Almanya ve Rusya'dan ABD ile Kuzey Kore arasında savaş uyarısı
ABD ve Kuzey Kore liderleri arasında karşılıklı tehditler ve gerilimin tırmanması, Doğu Asya'da savaşın patlak verebilmesi noktasında ciddi uluslararası endişe ve kaygılara neden olmuştur. Bu çerçevede Almanya ve Rusya, bölgede olası savaş konusunda uyarıda bulundular.
Almanya Başbakanı Angella Merkel bu bağlamda yaptığı açıklamada, ABD ile Kuzey Kore arasındaki gerilim ve münakaşanın son bulması için hiçbir askeri çözümün olmadığını ve iki ülke arasında yaşanan sözlü kavga ve tartışmaların yanlış yaklaşım olduğunu vurguladı.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da yaptığı açıklamada, ABD ile Kuzey Kore arasında askeri çatışma çıkma olasılığının Washington ve Pyong Yang tarafından askeri yöntem kullanmakla ilgili doğrudan tehditleri için çok yüksek olduğunu ifade etti.
Rusya Askeri Araştırma Merkezi Başkanı Dmitri Korinyev ise, Kuzey Kore'nin her türlü saldırıya karşı çok güçlü şekilde direniş göstermeye hazır olduğunu belirtti.
Almanya ve Rusya arasında Ukrayna krizi üzerinden anlaşmazlık olmasına rağmen, Avrupa ve Avrasya'nın bu iki büyük ve önemli ülkesi stratejik öneme sahip Doğu Asya bölgesinde büyük ve tehlikeli bir savaşın patlak vermesinin ne kadar tehlikeli olacağı konusunda hem fikirler.
Kuzey Kore gelişmelerini takip eden araştırmacı yazar Konstantin Asmalov yaptığı analizde hatta Soğuk Savaş döneminde bile, Kore Yardımadası'ndaki gibi tehlikeli bir durumla karşılaşılmadığını, adadaki krizin 3. Dünya Savaşı'nın başlangıcı olabileceğini ifade etti.
Gerek Almanya ve gerek Rusya, kendi çıkarları adına, ABD ile Kuzey Kore arasında yaşanan gerilim ve krizin sürmesi ve derinleşmesinin önlenmesini istiyorlar.
AB'nin en büyük ülkesi ve ekonomisi ihracat odaklı olan Almanya için, Çin, Japonya ve Güney Kore dahil Doğu Asya'daki önemli ülkeler ve de Asya Kaplanları olarak anılan ülkelerle ticari ve iktisadi münasebetlerin korunması ve geliştirilmesi büyük önem arz etmektedir.
Bu yüzden ABD ile Kuzey Kore arasındaki güvenlik ve askeri alanındaki gerilimin sürmesi ve ardından bölgede huzursuzluk ve istikrarsızlığın yaşanabilmesi, sözü edilen bölgenin ekonomik güvenliğini tehlikeye sokabilir. Bu da Almanya dahil AB üyelerinin zararına olur.
Rusya'nın endişelerine gelince şunu ifade etmek gerekiyor ki, Rus yetkilileri, ABD'nin Güney Kore'ye anti füze sistemlerini yerleştirmesi ve de Güney Kore ve Japonya ile çok sayıda askeri tatbikat düzenlemesi gibi Doğu Asya'daki askeri varlığı ve girişimlerini sürdürmesi, Moskova ve müttefiki Çin gibi ülkeler için güvenlik olarak büyük tehdit oluşturmaktadır.
Bu bağlamda, Pekin ve Moskova, ABD'nin politika ve girişimlerine karşı olduklarını ilan ederek, ortak askeri tatbikatlar düzenleyip, askeri ve güvenlik alanında işbirliklerini arttırmış bulunuyorlar.
Ayrıca Almanya ve Rusya'nın ABD Başkanı Donald Trump'ın savaşçı politikalarına karşı benzer yaklaşım sergilemeleri ve de Güvenlik Konseyi'nin kriz için devreye girmesi gerektiğine dair açıklamaları, Trump'ın politikalarına karşı Batı ve Doğu'daki uluslararası güçler arasında bir nevi kağıt üzerine yazılmamış bir küresel koalisyon şekillenmekte olduğunu gösteriyor.
ABD Başkanı Donald Trump'ın Paris İklim Anlaşması karşısında yer alması, serbest ticarete karşı çıkması, Rusya'ya karşı yeni yaptırımlar kararını imzalaması gibi Moskova'ya karşı hasmane girişimleri, Kuzey Kore örneğinde görüldüğü gibi Trump'a karşı bir nevi muhalefetin yavaş yavaş oluşmasına sebebiyet vermiştir.