Amerika’nın Afganistan sivil halkını katletmesi
https://parstoday.ir/tr/radio/world-i24769-amerika’nın_afganistan_sivil_halkını_katletmesi
Amerika’nın açık toplum düşünce kuruluşunun yayınladığı rapora göre, Amerika’nın hava saldırıları sonucu Afganistan’da sivil katliamı yapılıyor.
(last modified 2022-10-07T16:32:52+00:00 )
Haziran 25, 2016 07:16 Europe/Istanbul

Amerika’nın açık toplum düşünce kuruluşunun yayınladığı rapora göre, Amerika’nın hava saldırıları sonucu Afganistan’da sivil katliamı yapılıyor.

Fakat Amerika sivillerin ölümünü göz ardı ederek Pentagon’un askeri operasyonlarının sorgulanmasına ve Taliban’ın yeniden güç kazanmasına sebep oluyor. Amerika 15 yıldan beri Afganistan’da hava saldırıları yaparak sivil katliamına sebep olmaktadır.

Açık toplum düşünce kuruluşunun raporuna göre, 2008 yılında Afganistan çok sayıda sivil Amerika hava saldırıları sonucu öldürüldü. Nitekim BM’nin Afganistan temsilcilik bürosu UNAMA yayınladığı raporunda 2008 yılında 828 Afganlı sivilin Amerika hava saldırıları sonucu öldürüldüğünü belirtti. Amerika basın yayın kuruluşlarıyla araştırma merkezlerinin defalarca yaptıkları değerlendirmelerine göre, Amerika’nın 2001 yılından itibaren başlayan 15 yıllık işgali sırasında yabancı güçler korkunç cinayetler ve katliamlar yaptılar. Amerika ve NATO’nun işlediği cinayetler, kızıl ordunun Afganistan’da işlediği cinayetlerden kat kat fazlaydı.

Amerika ve batı medyası Amerika ve NATO’nun Afganistan’daki katliam sayısını sansürlemektedirler. Temmuz 2005 tarihinde Amerika hava saldırısı sırasında kadın ve çocuklardan oluşan 17 Afganlı sivil öldürüldü.

NATO'nun Begram üssünde Şubat 2012 tarihinde Kur'an-ı Kerim'in yakılması sonrasında Afganistan halkı ülke çapında protesto gösterisi yaparak bu olayı lanetledi. NATO askerlerinin açtıkları ateş sonucu 30 Afganlı şehit düştü. 11 Mart 2012 tarihinde de Amerikalı asker Robert Bales bir asker Kandahar'daki askeri üsten ayrılarak, yakındaki Pençvai köyüne baskın düzenledi ve dokuzu çocuk 17 sivili öldürdü. Bu saldırı da çok sayıda köylü de yaralandı. Amerikalı Asker üç evi bastı ve öldürdüğü Afganlı masum 16 insanın 11'in cesedini toplayarak kimyasal maddeler üzerlerine dökerek ateşe verdi. Öldürülenler arasında yaşları 6'dan küçük 4 de çocuk vardı.

Amerika yönetimi tarafından Öldürülen 17 Afganlı sivilin yakınlarına kişi başına 50 bin dolar tazminat ödendiği açıklandı. Bu vahşi saldırıda yaralanan Afganlıların her birine de 11 bin dolar tazminat ödendiğini kaydetti. ABD yönetimi bu katliamdan önce öldürdüğü Afganlı siviller için kişi başına 2 bin dolar, yaralananlar için de bin dolar tazminat ödüyordu. Amerika ve batılı medya gurupları, planlı yapılan bu katliamın gerçek yüzünü gizlemek için askerin cinnet geçirdiğini iddia ettiler. Afganistan Meclisi bu askerin Afganistan’da açık duruşmada yargılanmasını ve idam edilmesini istedi. Fakat Amerika yönetimi bu cinayetkar askerin Afganistan’da yargılanamayacağını belirtip, Kuveyt’e kaçırdı ve ardından Amerika’ya götürdü.

Afganlı köy halkı askerin tek başına hareket etmediğini, en az 15 içkili Amerikalı askerle birlikte köye baskın yaptığını, eğlenmek için bağırarak evleri ateşe verip halkı kurşun yağmuruna tuttuklarını vurguladılar. Fakat Pentagon ve NATO, köy halkı ve tanıkların ifadelerini dinlemekten kaçınıp, onların sözlerini yalanlamaya çalıştı. Amerikalı askerlerle NATO askerlerinin Afganistan’daki cinayet, katliam ve tecavüz dosyaları oldukça kabarık. Afganistan’daki Amerikan birlikleri özellikle Afgan sivilleri “spor için” öldürüyorlardı yada “Ölüm Timi”leri kurup, afganlı sivilleri öldürme yarışmaları düzenliyorlardı. Amerika ve NATO askerleri Afganlı sivilleri işkence etmeleri, el ve ayaklarını kesmeleri, eğlence amacıyla Afganlıların evlerine el bombaları atmaları da işgalci güçlerin korkunç cinayetlerinin bir parçasıdır. NATO uçaklarının sivillerin toplandıkları yerleri ve düğün salonlarını da bombaları, Almanya savaş uçaklarının düğün konvoylarını teröristler diye bombalayıp katliamlar yapması da Amerika ve NATO’nun Afganistan Müslüman halkına yaptıkları insanlık dışı saldırı ve vahşi katliam dosyalarıdır. Bu cinayet dosyalarının hepsinin üstü örtüldü ve cinayetkar asker ve komutanlar savaş suçlusu olarak yargılanmaktan kurtuldular.

