Turistlerin Bakışından İran -1
Turistlerin bakışından İran adlı seri sohbetimizde İran ve İranlılarla ilgili bilgiler sunmak istiyoruz. Bir çoğumuz başka ülkelerle ilgili bilgilere sahip olmak istiyoruz. Başka milletlerin ve kavimlerin yaşam tarzıyla tanışmak istiyoruz.
Dünyadaki turizm sektörü işte bu istek ve talepler üzerine gelişmektedir. Dünya medyasının İran'a yönelik karalama kampanyası yüzünden, birçok insan İran’daki gerçekleri tarafsız bir şekilde takip etmek istiyor. Turistlerin Bakışından İran programı da bu talebi karşılamak amacıyla ve İran’a gelen turistlerin değindiği noktaların bir araya gelmesiyle hazırlanmıştır. İran’la ilgili daha fazla bilgi sahibi olmak için bizleri takip edin.
İran topraklarına ilk kez adım attığında acayip bir duyguya kapılmıştı. Arkadaşları ve aile fertlerinin karşı çıkmalarına rağmen, maceracılık ve merakı yüzünden İran’a gelmeyi göze almıştı. Kuşku ve kaygı anları uzun sürmedi ve O, kararında ısrarcı olmanın ne kadar doğru olduğunu anladı….
Son yıllarda sırt çantalarını ve bavullarını alıp İran’a gelenler, anılarında böyle bir önyargıyla karşılaştıklarını dile getirmişlerdir. İslamofobi ve Şii düşmanlığı projesi kapsamında uygulanan siyasetler, ve kimi dünya medyasının ve bölge medyasının da uygulayıcısı olduğu bu proje, yadsınamaz bir gerçek haline gelmiştir. Bundan güdülen amaç ise muhatapların beyninin yıkanması ve İslam, Şia ve İran düşmanlığı yaratmaktır. Bundan dolayı Andrea Röschke gibi turistlerin İran’a geldikten sonra çok farklı bir gerçekle karşı karşıya gelmeleri onlarda şaşkınlık yaratmıştır. Rösche bir Almandır. O İran’a geldiği üç seferlik hatıralarını bir seyahatname şekline sokarak ve belgeseli filmleri de yanına ekleyerek Avrupa’da İran’ı tanıtmaya çalışıyor. O bu seyahatname kitabını şahsen İran kültürüne ilgi gösterenler arasında dağıtıyor.
Röschke İran’ı Ortadoğunun en güvenli ülkesi olarak tanımlıyor ve bu konuyla ilgili şu ifadelerde bulunuyor:
“Maalesef Alman medyasında hakim olan anlayış ve siyaset, İran’ı olumsuz göstermeye çalışmaktır. Ama ben bu görüşü değiştirmek için elimden geleni yapıyorum. Bunun için İran’ın gerçeklerini, tarihini ve kültürünü ayrıca halkının gerçek konuksever yüzünü göstermeye çalışıyorum. Benim İran’la ilgili yaptığım belgeselleri izleyen herkes, İran’ın duyduklarından çok daha farklı olduğunu savunuyor. Bunun için onlar da İran’a gelmeye teşvik ediliyor. “
Röschke İran’ı Ortadoğunun en güvenli ülkesi olarak tanımlıyor ve bu konuyla ilgili şu ifadelerde bulunuyor:
“Maalesef Alman medyasında hakim olan anlayış ve siyaset, İran’ı olumsuz göstermeye çalışmak yönündedir. Ama ben bu siyasetlerden doğan halk arasındaki olumsuz yaklaşımı değiştirmek için elimden geleni yapıyorum. Bunun için İran’ın gerçeklerini, tarihini ve kültürünü ayrıca halkının gerçek konuksever yüzünü göstermeye çalışıyorum. Benim İran’la ilgili yaptığım belgeselleri izleyen herkes, İran’ın duyduklarından çok daha farklı olduğunu savunuyor. Bunun için onlar da İran’a gelmeye teşvik ediliyor. “
İslamofobi ve İran düşmanlığına başvurmak, birçok dünya medyasının yeni bir yöntemi değil, çünkü onlar her zaman İran ve İslam’ı kötü ve zararlı göstermeye çalışmışlardır. Elbette gerçek bir acıya da değinmek zorundayız. İranlı yatırımcılar, İran kültürünü, tarihini ve sosyal özelliklerini dünyaya tanıtmakta çok geride kalmıştır. Dünya kamu oyu İran’la ilgili bilgileri daha çok, siyasi ve düşmanca bir tavır sergileyen yabancı medyadan almaktadır. Bu manipüle edilmiş bilgiler, İran’ın gerçek tarihi kültürel ve toplumsal gerçekleriyle hiç bir ilgisi yoktur. Bu yüzden son yıllarda İranlı yetkililer daha fazla turistin İran’a gelip gerçekleri yakından görmelerini istiyor ve bu doğrultuda çaba gösteriyordur. İşte bu çabalar sonucunda turistleri unutulmaz bir deneyim beklemektedir.
