İslam dini açısından bilim öğrenmenin hiç bir sınırı yoktur ve ilim ve bilim öğrenmekte aşırıya kaçmak bile takdir edilen bir durumdur.

İslam Peygamberi’nin –s– buyurduğu üzere bilim dünyanın en uzak köşesinde olsa bile onu öğrenmek gerekir ve insan beşikten mezara kadar bilim peşinden gitmelidir.

Buna göre İslam dininde mezuniyet kavramı anlamsızdır ve her gerçek müslüman kendini sürekli öğrenci ve talebe gibi görmelidir.

Günümüz dünyasında müstekbirler ilim ve bilimi kendi tekellerinde tuttuğu ve elde ettikleri teknolojileri başkalarıyla paylaşmak istemediği bir sırada müslümanların görevi daha fazla öğrenmek ve yeni bilgiler edinmektir.

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei İran’ın bilimsel ve teknolojik alanlarda ilerlemelerine özel ilgi duymaktadır. Ayetullah Hamanei yıllardır ülkenin bilimsel kurumlarından İran için geniş kapsamlı bilimsel yol haritasını hazırlamalarını istemektedir.

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei yıl boyunca öğrenciler ve öğretmenler ve ülkenin önde gelen bilim alanındaki seçkin insanları ile görüşmelerinde bu kesimin ihtiyaçlarına ve önerilerine kulak vermekte ve sorunlarını çözümlemeye çalışmaktadır.

Günümüzde bilim öğrenmeye yönelik yaygın bakışın aksine, İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei’nin bu konuya bakışı sadece bilim öğrenmekle daha iyi bir meslek edinmek ve maddi yaşamı kolaylaştırmak değildir. Ayetullah Hamanei bilimin temel işlevini ülke için iktidar yaratması şeklinde algılamaktadır. Buna göre Ayetullah Hamanei dünyada yeni bilimleri öğrenmeye ve bilim üretme alanında seçkin öğrencilerin yeteneklerine vurgu yaparak, bilimsel kurumlara maddi manevi, her açıdan destek vermektedir. Nitekim Ayetullah Hamanei’nin ilgisi sayesinde İran asırlarca geri bırakıldığı bilimsel alanlarda büyük ilerleme kaydetmiştir. Öte yandan Ayetullah Hamanei’nin bilim ve teknolojiye yönelik ilgisi küresel istikbarın bu alanların üzerinde kurduğu tekele ağır darbeler indirmiştir. Bugün bütün dünya İran’ın bilimsel ve teknolojik alanlarda kaydettiği ilerlemeleri takdirle izlemektedir.

İran’ın bilimsel kazanımlarına vurgu yapan İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei şöyle diyor: şimdi nükleer teknoloji tesadüfen ün yaptı ve herkes ona ilgi duyuyor, fakat hepsi bu değil, eğer nükleer teknoloji varsa, hava uzay teknolojisi de var, tıp bilimleri de var. Bugün ülkemiz tıp alanında bir çok önemli ve ulaşılamayan dallarında ilerledi ve ülkemizde tıp alanında büyük işler yapılıyor. Biyo teknolojimiz de var, dünyanın yeni bilimlerinden olan nano teknolojimiz de var, radyoaktif ilaçlar, kolonlaştırma, süper bilgisayarlar, bilim alanında en büyük çalışmalardan biri olan kök hücremiz de var. Çok nemli radyoaktif ilaçlar ve kanser ilaçları da var ve bu liste böylece uzayıp gidiyor.

Bugün İran İslam Cumhuriyeti rehber Hamanei’nin destekleri ve tavsiyeleri sayesinde bilim ve teknoloji alanında büyük ilerleme kaydetti ve İran’ın dünya genelinde bilimsel sıralamada sırası bir kaç basamak yükseldi.

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei ilim ve bilim konusunda ve İran’ın bilimsel ilerlemesi hakkında açık ve net bir tutumu söz konusudur. Ayetullah Hamanei tüm bilimsel kesimleri hitap ediyor ve her bir kesime bağlı bulunduğu alana göre önemli tavsiyelerde bulunuyor ve en çok öğrencilere, öğretim üyelerine, seçkin bilim adamlarına ve mucitlere tavsiye ediyor.

Rehber Hamanei’nin bu kesimlere hitaben yaptığı konuşmalarda üzerinde durduğu en önemli sözü, biz yapabiliriz, sloganıdır. Ayetullah Hamanei bu kesimlerden biz yapabiliriz, sloganını tüm faaliyetlerinde gözetlemelerini istiyor ve şöyle diyor: Kuşkusuz biz yolun başındayız, ilk adımlardayız, ama bu adımları art arda atmalıyız, ilerlemeliyiz ve biz yapabiliriz sloganına inanmalıyız. Hepiniz bu inançla ilerleyin.

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei bilim alanında üniversitelerin öğretim üyelerinden beklentileri daha da fazladır. Ayetullah Hamanei öğretim üyelerine ve üniversite hocalarına hitaben önemli noktalara vurgu yapıyor. Rehber Hamanei’nin hocalara en önemli tavsiyesi, kendilerinde özgüven ve milli özgüven duygularını geliştirmeleridir. Ayetullah Hamanei şöyle diyor: Evvela bizim hocalarımız özgüven duygusuna sahip olmalı ve ona göre bilimsel çalışma yapmalı ve yaptığı çalışmasına güvenerek onur duymalıdır. İkincisi milli özgüven meselesine güvenmelidir. Bu milletin kabiliyetlerine ve yeteneklerine güvenmelidir. Eğer bu manada bir hoca varsa, ders ortamında, sınıf ortamında, öğrenci yetiştirmede işini yapar ve terbiyevi tesirini ve etkisini de yapar. Üçüncü mesele, çalışkanlık ve çok çalışmaktır. Biz tembellikten darbe yemişizdir. Çalışmalıyız ve çalışmaktan yorulmamalıyız. Dolaysıyla yenilikçilik, bilimsel şecaat, kişisel özgüven ve milli özgüven ve çok çalışmak bilimsel ilerlememizin ilacıdır. Bu sözlerin muhatapları ise üniversite hocalarıdır.

