Kadir geceleri özel programı - 1
https://parstoday.ir/tr/radio/uncategorised-i147177-kadir_geceleri_özel_programı_1
Kadir gecesi, milyonlarca aşık titreyen yürekleri ve akan gözyaşları ile birlikte ellerini dua etmek üzere kaldırdıkları ve alemleri yaratan  ve merhametlilerin en merhametlisi olan Allah’tan günahkar kullarına acımalarını istedikleri bir gecedir.
(last modified 2022-10-07T16:32:52+00:00 )
Mayıs 13, 2020 08:01 Europe/Istanbul

Kadir gecesi, milyonlarca aşık titreyen yürekleri ve akan gözyaşları ile birlikte ellerini dua etmek üzere kaldırdıkları ve alemleri yaratan  ve merhametlilerin en merhametlisi olan Allah’tan günahkar kullarına acımalarını istedikleri bir gecedir.

Kader gecesi, düğümlerin çözüldüğü, ilahi yolu kaybedenler yolunu yeniden bulduğu, kaderlerin yeniden yazıldığı, takdiri ilahi yeniden pekiştiği ve insanların bir yıl boyunca geleceği belirlendiği bir gecedir.

Böyle bir gecede tüm kullar göklerin sakinlerinin misafiridir.

Şabaniye hutbesi, İslam Peygamberi -s- Şaban ayının sonlarına doğru okuduğu ve mübarek Ramazan ayının azametine sahabeye anlattığı en güzel ve en değerli ahlaki ve inanç bildirgesidir. Bu hutbede Kur'an'ı Kerim ve İslam öğretileri temelinde bireysel ve sosyal yaşam için gerekli olan tüm önemli bileşenler beyan edilmiştir.

Bu değerli hutbenin bir bölümünde Allah Resulü -s- Ramazan ayı ve bu ayda oruç tutan insanlar için belirlenen özel şartlara temas ederek şöyle buyurmakta:

Ramazan ayı, ilahi ziyafete davet edildiğiniz aydır ve bu ayda Allah tealanın keramet ehli olan insanları arasında yer almaktasınız. Bu ayda nefesleriniz tesbih ve uykunuz ibadettir. Bu ayda amelleriniz ve dualarınız kabul görür. O zaman doğru niyet ve pak kalplerinizle Allah’tan sizi bu ayda oruç tutmak ve Kur'an'ı Kerim tilavet etmekte muvaffak etmesini niyaz edin.

Buna göre Allah teala hacetleri yerine getirmeyi kesin ilan ettiği bu ayda duaların kabul görmesinin şartı, kalbimizi her türlü kötülükten ve günahtan arındırmaktır. Bu yüzden herkes kalbini her türlü kötülükten ve günah pasından silmeli ve ilahi ziyafet ayı için hazırlanmalıdır.

Evet, sohbetimizin başında da belirtildiği üzere, Kadir gecesi, milyonlarca aşık titreyen yürekleri ve akan gözyaşları ile birlikte ellerini dua etmek üzere kaldırdıkları ve alemleri yaratan  ve merhametlilerin en merhametlisi olan Allah’tan günahkar kullarına acımalarını istedikleri bir gecedir.

Kadir gecesi, düğümlerin çözüldüğü, ilahi yolu kaybedenlerin yolunu yeniden bulduğu, kaderlerin yeniden yazıldığı, takdiri ilahinin yeniden pekiştiği ve insanların bir yıl boyunca geleceği belirlendiği bir gecedir.

Böyle bir gecede tüm kullar göklerin sakinlerinin misafiridir.

Bu gecede gökyüzü yeryüzüne en yakın mesafede olur. Gelin biz de bu aydın gecede gönüllerimizi gökle düğümleyelim ve böylece ilahi kattan kovulan şeytanın bizleri tutsak etmeye çalıştığı esaret zincirlerinden kurtulalım. Kadir gecesi, gönlü uyanık Müslümanların kıymetini bildiği ve fani dünyada uyuyan cahillerin idrak edemediği bir gecedir.

