Musul; Kurtuluşa giden zorlu yol - 3
Hatırlanacağı üzere IŞİD 2014 yılında çok şaibeli bir şekilde üç gün içinde 108 bin kilometrekarelik bir alanı, yani Irak topraklarının %40’ını ve altı eyaletini işgal etti ve Bağdat kapılarına dayandı.
O hassas günlerde Amerika Irak yönetimi ile güvenlik anlaşmasına karşın bu ülkeyi IŞİD’in saldırısı karşısında yalnız bıraktı.
IŞİD’in bu denli hızlı ilerleyişi Irak milletinin korkunç bir soykırımla karşı karşıya geleceği sinyallerini vermeye başladı ve Samerra, Kerbela, Necef ve Kazemeyn gibi kutsal kentlerde kutsal mekanların tahrip edilme tehdidi ile karşı karşıya kaldı. İşte bu noktada Iraklı büyük alim Ayetullah Sistani’nin tarihi cihat fetvası Irak’ı yok olmaktan kurtardı.
Ayetullah Sistani’nin tarihi cihat fetvası 13 Haziran 2014’te yayımlandı ve Iraklı tüm şii ve sünni alimler ve Hristiyanlar gibi Iraklı diğer dini azınlıkların ruhanileri bu fetvaya lebbeyk dedi ve Irak halkı ve aşiretleri ülkeyi savunmak üzere silahlandı. Irak İslamî direniş gruplarının bazı liderleri Haşedul Şaabi hareketinin ikinci baş komutanı Ebu Mehdi El Mühendis’in belirttiğine göre onun Bağdat’taki evinde toplandı ve Haşedul Şaabi’nin ilk çekirdeği oluşturuldu ve böylece Irak halkını terörle mücadelede seferber edilmesinin sorumluluğunu üstlendi.
O tarihi hassas günlerde İran İslam Cumhuriyeti Iraklı yetkililerin ifade ettiği üzere havadan bir köprü kurarak silah depolarının kapılarını Irak milleti üzerine açtı ve böylece halk güçlerini silahlandırma süreci başladı ve Bağdat’ı savunma programı ve IŞİD’e Bağdat’a girme fırsatı vermeme operasyonu başlatıldı.
O tarihte tekfirci IŞİD terör örgütünün Bağdat’taki varlığı kentin yedi kilometre mesafesinde Kazemeyn imamları türbesine kadar yayılmıştı ve hatta bir kaç kez havan topu ile bu kutsal türbelere saldırı düzenledi, gerçi havan toplarının hiç biri kutsal türbelere isabet kaydetmedi.
Öte yandan Haşedul Şaabi hareketinin şekillenmesi ve halk güçlerinin organize edilmesi ile birlikte Bağdat yönetimi de silahlı kuvvetlerin Ninova’da IŞİD’e karşı uğradığı yenilgi yüzünden yaşadığı düzensizlik ve şaşkınlık konumundan sıyrıldı ve Irak silahlı kuvvetlerini yeniden yapılandırma çalışması başladı.
Bu tarihten sonra ise Irak silahlı kuvvetleri ve Haşedul Şaabi güçlerinin tekfirci IŞİD terör örgütüne karşı zaferleri başladı.
Bu zaferleri ise şöyle sıralamak mümkün:
Haziran 2014’ten bu yılın sonuna kadar süren Bağdat çevresindeki savaşta Haşedul Şaabi güçleri tekfirci IŞİD terör örgütüne bağlı teröristleri Bağdat’ın 30 km kuzeyinde El Kereme üçyoluna kadar geri püskürterek Kazemeyn imamları türbelerinden tehlikeyi uzaklaştırdı. Iraklı güçler 20 günden daha az bir sürede Bağdat – Samerra eksenini ele geçirmeyi başardı, ki bu da daha sonraki haftalarda Salahaddin eyaletinde bir çok bölgeyi kurtarma operasyonunun zemini oluşturdu.
Haziran 2014’de Diyale eyaletinde Hadi Ameri liderliğinden IŞİD’e karşı bir cephe açıldı ve IŞİD’in bu eksenden Bağdat’a ulaşması engellendi.
1 Eylül 2014’te halkının büyük bir bölümü Şii Türkmenlerden oluşan ve 86 günlük kuşatmaya rağmen IŞİD’in ele geçiremediği Kerkük’ün güneyindeki amerli köyü kurtarıldı ve sonunda IŞİD kuşatması kırıldı ve burada yaşayan 17 bin sivil mutlak soykırımdan kurtarıldı.
