Lut çölü dünya miras listesinde
(last modified Mon, 01 Aug 2016 09:53:26 GMT )
Ağustos 01, 2016 12:53 Europe/Istanbul

UNESCO dünya miras komisyonu 40. oturumu, İran'da Lût Çölü kayda geçirirken, doğal ve kültürel peyzaj vakaları dosyalarını 3 gün daha ele alacağı halde çalışmalarına son verdi.

İstanbul'da siyasi huzursuzluklar, söz konusu dosyaların incelenmesini ekim ayına ve Paris'teki oturuma erteletti.

UNESCO dünya miras komisyonu 40. oturumunda İran'ın Lût Çölü, dünya listesinde yer aldı.

Lût Çölü, Kirman vilayetinin UNESCO'da kayda geçen 5. eseri olurken, birkaç gün önce de yine Kirman vilayetinin 3 kehrizi bu listede kayda geçmişti. Daha önce de Erg-e Bam, Şehzade Mahan Bahçesi ve Meymand kayalık kasabası da UNESCO’da kayda geçmişti. Şimdi Lût Çölü’nün de kayda geçmesi ile Kerman vilayeti, UNESCO’da kayda geçilen dünya miras listesi açısından İran’da birinci sırada yer almış oldu.

Lût çöl’ü dünya miras listesinde yer almak için özel kriterlere sahiptir ve hatta UNESCO uzmanları da raporlarında bu konuya değinmişlerdir. Düzenlenen komisyon oturumu sırasında da Lût Çölü resimlerinin gösterilmesi, katılımcıları coşturdu.

İran, coğrafi açısından önemli bir oranı çöl ve kurak bölgelerle kaplıdır. Verilere göre İran topraklarının %56’i kurak ve çöl bölgelerden oluşuyor. Bu olay İran’ın özel bir enlemde yer almasındandır, zira bu enlemde suyun buharlaşma oranı yağış oranından daha fazladır, çok kuru kava kütlelerin geçişi, sular ve hatta yüzeysel suların da buharlaşmasına sebep oluyor. Rutübetin yüksek oranda buharlaşması topraktaki tuzun geriye kalmasına ve sebep oluyor; böylece geriye sadece tuz bataklıkları geriye kalıyor. Bu toprakların tuz açısından doymuş olmaları nedeni ile bitki yetiştirilemez ve sadece tuzlu bölgelerle uyumlu özel bitki türleri bu topraklarda yeşerir. Böylece çöl bölgelerinin bitki örtüsünden yoksun olması, bu bölgenin önemli özelliklerindendir.

Gerçi “kurak” kelimesi çöl ile eşdeğer kullanılıyor fakat bilimsel açıdan çölden farklıdır. Çöl hertürlü bitki örtüsünden yoksunken, kurak bölgelerde seyrek da olsa bitki örtüsü görünür.

Lût Çölü 175 bin km2 alanla Kirman vilayetinin kuzey doğusunda,  Güney Horasan, Sisan ve Beluçistan ve Kirman vilayetlerinin kesiştiği noktada yer alıyor. İran alanının yaklaşık %10’luk bölümünü kaplayan Lût Çölü, Kirman vilayetinin %80’ini oluşturuyor. Lût Çölü doğuda Nehbandan ve batıda Nayband fay hatları arasındadır. Kuzeyden güneyi uzunluğu yaklaşık 900 km ve batıdan doğuya eni ise 300 km’dir. En alçak noktası ise deniz seviyesinden 190 metredir.

Lût Çölü çok büyük ve önemli depremlerin yaşandığı bir bölgedir. Çöle bakan dağların eteğinde yapılan arkeolojik çalışmalar, milattan 4 bin yıl önce insanların yaşadığını ispatlamıştır. Lût çölünün en kalabalık yerleşik bölgesi günümüzde “Şehdad” olarak bilinen “Habis”tir. “Sireç” vadisi ve aynı isimdeki yerleşik bölge ise bu esrarengiz çölün kıyısındaki en güzel manzaraya sahip olan bölgedir.

2008 yılı dışında 2004 ila 2009 yılları arasında dünyanın en sıcak noktası olan Lût Çölü en çok 2005 yılında 70,7o C sıcaklığı gördü. Bilim adamları bu yüksek sıcaklığın sebebini, yüzeyinin kurak ve koyu rengi nedeni ile güneş sıcaklığını fazla emmesine bağlıyorlar.

Lût Çölünde uygarlık geçmişi milattan 3. Milenyuma dayanıyor; yaklaşık 5 bin yıllık 3 bin tarihi eserin bölgede bulunması ise bu konuyu kanıtlar. Kaleler, kervansaraylar, sarnıçlar, el değmemiş doğası ve ekosistemin bölgedeki varlığı, bu bölgeyi dünyanın ünlü çölünün elmasına dönüştürmüştür.