Birçok turist İran’a geldikten sonra, kendi hatıralarını ve başlarından geçtiklerini bloglarında ve sosyal kişisel sayfalarında veya turizm ile ilgili internet sayfalarında herkesle paylaşıyor. Bu hatıraların ve deneyimlerin ortak noktası ise İran’da gördüklerinin, duyduklarından ne kadar farklı olduğu gerçeğidir. Bu noktada, Rusça ve İngilizce’yi mükemmel bilen, tur rehberi olan Bayan Nefise Sufi gibi birçok tur rehberi de anlaşmaktadır. Bayan Nefise Sufi bu konuyla ilgili söyle söylüyor:” Evet, kesinlikle İran’a ilk kez gelen turistlerin hepsi kuşkulu ve kaygılı bir şekilde ülkeye giriyorlar. Ama bu turistlerin hepsi, çıkarken, anlamlı bir gülümseme içinde ve neşeli bir halde ülkeyi terk ediyorlar.
Turistlerin Bakışından İran adlı programımızda İran’a gelmiş turistlerin görüşlerinden yola çıkarark İran kültürü ve halkını tanıtmaya çalışacağız. Bu programda her yolcunun maksadını seçmek için zihninde oluşan sorularının bazılarına cevap vermeye çalışıp İran’a gelmiş turistlerin bakışlarından ve tecrübelerinden yararlanarak, İranla ilgili gerçekçi bir zihniyet oluşturmak istiyoruz. Bu soruların bazıları şunlar olabilir:” İran’a gelen turistler, geldiklerinden pişman mıdır? Yoksa tekrar İran’a gelmek için sabırsızlanıyor mu? İran turistler için ne denli cazip ve çekicidir? Turistlerin İran’a girerken sahip oldukları düşünce ve çıkarken sahip oldukları düşünce arasındaki fark büyük mü?
Bu soruları yanıtlamak için ilk olarak İran’daki Turizm Acentelerinin birisinde çalışan tur rehberiyle görüştük ve turistlerin İran tecrübesiyle ilgili bir konuşma yaptık. Deneyimli turizm rehberi Babek Kiyanpur şu ifadelerde bulundu:
“Yabancı Turistler İran’a gelmeden önce , İran’la ilgili açık bir zihniyete sahip olmadıkları için genellikle güvenlik, vize alma koşulları, yanlarına alacakları nakit para, hicap ve tesettür konularında kafalarını karıştıran birçok soru vardır. Ama İran’a gelir gelmez bu soruların ve kaygıların boş olduğunu anlayarak rahat rahat keyif sürmeye koyuluyorlar….. “
“Turistlerin kafasını karıştıran bazı soruların cevabı İran büyükelçiliklerinde verilir. Böylece İran’a gelmek isteyen turistler kararlarını daha rahat verebilirler. Ancak turizm acenteleri de sanal ortamda bu soruların bazılarını yanıtlıyor. İşte sanal dünya, İran’a gelmek isteyen birçok turistin kafasındaki soruları yanıtlamaya imkan tanıyor ve böylece daha fazla bilgi sahibi olmalarını sağlıyor. Bazı turistler sanal dünya aracılığıyla elde ettikleri bilgiler yardımıyla İran tur rehberlerinin bile duymadıkları yerlere gitmek istiyorlar. Buradan anlaşılacağı üzere turistlerin internet aracılığıyla arama yapıp İran’la ilgili detaylı bilgilere sahip olma imkanı mevcuttur.”