İran basınından seçmeler
İran basınından ele alacağımız ilk gazete Keyhan gazetesi.
Keyhan gazetesinde Bağdat'ta ABD karşıtı protesto gösterisi düzenlenmesi, Batı Şeria ve Kudüs'te işgalci Siyonistlere karşı 24 saat içinde 28'den fazla direniş eyleminin gerçekleştirilmesi gibi haberler ön plana çıkarılırken, Risalet gazetesinde Çin'li yetkilinin NATO'nun izlediği siyasetlerine yönelik açıklamasını konu eden bir haber dikkatimizi çekiyor. Haberde şunları okuyoruz:
...***
Çin'in Birleşmiş Milletler'deki temsilcisi Zhang Jun, Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü'nün (NATO) bu ittifakın genişletilmesi konusundaki hırsını eleştirerek, şunları söyledi: NATO bugün dünyada bilinen tüm sorunların kaynağıdır.
Çinli yetkili açıklamasını şöyle sürdürdü: NATO, Soğuk Savaş'ın bir ürünü olarak hâlâ Soğuk Savaş hayaletinin peşinde. Vilnius'ta düzenlenen NATO toplantısında Soğuk Savaş döneminden tanıdık sözler ve ideolojik yaklaşımlar duyduk ve gördük. Litvanya'daki NATO zirvesinin sonuç bildirgesinde Pekin'e asılsız suçlamalar yöneltildi. Çin bu iddiaları şiddetle reddetmektedir. NATO başlangıçta tasavvur edilen coğrafi sınırların ötesine geçmiştir ve artık gücünü tüm dünya üzerinde göstermeyi planlamaktadır. Ancak bu tür eylemler bölgenin güvenliğini olumsuz etkilemektedir.
NATO sürekli olarak askeri harcamaları artırıyor ve gücünü genişletmeye ve çatışmaları arttırmaya çalışıyor.
...***
İttilaat gazetesinde Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Mihail Bagdanov'un, İran'ın Moskova Büyükelçisi Kazım Celali ile yaptığı görüşmede, ülkesinin İran'ın toprak bütünlüğüne saygı duyduğunu söylemesi gibi haberler göze çarparken, Horasan gazetesinde ABD'nin Ukrayna ordusuna yasak bombalar sağladığına dair Suriye'li uzmanın değerlendirmesini konu eden bir haber dikkatimizi çekiyor. Haberde şunları okuyoruz:
...***
Suriyeli asker ve strateji uzmanı Tuğgeneral Ali Maksud, ABD’nin Ukrayna ordusuna misket bombalarını tedarik etme kararının sebeplerini değerlendirdi.
ABD’nin Ukrayna’ya misket bombalarını verme kararının şaşırtıcı olmadığını kaydeden Maksud, açıklamasının devamında şöyle dedi: ABD, nükleer dâhil yasaklı silahları en çok kullanan ülke. ABD misket bombalarını Irak ve Suriye’de kullandı. Bu bombaların toplumda yarattığı büyük yankı, insanı doğrudan öldürmemesi, doğrudan insan ölümüne yol açmaması, daha ziyade uzuvların kesilmesi ve felç gibi durumlara varan ağır yaralanmalara yol açması” ifadesini kullandı.
...***
Hemşehri gazetesinde Siyonist uzmanın Siyonist İsrail rejiminin mevcut durumuyla ilgili değerlendirmesini konu eden bir haber dikkatimizi çekiyor. Haberde şunları okuyoruz:
...***
Siyonist bir askeri uzman, son günlerde İsrail toplumunun tıpkı Seyyid Hassan Nasrullah'ın 23 yıl önce vurguladığı gibi örümcek ağından bile daha zayıf bir hale düştüğünü söyledi.
Walla Haber Ajansı’nın askeri uzmanı Amir Bohbot, konuyla ilgili bir haberinde şunları yazdı: Bugün İsrail, Nasrullah’ın Mayıs 2000'de İsrail toplumuna yönelik olarak yaptığı örümcek ağı benzetmesine en yakın noktada. Bugün endişe verici gelişmeler de buna işaret ediyor. Bu durum devam ederken İsrail ordusu da Hizbullah'ın zayıf bir durumda olduğunu düşündüğüne dair yaklaşımlar sergiliyor. Bu çok yanlış bir düşünce ve ayrıca bizim için tehlikeli sonuçları olabilir.
Söz konusu raporun devamında şunlara yer verildi: Mayıs 2000'de İsrail ordusunun Güney Lübnan'dan çekilmesinden sonra, Hasan Nasrullah yaptığı ünlü konuşmasında, İsrail toplumunu zayıf bir toplum olarak tanımlayarak onu örümcek ağından oluşan eve benzetti. Bugün, bu olaydan 23 yıl sonra İsrail, Hizbullah Genel Sekreteri'nin yaptığı benzetmeye en yakın durumda. İç farklılıklar ve toplumsal bölünmeler de bunu doğruluyor ve bu endişe verici durumu yaratıyor. Tüm bu olanların gölgesinde, İsrail ordusu tehlikeli yanlışlar yaparak İsrail’in bu zaafının Hasan Nasrullah ve Hizbullah tarafından açıkça anlaşılmasına neden oluyor.