekete geçmesidir. Bu hareket Trump’ın seçim kampanyaları sırasında da dile getirdiği gibi siyonist rejime çok yönlü destek vermekte kararlı olduğunu gösteriyor. Gerçi Amerika’nın korsan İsrail’e destekleri daimi bir politikadır ve Amerika’nın tüm başkanları döneminde aynı şekilde sürmüş ve onların öncelikleri arasında yer almıştır. Hatta bazı Amerika başkanları siyonistlere hizmet etmekte diğer başkanları geride bırakmıştır ve Donald Trump da bu başkanlardan biridir.

Kuşkusuz siyonist lobi Amerikan toplumu üzerinde büyük nüfuzu vardır ve bu yüzden Amerika başkanları iç ve dış arenada siyasetlerini yürütebilmek için siyonist lobinin desteğini kazanmaya çalışır. Gerçi Trump’ın apar topar Ortadoğu uzlaşma sürecini ihya etme gayretleri, Batılı devletlerin Filistin intifadasının siyonist rejimin durumunu tehlikeye atması ile bağlantılı olduğu da kesindir. Bu şartlarda Amerikalı yetkililer uzlaşma sürecini yeniden ihya ederek bir nevi Filistin direnişini kırmaya çalışıyor ve böylece tel aviv’in bir yandan Filistinlileri bastırırken öbür yandan da yayılmacı politikalarını dayatmalarına zemin hazırlamaya çalışıyor.

Ancak son zamanlarda uluslararası camianın siyonist rejime uyguladığı yaptırımları ağırlaştırması bu rejimi daha da inzivaya ittiği ve çakma rejimin batıya bağımlı ekonomisini ciddi hasara uğrattığı gözleniyor. Gerçekte son dönemde siyonist rejime uygulanan yaptırımların artması bu rejimi siyasi, iktisadi, kültürel ve diplomatik açılardan zor durumda bıraktığı belirtiliyor. Siyonist rejim bu yaptırımlardan  31 milyar dolar zarar gördüğünü itiraf ediyor. Yine bazı ekonomi kurumları İsrail’de doğrudan yatırımların son yıllarda %46 azaldığını belirtiyor. Tüm bunlar siyonist rejimin adeta iflas ettiğini veya en azından iflas eşiğine geldiğini gösteriyor. Bu şartlarda Amerika’nın Tel aviv’e siyasi ve iktisadi desteği, eli kanlı rejimin yayılmacı ve sultacı politikalarına yeşil ışık yakma anlamına geliyor.