Aralık 06, 2019 16:41 Europe/Istanbul

Bu seri sohbetimizin ilk bölümünde İslam İnkılabının İkinci Adımında Yeni Medeniyet Oluşturulmasının İlk Aşaması sayılan İnkılabın Aktifliği ve Devrimci Ruhunun Yaşatılması ile Amerikan komplolarının suya düşürülmesi konusunu ele alacağız.

İran İslam Cumhuriyeti, hayatının kırkıncı yılına adım basarak hayatının yeni evresine başlamış oldu. İslam İnkılabı Rehberi bu evreyi ve aşamayı, İslam İnkılabının ikinci adımı olarak adlandırdı.

Ancak İnkılabın ikinci adımının özelliklerinin neler olduğu ve bu yolda hangi zorluklar ve sorunların İran milletini beklediğini bilmek için bugünkü sohbetimizde birlikteyiz.

İran son kırk yılda dayatılan savaş, ekonomik kuşatma, ekonomik baskılar ve yaptırımlar gibi zorlu tecrübeleri geride bırakmış ve bu aşamalardan bir fırsat olarak İslami düzeni güçlendirmek yönünde yararlanmayı başarmıştır. Şimdi de bu tecrübelere dayanarak, hayatının 50'li yıllarına ayak basması ile, ikinci adımında direniş ekonomisi yönünde hareket etmeye başlamıştır.

Bu yeni aşamada, kuşkusuz yeni sorunlar ve zorluklar ile karşılaşılacaktır. Son 40 yılın tecrübeleri, düşmanların en önemli stratejik hedeflerinden birinin psikolojik savaş ve İslam Cumhuriyetinin işlevsiz gösterilmesi ile İran halkını İslam İnkılabına kırdırmak ve küstürmek olduğunu göstermek olmuştur.

Bu strateji, devrimci ruhun zayıflatılması, İran'a yönelik ekonomik baskıların arttırılması ve halk ile siyasi düzen arasında çatlakların oluşturulması, ayrıca İran aleyhinde bölgesel ve uluslararası arenada karalama kampanyası yürütülmesi yolları aracılığı ile izlenmeye çalışılmaktadır.

İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamenei iki yıl önce Meşhed kentindeki İmam Rıza as türbesi ziyaretçileri arasında Hicri Şemsi 1396 yılının yılbaşı konuşmasında bu alanda önemli noktalara değinerek şöyle buyurdular:" İran milleti şimdiye dek birçok zorluğu ve tehdidi atlatmıştır. Bu badirelerin büyük bir bölümü İran milletine darbe indirmek ve zarar vermek içindi."

İran milletinin düşmanlarının asıl hedefi olan devirmeye yönelik girişimlerde bulunmasının göz önünde bulundurulması ile İslam İnkılabı Liderinin bu açıklamalarının ne kadar yerinde olduğu anlaşılmaktadır. Amerika'nın mevcut durumdaki stratejisi, zayıf noktalardan yararlanarak, İran milleti ve devletini yaptırımlar ve geçim sorunları ile uğraşmasını sağlayarak, sonunda devleti temel hedeflerden uzaklaştırmaktır. Bu ise çok ciddi bir tehdit sayılmaktadır.

İslam İnkılabı Rehberi'nin sözlerinde de defalarca vurgu yapıldığı gibi bu sorunlar ve zorluklar giderilmezse ekonomik sorunlar uzun vadeli yıkıcı sonuçların doğmasına neden olur.

İran İslam Cumhuriyeti, yıllardır Amerika'nın düşmanlığını, türlü planları, girişimleri ve farklı yöntemler ile tecrübe etmiş ve bu tecrübelerin çoğunda da başarılı olmuştur. Ancak, bu, Amerika'nın husumetleri ve komplolarının bittiği anlamına gelmemektedir."

İran Mühendisler Topluluğu Genel Sekreteri Muhammed Cevad Bahoner, yaptırımlar, ekonomik kuşatma ve propaganda savaşı ile ilgili şöyle düşünüyor:" Düşman, devleti devirmek ve değiştirmek niyetindedir. Bu kez ise Amerika Dışişleri Bakanlığı, Savunma bakanlığı ve Hazine bakanlığı,eski yaptırımlardan elde ettikleri tecrübelere dayanarak daha titiz davranıp yaptırımların dakik şekilde uygulanması için 400 deneyimli uzmandan yararlandılar. "

Bu sürece karşı çıkmanın en temel yollarından biri de bu tehditlerin fırsata dönüştürülmesidir. Bunun yapılması için ise ülke içi üretim potansiyellerinden yararlanılması ve üretimde ciddi atılımların hayata geçirilmesidir.