Lût Çölü coğrafi açıdan 3 bölgeye ayrılıyor: kuzey Lût, orta Lût, ve güney Lût ki çölün en fazla bitki örtüsüne sahiptir. Bu geniş alanda tarihi cazibelere ilaveten, Şehdad Yardangı, münhasır bitkiler ve hatta özel ve nadir bulunan hayvanlara da rastlanır. Yardang ise  hakim rüzgar yönüne paralel olarak uzanan, birbirlerinden keskin sırtlarla ayrılmış ve ana çizgileriyle "U" profil gösteren oluklardır. Kil, silt gibi gevşek tortul kayaçların rüzgar tarafından aşındırılmaları sonucu meydana gelirler. Viyana üniversitesinden Stratil Sauer 1931-1933 yılları arasında Lût Çölü'nde araba ile araştırma yapan ilk araştırmacıdır. Sauer Alman dilinde Lût Çölü'nin iklimi, Lût çukuru ve bu doğa  olayının oluşması hakkında bir çok kitap kaleme almıştır. "Çöl Etrafında Mücadele" adlı kitabında İran'ın çöllerinin durumu ve sıcak ile kurak bölgenin hava durumuna değiniyor.

Lût Çölü'nün iç havzasında yaklaşık 550 metreden alçak bölgelerde kuruluk nedeni, ayrıca büyük çölde killi topraklarda tuz oranının yüksek olması, üstelik dağınık bir vaziyette ender yağan yağmurlar nedeni ile su altında kalan topraklarda hiçbir bitki üremiyor, hatta tuzlu ortamda yeşeren bitkiler için uygun ortam mevcut değil. Bu konu şişmiş alçılı bölgeler veya tuzlu tabaka ve orta Lût bölgesindeki geniş tuzlu bölgelerde de geçerlidir. Fakat her şeyden önce bölgesel bazda yağan yağmur, kuru bölge olan orta çukurda yağması nedeni ile yaşamsal fonksiyonunu kaybeder.

Lût Çölü, dünyanın en harika doğa manzaralarının bir sergisi sayılıyor. Uzaktan bir kentin kalıntıları görünümünde olan dünyanın en büyük yardang kenti bu bölgede bulunuyor. En yüksek kumlu piramitleri Lût Çölü'nde görünüyor. Dünyada bilinen en yüksek piramitler en fazla 300 metre yükseklikte ve Libya'da yer alıyor fakat lut çölündeki söz konusu piramitlerin yüksekliği bazen 480 metreye kadar bile ulaşıyor. Lût Çölü’nde 40 Kuvaterner volkanik koni mevcut; buna ilaveten açık kahve renginden gri ve siyaha kadar  geniş kum ve çakıl alanlar, Gandom-Beryan adı ile bilinen bazaltik lavlar bölgesi Lût Çölü’nde dikkat çekiyor.

Yerel dilde kalut olan yardanglar, su ve rüzgar aşınması ile meydana gelen doğa harikası bir manzaradır. “Rud Şur” yardangların duvarlarını ıslatmakta yeteri kadar etkilidir ve aşınma sürecini hızlandırır. Şehdad bölgesinden 43 km mesafede olan yardanglar- Kalut bölgesi  145 metre boy ve 80 metrelik eni ile geniş bir alanı kaplıyor. Kalutları aşındıran en önemli rüzgar ise 120 günlük Sistan rüzgarlarıdır. Kalutlar arasındaki mesafe çok ince kumlardan veya siltli kil ve kil ile kaplı.

Kumlu tepeler de orta Lût’un doğusunda ve 100 * 50 merte karelik bir alanda dikkat çekiyor. Bu kumlu tepelerin yüksekliği bazen 500 metreye kadar uzanıyor. Ayrıca bölgede Barkan ve kumul tepeleri de sık sık göze çarpıyor.

Güney Lût bölgesi bitki örtüsü bakımından Lût Çölü’nün en zengin bölgesidir. Şehdad bölgesinden yaklaşık 20 km uzaklıkta  ılgın bitkiler (Tamarix)  çöl saksıları misali olan Nebkalarda yer alırken, toprak, su ve bitkinin bir arada yaşamanın en güzel örneklerini sunuyorlar. “Çöl Saksıları” olarak da tanınan Nebkaların yüzeyi kumla kaplı. Genelde kum oranı orta, yer altı su yüzeyi yüksek ve bitkinin yeşermesi için kafi olan bölgelerde görünen nebkalar, kumlu, siltli ve killi olabiliyor.

Nebkaların biçimi, genelde üzerinde yetişen bitkiye bağlı. Lût çölünde ılgın bitkiler genelde nebkaların üzerinde yer alıyorlar. Nebkaların uzunluğu ise 20-30 cm’den bir kaç metre ve uzunluğu ise 1-10 metre arasında değişiyor. Bu arada nebkada olan bitkinin yüksekliği, en az 15 cm olmalı ki yüzeydeki kumları kontrol edebilsin. Bir kaç yıllık ve daimi nebkalar bölgede, yer altı su havzaları, boş akan sular, buharlaşma, terleme ve rüzgar çökeltilerin yer değiştirmesinde önemli rolü var.

Bu arada Rebdoular, daha büyük ölçüleri ile Nebkalardan ayrılıyorlar. Onların uzunluğu 2-7 metre, enleri ise 1-5 metredir. Bazen de yan yana dizilmiş hunileri oluşturuyorlar. Yükseklikleri ise Batı Lût’ta 12 metreye kadar ulaşabiliyor. 015