27 Ekim 2014’te Carful Sahar kurtarıldı. Bu zafer Haşedul Şaabi hareketinin Babil eyaletinin kuzeyinde ilk askeri zaferiydi ve tekfirci IŞİD terör örgütünün kutsal Kerbela ve Necef kentlerine yönelik tehdidini bertaraf etti.
25 Ocak 2015’te Diyale sınır eyaletinin IŞİD’in işgalinden tam olarak kurtarıldığı açıklandı.
Samerra’nın güneyinde şii nüfuslu Beled kentinin altı aylık kuşatması kırıldı ve Samerra kenti ve Samerra – Bağdat karayolunun güvenliğinin temin edilmesi IŞİD’in elini Samerra kentinin üzerinden kesti.
7 Haziran 2015’te Salahaddin eyaletinin kuzeyinde yer alan ve Irak’ın önemli kentlerinden biri olan ve rafineri kenti olarak ün yapan ve IŞİD’in buradan çaldığı petrolü pazarlayan Beyci kenti kurtarıldı.
28 Aralık 2015’te Anbar eyaletinin merkezi Ramadi, Irak ordusu ve uluslararası ittifakın destekleri ve Haşedul Şaabi’nin katılımı olmaksızın kurtarıldı. Bu kent 17 Şubat 2015’te IŞİD tarafından işgale uğramıştı.
3 Mart 2016’da Samerra adası adlı bölge kurtarıldı. üç gün süren operasyonun sonunda 5 bin kilometrekarelik bir alan kurtarıldı ve kutsal Samerra kenti üzerindeki tehlike tamamen bertaraf edildi.
3 Mayıs 2016 tarihinde Kerkük’ün güneybatısında ve bu kentten 27 km uzaklıkta yer alan El Beşir köyü kurtarıldı.
19 Mayıs 2016’da Anbar eyaletinin batısında Rutaba Irak silahlı kuvvetleri ve Haşedul Şaabi ve Anbar eyaletinin aşiret güçlerinin işbirliği ile kurtarıldı
26 Haziran 2016 tarihinde Felluce kenti ve bu kente bağlı tüm köyler Irak silahlı kuvvetleri ve Haşedul Şaabi güçlerinin işbirliği ile kurtarıldı.
28 Ağustos 2016’da Felluce’nin batısında 116 kilometrekarelik bir alanı kapsayan Halidiye adası adlı bölge Haşedul Şaabi güçlerince kurtarıldı.
22 Eylül 2016’da Tikrit’in kuzeyinde yer alan Şarkat’ın Doğu sahili Haşedul Şaabi güçlerince kurtarıldı.
17 ekim 2017 tarihinde Musul’u kurtarma operasyonu başladı. Bu operasyonda Kıyare kenti ve askeri üssü, Hamdaniye kenti, Hamamul Alil ve ayrıca Başika kenti ve Musul’un kuzeyinde yer alan yüzlerce köy ve belde kurtarıldı.
26 Kasım 2016’da Haşedul Şaabi güçleri Tel Afer’e doğru ilerledi ve bu kenti tam kuşatma altına aldı.
27 Nisan 2017’de El Hazr, 23 Mayıs 2017’de Kırvan, 4 Haziran 2017’de de Baac kenti Ninova eyaletinin güneyinde ve batısında Haşedul Şaabi güçlerince kurtarıldı ve bu güçler ilk kez Irak Suriye sınırına ulaştı.
Irak, Suriye ve Ürdün arasındaki sınır bölgesi üçgeninde El Velid güzergahı ise 17 Haziran 2017’de Irak ordusu ve aşiret güçlerinin işbirliği ve Irak hava kuvvetleri ve uluslararası ittifaka bağlı savaş uçakları ve askeri helikopterlerin desteğinde kurtarıldı.
Irak Başbakanı Haydar İbadi geçen gün yaptığı açıklamada ise yakında Musul’un batısında yer alan Tel Afer ve Kerkük’ün güneybatısında yer alan Havice ve Anbar eyaletinin kuzeybatısında yer alan bazı bölgeleri kurtarma operasyonu başlayacağını açıkladı.
Gerçekte Irak Musul’un üç yıl IŞİD’in işgalinde bulunmasından sonra şimdi bu örgütün işgalinde bulunan hemen hemen tüm bölgeleri geri aldı ve uzmanlar IŞİD’in elinde sadece Havice ve Tel Afer ve Kaim’de felçe uğramış seyrek sayıda terörist kaldığını belirtiyor.