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei beyanatının devamında üniversite hocalarının dikkatini bilimsel şecaat meselesine çekiyor ve şöyle diyor: hem insani bilimler ve hem tecrübi bilim ve hem bilim ve teknolojiye yakın bölümlerde ve hem temel bilimler alanında bilimsel şecaate ihtiyaç vardır. Tezleri takip eden, üretin, yaratın, icat edin, eleştiren, gözü kulağı kapalı taklit etmeyin.

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei’nin kelamında dikkat çeken önemli bir noka , ülkenin bilimsel hareketinin güdümlü olmasıdır. Yani öncelikle ülkede bilimsel ihtiyaçlar tespit edilir ve ardından duyulan ihtiyaçlara göre üniversiteler, bilimsel merkezler ve hatta hükümet ve üç erk bu alanlarda yatırım yapmaya başlar.

Araştırma bir ülkenin bilimsel gelişmesinde önemli yeri olduğundan, İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei üniversite hocalarından araştırmalarını ülke ihtiyaçlarını giderme doğrultusunda yönlendirmelerini istiyor. Ayetullah Hamanei bu konuda şöyle diyor:

Biz araştırmayı ülkemizde, evvela ihtiyaçlara göre güdümlü hale getirmeliyiz. Yani ülkenin gerçekten neye ihtiyacı varsa, araştırmaları o yönde ilerletmeliyiz ve bunun için bizim bir merkezi bilgi bankasına ihtiyacımız vardır. Yani herkes neler olup bittiğini, neler yapıldığını ve yapılan bir araştırmayı tamamlamak için daha neler gerekli olduğunu bilmeli ki bu parçaları yan yana dizebilelim.

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei ülkenin akademik çevrelerinden de bilimsel makalelerini ülkenin ihtiyaçlarını giderme yönünde hazırlamalarını ve sadece bilimsel puan toplamayı düşünmemelerini istiyor. Ayetullah Hamanei ISI için makale yazmanın ülkenin sorunlarına çözüm getirmediğini, oysa doldurulması gereken boşluklar bulunduğunu belirterek şöyle diyor:

Yurt dışındaki merkezlerden imtiyaz almak için bilimsel makale yazmak doğru değil. Bu düzeni bozmak gerekir. Bu bağlamda verilen puan sistemleri, yapılan çalışmanın ülkenin hangi ihtiyacına uygun olduğuna göre veya yapılan çalışmanın hangi araştırmayı tamamladığına göre düzenlenmeleri gerekir.

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei bir kaç yıldır bilim üretme meselesini ve bilimsel alanlarda sınırların aşılmasını gündeme getiriyor. Nitekim bugün Ayetullah Hamanei’nin çabaları sayesinde bu talep ülkenin akademik çevrelerinde genel bir talep haline geldiği anlaşılıyor. İran’ın bilimsel ilerlemelerine katkı sağlayan tüm bilginlere teşekkür eden Ayetullah Hamanei bilimsel ve akademik çevrelerden daha fazla çaba beklediğini bekliyor. Ayetullah Hamanei fethedilmesi gereken bir zirveyi gözetliyor ve bu zirvenin İranlı bilginlerce fethedilmesinin mümkün olduğunu vurguluyor. Ayetullah Hamanei beklentilerini şöyle ifade ediyor:

Biz alimlerimiz ve bilginlerimiz kestirme yolları bulmalarını istiyoruz. Yani doğada var olan sayısız ve sonsuz kestirme yollarından keşfedilmemiş olanları ve beşerin bunları bir bir keşfetmesi gereken yolları bulmalarını istiyoruz. Biz keşfedilmemiş yolları keşfetmek istiyoruz. Eğer biz örneğin başkaları yıllar önce icat ettiği santrifüjleri nükleer çalışmalarımız için üretip kullanabiliyorsak, bu gerçi büyük bir iştir, çünkü başkalarının yardımı olmaksızın bunu yapmışız ve yeni versiyonlarını da üretmişiz ve bundan kuşkumuz yok, ama bu iş bir ilk iş değildir.  Bu iş daha önce yapılmıştır ve başkaları daha önce bu yolu izlemiştir, biz de belki elli belki yüz yıl bundan mahrum kalacakken, gençlerimiz ve bilginlerimiz ve uzmanlarımız çabaları ile bunu elde etmiştir ve bu da çok değerlidir. Ama ben diyorum ki bilim ve teknoloji alanında beşerin aklı şimdiye kadar ermediği bir şeyi bulmak önemli, bunun için çaba harcayan ve bu yolu izleyin. Eğer bunu yapabilirsek, bilimin en ön cephesini aşmış ve bir adım ileri atmış oluruz. İşte o zaman iddiada bulunabiliriz ve bu mümkün bir iştir. Gerçi yeni adımları atmak için başkalarının izlediği yolu izlemek gerekir. Bundan hiç kuşkumuz yoktur, fakat hiç bir zaman aklımızı kestirme yolları bulmaktan men etmemeliyiz. Biz ülkemizde buna ihtiyacımız vardır.