Allah teala merhametlilerin en merhametlisidir ve rahmeti başka hiç bir rahmetle kıyaslanamaz. Buna göre yüce Allah İslam ümmeti için af dilemeleri ve tevbe etmeleri için Kadir gecesini belirlemiştir. Kadir gecesinde ibadetin değeri bin ay ibadetten daha fazla ve daha üstündür.

Kur'an'ı Kerim müfessirleri bu semavi kitabın 97. suresi olan Kadir suresini gözeterek Kadir sözcüğü için iki manadan söz etmiştir. Bazı müfessirler Kadir’i şeref, şan ve azamet olarak mana etmiştir. Buna göre Kadir gecesi özel şeref ve azamete sahiptir ve bu yüzden bu geceye Şeref gecesi de denir. Bazı müfessirler ise Kadir gecesiyle ilgili bazı rivayetlere istinat ederek Kadir sözcüğü takdir ve mizan, ya da kaza ve kader anlamına geldiğini, buna göre insanların işlerinin tedbiri bu gecede belirlendiğini, insanlar dua etmek ve yüce Allah’a yalvarmakla kaderlerini değiştirebileceklerini belirtiyor.

Kadir gecesinde insanın bir yıllık kaderi şayesteliğine göre belirlendiğinden, bu gecede uyanık olmak ve sürekli tevbe etmek ve alemleri yaratan Allah’tan merhamet dilemek gerekir.

Kuşkusuz insanın kaderi belirlendiği anlarda uyumamak ve gafil olmamak gerekir. geceyi sabaha kadar uyanık geçirmenin tavsiye edildiği Kadir gecelerine İhya geceleri denir. Bu gecelerde şafak sökene dek uyanık kalıp ibadet ve dua edilmesi gerekir. kuşkusuz insanı yüce Allah’ın ve semavi meleklerin huzuruna çıkaran ve onu ilahi sonsuz feyiz ve rahmete ulaştıran ve ilahi iyi mükafatlarla mükafatlandıran şey, gönlün uyanık olması ve bilinç ve basirettir.

Yüce Allah Bakara suresinin 185. ayetinde Kur'an'ı Kerim Ramazan ayında nazil olduğunu buyurur. Allah teala ayrıca Kadir suresinin ilk ayetinde de, biz kur’an’ı Kadir gecesinde nazil ettik diye buyurur.

Dolayısıyla Kur'an'ı Kerim’in Ramazan ayında yer alan bir gecede nazil olduğu ve bu gece Kadir gecesi olduğu anlaşılır. Ancak Kur'an'ı Kerim’in Ramazan ayının hangi gecesinde nazil olduğu kesin olarak bilinmemektedir. İslam alimleri bu büyük hadisenin Ramazan ayının 19, 21 veya 23. günlerinden birine bağlanan gecede yaşandığı konusunda hemfikirdir. Yine bazı alimler bazı rivayetlere istinat ederek Ramazan ayının 27. gününe bağlanan geceden Kadir gecesi şeklinde söz etmiştir. Bu yüzden Müslümanlara her dört gecede uyanık kalmaları ve yüce Allah katına dua ve ibadet etmeleri tavsiye edilir. Gerçi Kadir geceleri ile ilgili rivayetlerin arasında Ramazan ayının 23. gününe bağlanan gecenin Kadir gecesi olduğu konusunda kanaatlerin daha güçlü olduğu da belirtilmelidir.

Mübarek Ramazan ayının 19, 21 ve 23. günlerine bağlanan gecelerden biri Kadir gecesi olduğu konusunda, önemli ve kader belirleyici olan her üç gecede dua ve münacat ve bu geceleri ihya etme zaruretini ortaya koyan bir rivayeti sizlerle paylaşmak istiyoruz. Bu rivayete göre yılın mukadderatı 19. güne bağlanan gecede belirlenir ve insanların rızkı, geliri, geçimi ve bir sonraki yıla kadar hayat süresi belirlenerek kesinleşir; ardından 21. güne bağlanan gecede, 19. güne bağlanan gecede belirlenen kaderin üzerine vurgu yapılır ve 23. güne bağlanan gecede de nihai ve kesin şeklinde kavuşturularak onaylanır.