Buna karşın Irak Haşedul Şaabi komutanlarından Ebu Ala Velai, Musul kurtarıldıktan sonra Iraklı güçlerin bu kez güvenlik ve istihbarat faaliyetleri aşamasına geçeceğini belirtiyor. Irak Seyyidi Şüheda tugayları komutanı Velai, Musul’da tefirci IŞİD terör örgütüne karşı elde edilen nihai zaferi Irak milletine ve en başlarında Ayetullah Sistani’ye tebrik etti. Velai, hali hazırda Musul kentinin küçük bir bölümünde 450 terörist kuşatma altında bulunduklarını, Iraklı güçlerin bu bölgeleri temizlemekle meşgul olduklarını ve 72 saate kalmaz kenti tamamen teröristlerden temizlediklerini ilan edeceklerini belirtti. Velai, eski Musul’da bir çok eve bomba yerleştirildiğini, teröristler temizlendikten sonra özel ekipler bu bombaları temizleyeceklerini vurguladı.
Irak Seyyidi Şüheda tugayları komutanı Velai, Irak’ta terörle mücadelede ve elde edilen zaferde din alimlerinin önemli rolüne işaret ederek şöyle konuştu:
Saygıdeğer alimimizin desteği ve cihat fetvası olmasaydı bu büyük zafere şahit olamazdık. Bilindiği üzere IŞİD Irak’ın üçte birini işgal etmişti ve çeşitli bölgeler de hızla IŞİD’in işgaline uğruyordu. Musul düşünce, bu kentte bulunan 2600 kadar askeri ve zırhlı araç ve vatandaşların özel araçları ve Irak ordusunun dört tugayının mühimmatı teröristlerin eline geçti. Bunlar sadece Musul kenti ile ilgili verilerdir. IŞİD başka kentlerde ve Anbar eyaleti, Beyji, Samerra çevresi ve diğer bölgelerde de ilerleyerek büyük teçhizat ve silah ve mühimmat elde etti ve Bağdat yakınlarına kadar geldi.
Irak Seyyidi Şüheda tugayları komutanı Velai, teröristlerin intikam amaçlı eylemlere yönelme ihtimalini de şöyle değerlendirdi: Irak halkı Musul’da IŞİD’in çökertilmesinden sonra bu kentin tamamen teröristlerden temizlenmesi ile ilgili haberi bekliyor ve aynı zamanda örgütün başka kentlerde intikam amaçlı saldırılarından endişe ediyor. Geçen sene halk güçleri Felluce operasyonunda zafer kazandıktan sonra Ramazan bayramına bir kaç gün kala IŞİD teröristleri intikam amaçlı saldırıları başlattı ve Bağdat’ın Kerade semtinde bomba yüklü bir kamyonla saldırı düzenleyerek 400 vatandaşımızı şehit etti.
Irak Seyyidi Şüheda tugayları komutanı Velai ayrıca Iraklı güçlerin her türlü terör saldırısına karşı koymak için hazır olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: hali hazırda Bağdat’ta güvenlik güçleri tam teyakkuz halindedir, çünkü Musul kentinin teröristlerden tamamen temizlendiği haberine paralel olarak IŞİD’in intikam amaçlı saldırılar düzenlemesinden endişe ediyoruz.
Irak Seyyidi Şüheda tugayları komutanı Velai, Irak halk güçleri Haşedul Şaabi hareketinin bir sonraki adımı, Irak ve Suriye’nin ortak sınırına doğru ilerlemek ve bu bölgenin kontrolünü ele geçirmek olduğunu ve bundan böyle askeri operasyon aşamasından güvenlik ve istihbarat operasyonları aşamasına geçeceklerini ifade etti. Velai, güvenlik ve istihbarat operasyonları askeri operasyonlardan daha zor olacağını, zira IŞİD teröristleri bu tür operasyonlarda deneyimli olduklarını vurguladı.
Velai, IŞİD teröristlerinden esir alınanların itiraf ettiğine göre Musul’da 20 bin terörist bulunduğunu, bunlardan 3 bini ecnebi teröristlerden oluştuğu anlaşıldığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: Musul operasyonu sırasında 5 bin IŞİD terörist öldürüldü, böylece Musul’da 15 bin terörist kalmış oluyor, ki 10 bini kadarının Musul’dan kaçtığını hesaba katacak olursak hali hazırda 5 bin IŞİD teröristi halk arasına karıştığı anlaşılıyor. Bunlar Iraklı güçlere karşı yeniden harekete geçmek için yapılanmaya gidecektir. Bu yüzden IŞİD’den geriye kalan teröristleri bulmak için geniş güvenlik ve istihbarat operasyonlarını gerektiriyor, ki bu operasyonun en az üç yıl zamana ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz.