Bugünkü sohbetimizi yiyeceklerin insan ruhu ve cisminin sağlığı üzerindeki tesirleri ve helal turizmde ifa ettiği temel rolüne ayırdık.

Turizm sektöründe yiyecekler ülkelerin küresel simgeleri ve markası olarak biliniyor. Yiyecekler seyahatlerin en önemli cazibelerinden biridir, öyle ki çok sayıda turistin dünyanın çeşitli bölgelerine seyahat etmelerinin önemli hedeflerinden biri gittikleri ülkelerin milli yemekleri ile tanışmak ve tadına varmaktır.

Seyahatlerin bu cazibesi günümüzde gıda turizmi adı altında turizm sektörünün bir dalını oluşturmuştur. Gıda turizmi dünya turizm sektöründe yeni başlıklardan birini oluşturuyor ve yıllık cirosu da 200 milyar dolar civarında olduğu ifade ediliyor.

Öte yandan bu piyasanın önemi yüzünden dünya turizm örgütü yıllık raporlarında gıda turizmine bir bölüm ayırıyor ve her yıl raporunda gıda turizminin küresel raporu başlığı altında bir bölüm sunuyor.

Dünya turizm örgütünün raporuna göre son yıllarda dünya genelinde turizm sektörünün gelişmesinde etkili olan etkenlerden biri, turistlerin gittikleri ülkelerin yöresel ve bölgesel somut olmayan kültürel miraslarıdır. Yiyecekler bu kategoride yer alan unsurlardan biridir. gerçekte turizm sektöründe gıda maddelerinin önemi, turistin deneyimlerinden ziyade, gittiği ülkenin değerleri ve gelenekleri ile tanışmasıdır. Yiyecekleri ortak bir dil gibi nitelemek mümkün. Bu dil diğer diller gibi turistin ev sahibi ülkenin insanları ile irtibat kurmasına, duygularını ve heyecanlarını paylaşmasına imkan sağlıyor. Bu cazibe dünyanın farklı kültürleri olan çeşitli ülkelerinden turistik bölgelere gelen ve bu bölgelerin kültürünü ve ev sahibinin geleneklerini tecrübe etmek isteyen turistler için büyük cazibe arz ediyor. Yiyecekleri bir turistin öncelikleri arasında kaçıncı sırada yer aldığı bir yana, yiyecekler ve içecekler turist için seyahatini daha neşeli ve daha cazip hale getirebilir ve yaptığı seyahatten anılarında unutulmaz anları yaşatabilir.

Uzmanlara göre yiyecekler ve gıda maddeleri genelde insanların gelenek ve göreneklerinde özel yeri vardır ve antropoloji ve etnoloji bilimlerinde ve medeniyetleri tanıma bağlamında anahtar bir unsur sayılır.

Beslenme insan ruhu ve cisminin sağlığı üzerindeki etkilerinin önemi itibarı ile özellikle tevhidi inançlar başta olmak üzere beşeri düşüncelerin de ilgi odağında olan bir konudur. Bazılarının inancına göre iyi yaşamak isteyen insanın sağlıklı cismi ve sakin ruhu olması gerekir. Eğer cismimizi faydalı besinlerle sağlıklı tutabilirsek, o zaman neşeli ve huzurlu bir ruha kavuşacağımız da kesindir.

Her insanın cismi ve ruhi sağlığı büyük oranda beslenme tarzına ve beslendiği yiyeceklerin kalitesine bağlıdır. Nitekim hüsran duygusu, depresyon, inzivaya çekilmek, özgüven kaybı ve bireysel verimliliğin düşmesi gibi durumlar insanların yanlış beslenmesinin sonucudur.

İslam dininde yiyecekleri hazırlama biçimi ve çeşidi, insanların ruhsal durumu ile doğrudan bağlantılıdır. İslam öğretilerine göre beslenme ile manevi erdem arasında da doğrudan bağ bulunmaktadır. Kur'an'ı Kerim’de yaklaşık 250 ayette ve masumlardan –s– onlarca rivayette gıda maddeleri ve beslenmenin önemine vurgu yapılmıştır. Nitekim yüce Allah Müminun suresinin 51. Ayetinin bir bölümünde İslam Peygamberi’ne –s– temiz yiyeceklerle beslenmesini ve salih amellerde bulunmasını tavsiye ediyor.

Bazı Kur'an'ı Kerim müfessirleri bu iki amelin, yani pak yiyeceklerden beslenmekle salih amelin yan yana getirilmesini çeşitli yiyeceklerin insanların ruhsal durumu üzerindeki etkilerine bağlıyor. İnsanın yediği yiyecekler cisminin gelişmesine katkı sağladığı gibi kalbini ve ruhunu da etkiliyor. Nitekim pak ve temiz yiyecekler insan kalbi ve ruhu üzerinde olumlu etki yapıyor ve insan kendini hafif hissederek ibadetlerine daha aydın bir kalple yöneliyor. Ancak sağlıksız  besinler kalbin ağırlaşması ve kararması ve ibadette tembelliği beraberinde getiriyor. İnsanların İslam edebiyatında helal yiyecek olarak adlandırılan sağlıklı yiyeceklere eğilimli olması, turizm sektöründe helal turizm adı altında yeni bir dalın temelinin atılmasına vesile olmuştur.

Helal turizm aslında turizm sektörünün yeni bir dalıdır ve genellikle dini turizmin bir alt dalı olarak bilinmektedir. Helal Arapça bir sözcüktür ve caiz ve kabul edilebilir anlamına gelir. Helal tabirinin tanımında, İslam dini insan cismi ve ruhu için faydalı olan her şeyi helal saydığı ve bunlara zarar veren her şeyi de haram ilan ettiği belirtilmelidir.

Helal tabiri aslında Müslümanların bir ürünü kullanmakta caiz olup olmadığını belirleyen bir standarttır. Helal uluslararası bir standart olarak ilk kez 1997 yılında ve ürün ve hizmet olmak üzere iki bölümde gündeme geldi. Ürün bölümünde de helal standardı, yiyecek ürünler ve yiyecek olmayan makyaj malzemeleri, ilaçlar ve deri gibi ürünler olarak ikiye ayrılıyor. Hizmet alanında da bankacılık, medya, eğlence ve turizm sektörünü örnek vermek mümkün.

Helal markası turizm sektöründe seyahat boyunca seyahat paketlerini oluşturan nakliyat, ikamet, mekanın cazibesi ve yiyecekler gibi her şeyi kapsar.

Helal turizmde seyahatleri düzenleyen ilgili kurumlar turistlerin rahat bir şekilde inançlarının gereğini yerine getirmeleri  ve helal besinlerden yararlanmaları ve kısacası dini açıdan uymaları gereken her türlü duruma rahatlıkla uymaları gibi hizmetleri sunmakla yükümlüdür. Gerçekte turist insan bu tür turizmi seçerek ruhi ve manevi ihtiyaçlarını karşılamaya çalışır.