Dolayısıyla her üç gece Kadir geceleri sayılır ve Müslümanların arasında seçkin konuma sahiptir. Burada ilginç olan nokta, yüce Allah’ın böylece kullarına lütufta bulunması ve bir gece yerine üç geceyi kullarıyla irtibat kurma fırsatı sunmasıdır. Buna göre bu gecelerden birinde Allah teala katına yönelme fırsatını kaybedenler öteki gecelerde bu kaybı telafi edebilir ve tüm bunlar aslında Allah tealanın kullarına lütuf ve merhameti ile tanıdığı ve kendilerine gelerek O’na yönelmeleri için tanıdığı birer fırsat sayılır.

Kadir gecelerinin amellerinden biri, Kur'an'ı Kerim’i başımızın üzerinde tutmaktır. Oruçlu müminler Allah’ın ayı olan mübarek Ramazan ayında Allah’ın evi olan camilerde yine Allah’ın kitabı olan Kur'an'ı Kerim’i başlarının üzerinde tutarak bu kitabın onlara şefaatte bulunmasını niyaz eder. Mümin insanlar Kur'an'ı Kerim’in muhtevası üzerinde düşünür, bu kitaba sığınır ve nurani maarifinden yararlanmak ve yaşamlarının her alanını nurani yapmak üzere söz verir.

Kadir gecelerinde yaygın olan bir başka amel, yüz rekat namaz kılmaktır. Bu yüzden İmam Cafer Sadık -s- Kadir gecelerinde yüz rekat namaz kılınmasını tavsiye etmiş ve kendisi de gecenin ilk saatlerinden sabah şafak sökünceye dek bu geceleri dua ve ibadetle geçirmiştir.

Kadir geceleri bol bol tavsiye edilen amellerden biri de, Cevşen-i Kebir duasını okumaktır. Bu bereketli ve manevi duada ilahi isimlerden bin kadarı yer alır ve insan bu isimlerin her birini zikrederek alemleri yaratan yegane Allah karşısında acizliğini anlamış olur.

Mübarek Ramazan ayının 19. gününe bağlanan gece aynı zamanda İmam Ali’nin -s- havariçten acımasız İbni Mülcem Muradi tarafından suikaste uğradığı gecedir.

Rivayetlere göre günlerden biri gün İmam Ali -s-, mübarek Ramazan ayının faziletleri ve üstünlüğü hakkında konuşurken o hazrete sorar: Ya Resulullah, bu ayda en iyi ameller nelerdir. Allah Resulü -s- şöyle karşılık verir: Takva ve haramlardan kaçınmak. Resulullah efendimiz -s- bu cevabın ardından ağlamaya başlar. İmam Ali -s- Allah Resulü’nden -s- neden üzülerek ağladığını sorar. İslam Peygamberi -s- şöyle buyurur: Ey Ali, benim ağlamamın sebebi, bu ayda sana reva görülecek zulüm yüzündendir. Seni namaz kılarken görüyorum ve geçmişlerin ve geleceğin ben rezil adamı ve Semud devesini öldürenin kardeşi, başına kılıçla bir darbe vuruyor ve sakalın bu darbe yüzünden kırmızıya boyanıyor. İmam -s- sorar: Acaba o sırada benim dinim sağlam kalıyor mu? Allah Resulü -s- şöyle buyurur: Evet, o sırada bile dinin sağlam kalır.

Ey yüce Rabbimiz, gönül çölümüz kurumuş, çatlamaya başlamıştır. Ne olur kalplerimize rahmet ve sevgi nehrini akıt ve gönüllerimizi iman ve yakin nuru ile aydınlat ki her türlü şirk ve kötülükten arınmış, sağlam iman ve dinimizle senin huzuruna çıkalım.