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamenei defalarca düşmanların İran'a kaşı baskılar ve yaptırımlar çerçevesindeki ekonomik komploları, tuzakları ve hedeflerini hatırlatarak, ülkedeki ekonomik altyapının kuvvetlendirilmesinin önemine ve bu alanda ciddi ve etkili adımların atılmasının zaruretine vurgu yapmışlardır.

İslam İnkılabı Lideri, bu doğrultuda, orta ve uzun vadeli stratejileri çerçevesinde, yılları adlandırması kapsamında " Ekonomik Cihat" meselesine de özel bir yer ayırıp böylece direniş ekonomisi modelinin şekillenme şeklini belirlemiş oldular.

Ayetullah Hamenei yılları adlandırması çerçevesinde başka yılları ise " Direniş Ekonomisi; Girişim ve Eylem" yılı ve " Üretimin Desteklenmesi" yılı olarak adlandırıp mevcut Hicri Şemsi yılını da "Üretimin Gelişimi" olarak adlandırdılar.

İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamenei İslam İnkılabının İkinci adımının önemi ile ilgili İslam İnkılabının geçmişine ilişkin stratejik değerlendirmelerini ve İnkılabın geleceği için stratejik reçeteleri sunmuşlardır.

Ayetullah Hamenei İslam İnkılabının İkinci Adımı adlı bildiride, devrimci kültüre bağlı ve vefakar kalmanın önemine değinerek şöyle vurguladılar:" İran milletinin şanlı devrimi, muzaffer kırk yıllık bir süreyi, ülkülerine ihanet etmeden geride bırakan tek devrimdir. Bu millet, karşısında durulmayacak vesveselere bile yenik düşmeyip kendi kerameti ve sloganlarının asaletini korumuştur."

İslam İnkılabı Rehberi sözlerinin devamında şöyle buyurmaktalar:" İslam İnkılabı ve ondan kaynaklanan siyasi düzen, sıfırdan işe başlamıştır. İlk önce, her şey bizim aleyhimizde idi….Ülke içindeki düzensiz ortam, bilim, teknoloji, siyaset, maneviyat ve başka faziletlerde geri kalmışlıklar söz konusu idi….Hiçbir geçmişten kazanılan tecrübe veya kat edilen yol yoktu."

Kimse İran toplumunun bu denli hızlı ve kısa bir süre içinde bu kadar değişime uğrayacağını düşünmüyordu bile. Halkın aklı ve fikrine devrim değerlerinin hakim olması da inanılmazdı. Ancak inanılması zor bir durum gerçekleşti.

İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Seyyid Ali Hamenei aynı zamanda bu doğrultudaki hareketlerde görülen kimi kusurlar ve zafiyetlere de değinerek sözlerine şöyle açıklık getirmektedir:" Düşmanın soğuk savaşının hedefi, İran inkılabını devrimci kültürden uzaklaştırması yani hüviyet ve ideoloji açısından değişime uğratılması ve farklılaştırılmasıdır. Düşman bu yönteme baş vurarak İslam İnkılabını "içeriden" yenmek istiyor.

Bu yüzdendir ki son birkaç yılda düşman cephesi halkın umutsuzlaştırılması ve yese kapılması konusu üzerinde durarak halkı İslam İnkılabının geleceği konusunda şüpheye düşürmek ve kötümserleştirmek, endişelendirmek istiyor.

Tüm bunlara rağmen ancak İran milleti bu badireleri atlatarak hali hazırda inkılabın 40'ıncı yılında, bu süre içinde elde ettiği ve oluşturduğu kapasiteleri ve kabiliyetlerinden yararlanıp İslam İnkılabının ikinci adımında fırsatlar ve tehditleri tanımak sureti ile emin bir şekilde "Yeni bir medeniyet oluşturmak" istikametinde adım atmak istiyor.

Etiketler