Şubat 22, 2023 08:40 Europe/Istanbul
  • İran basınından seçmeler

İran basınından ele alacağımız ilk gazete Risalet gazetesi.

Risalet gazetesinde İran'ın Suriye ve Türkiye'deki depremzedelere yardımlarını sürdürmesi, Dışişleri bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan'ın Bağdat ziyareti gibi haberler göze çarparken, Kudüs gazetesinde Siyonist işgalcilerin Filistinli esirlere yönelik baskılarına karşı Hamas yetkilisinin tepkisini konu eden bir haber dikkatimizi çekiyor. Haberde şunları okuyoruz:

...***

Filistin İslami Direniş Hareketi (Hamas) sözcüsü, Abdullatif Kanu "İşgalcilerin zulmü ve baskıları Filistinli esirlerin iradesini kıramaz" dedi.

Hamas yetkilisi açıklamasının devamında şöyle dedi: Faşist rejimin, cezaevlerine yönelik hedefli saldırıları nedeniyle esirlerin yaşam ve sağlıklarından Siyonist işgal rejimini sorumlu tutuyoruz. Siyonist rejimin hapishanelerinde işgalcilerin cinayetlerine göğüs geren kadın ve erkeklerin direnişini övüyor, onlarla dayanışmamızı bildiriyoruz.

Geçtiğimiz günlerde Siyonist rejimin hapishanelerindeki Filistinli esirler, işgalcilerin dayattığı zor şartlar ve insanlık dışı muamelelere karşı itiraz seslerini yükseltti. Bunun üzerine Filistin’li direniş grupları, korsan rejimi Filistin’li esirlere karşı insanlık dışı muamelelerinden dolayı uyardı.

...***

İttilaat gazetesinde Fransa'da hükümet karşıtı protesto gösterilerinin devam etmesi, Filistin'li direnişçilerin Siyonist işgalcilere karşı operasyonlarını sürdürmesi gibi haberler ön plana çıkarılırken, Horasan gazetesinde Irak Parlamentosu "Petrol ve Gaz" komisyonunun eski üyesinin siyonist rejimin Erbil ve Bağdat arasındaki anlaşmayı engellediğine dair açıklamasını konu eden bir haber dikkatimizi çekiyor. Haberde şunları okuyoruz:

...***

Irak Parlamentosu "Petrol ve Gaz" komisyonunun eski üyesi Galip Muhammed Siyonist rejimin Bağdat ile Erbil arasında herhangi bir anlaşmayı ve petrolü Irak petrol pazarlama firması olan SOMO’ya teslimini engelleyen ana etken olduğunu belirtti

Galip Muhammed, Irak Kürdistan Bölgesi yerel yönetiminin düşük fiyatla Türkiye ve Siyonist rejimle uzun vadeli petrol satış sözleşmelerine değinerek, Siyonist rejimin bölgedeki petrolün Irak merkezi hükümetine bağlı SOMO firmasına teslim edilmesini engellediğini vurguladı.

"Kürdistan bölgesinin petrolünün bir kısmının Erbil hükümetinin elinde olmadığını, bir şekilde Türkiye ve Siyonist rejimin elinde olduğunu" belirten Muhammed, Bağdat ile herhangi bir anlaşmaya varılmamasının asıl nedeni Siyonist rejim olduğunu açıkladı.

Galip Mohammad, "Irak Federal Mahkemesi'nin kaçak petrolle ilgili kararları anayasaya dayanıyor, ancak Kürdistan Bölgesi petrolün Somo'nun yönetimine geçmesini istemiyor" diye kaydetti.

...***

Cam-ı Cem gazetesinde İran'ın nükleer faaliyetlerine dair gelişmeler üzerine Rus yetkilinin açıklamasını konu eden bir haber dikkatimizi çekiyor. Haberde şunları okuyoruz:

...***

Rusya'nın Viyana'daki uluslararası kuruluşlar nezdindeki daimi temsilcisi "Mihail Ulyanov", Bloomberg'in İran'ın nükleer faaliyetleri hakkında yayınladığı iddiayla ilgili olarak Sputnik'e verdiği röportajda, Yabancı medyanın, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu Yönetim Kurulu'nun bir sonraki toplantısından önce İran'ın nükleer meselesini çevreleyen durumu karmaşık hale getirmek istediğini söyledi.

Daha önce Bloomberg, adı açıklanmayan iki diplomatik kaynağa dayandırdığı haberinde; Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu müfettişlerinin geçen hafta İran'da %84 oranında zenginleştirilmiş uranyum bulunduğunu ileri sürmüştü. Mihail Ulyanov bu konuda şunları vurguladı: Bu gibi spekülasyonlar esasen anlaşılır siyasi nedenlerle, İran ve onun nükleer programı etrafındaki durumu karmaşık hale getirmek için yapılıyor. Şimdi, Bloomberg'in kaynakları, UAEK'nun Yöntim Kurulu'nun yaklaşan toplantısı öncesinde meseleleri karmaşıklaştırmaya karar verdi. Ya da belki ek olarak, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu Genel Müdürü'nün Tahran'ı ziyaret etme planlarını iptal etmek de gündemlerindedir. Batılı meslektaşların bıkıp usanmadan ve alenen İran'ın nükleer programının genişletilmesi konusundaki endişelerini tekrar etmeleri şaşırtıcıdır. Sorun barışçıl, diplomatik, gösterişsiz, tehditsiz ve şantajsız çözülebilir. Dolayısıyla dile getirdikleri endişeler timsah gözyaşları gibidir.