Elde edilen bilgi ve belgelere göre, Amerika Afganistan işgali sırasında yasak silahlar ve uranyumlu mühimmatlar kullanmış ve çevre hayatını asırlar sürecek biçimde kirletmiştir. Afganlı bilim adamı Dr. Muhammed Davud Mirki “demokrasi sonrası Afganistan” kitabında, Amerika’nın Afganistan’da seyreltilmiş uranyum bombaları ve roketler kullandığını tespit ettiklerini yazdı. Dr. Muhammed Davud Mirki Amerika’nın uranyumlu silahların kullanılmasından dolayı çok sayıda Afganlı bebeğin sakat doğduğunu, genetik bozuklukların görüldüğünü, diyabet hastalığının, kanserlerin yaygınlaştığını, uranyumu parçacıklarını soluyan kuşların ağaçlar üstünde eridiğini, suların ve çevre hayatının kirlendiğini vurgulamaktadır.

Uranyum radyoaktif parçacıklarının solunmasıyla, iç organlar bozuluyor ve DNA etkilenerek genetik bozukluklara sebep oluyor.  Batılı haber ajansları ve gazetelerin bazısı, özellikle İngiltere’nin The Guardian ve Daily Telegraph gazetelerine göre, eğer Afganistan halkı Amerika’nın işlediği cinayetlerin derin faciasının bilincine varırlarsa, işgalci güçlere karşı toplu kıyam başlatıp devrim yaparlar.

Afganistan’ın eski cumhurbaşkanı Hamid Karzai de Amerika işgal güçlerinin işledikleri savaş suçları ve insanlık suçlarının affedilemez boyutlarda olduğunu, Afganlı kadın ve çocuklarla sivilleri öldüren askerlerin terör estirdiklerini söylemişti.      

Amerika ve NATO işgalci güçlerin işledikleri cinayetlerden dolayı Afganistan mahkemeleri, onları yargılayamaz. İşgalci güçlerin dokunulmazlık hakları vardır. Amerika ve İngiltere mahkemeleri de savaş suçu işleyen askerlerini kendi ülkelerinde yargılamıyor yahut onları çok hafif cezalara mahkum edip, katliam ve cinayetler işlemeye teşvik ediyorlar. Afganistan’daki Amerika ve NATO askerleri cinayet işlediklerinde ruh hastası olarak veya cinnet geçirdikleri bahanesiyle yargılanmaktan ve cezalandırılmaktan kurtuluyorlar. Danimarka’nın Informartion gazetesinin askeri gizli belgeleri ifşa etti. Buna göre, Amerika komutasındaki NATO işgal güçleri Beyaz Fosfor içerikli bombalar, füzeler ve el bombalarıyla Afganistan sivil yerleşim merkezlerine saldırıp bombalıyorlardı. Uluslararası hukuk ve anlaşmalara göre, nu silahlar yasak silahlar olarak kullanılması halinde insanlık suçu sayılır. İfşa edilen bilgilere göre Amerika tek bir hedefe 20 ila 50 beyaz fosfor içerikli füzeler atmıştır. Fosforlu bombalar vücudu yakıyor ve oksijenle birleşerek emikleri yakarak eritiyor ve en feci ölümlere sebep oluyor

Amerika Ordusu’nun özel kuvvetler eğitimli bir asker olan  Amerikan Hava Kuvvetleri’nin Irak ve Afganistan operasyonlarında yaptığı katliamlarla ün kazanmış olan general Jeffrey Sinclair Afganistan ve Irak’ta görev yaparken, emrindeki kadın subayları sekse zorladığı, fiili livata uyguladığı, bazılarına çıplak fotoğraf çektirip kendisine verme emri verdiği tespit edildi. General Sinclair’in, skandalın ortaya çıkmasını önlemek için tacizde bulunduğu kadınları öldürmek veya rütbesini düşürmekle tehdit ediyordu. Sinclair’in Almanya, Irak ve Afganistan’daki Amerikan üslerinde 5 kadın askere daha cinsel tacizde bulunduğu ortaya çıkmıştı. General Sinclair ayrıca Afganistan devleti kredi kartlarını da zimmetine geçirip yolsuzluk yapıyordu. General Sinclair’in bu cinayet ve gayri meşru ilişkileri ifşa edilince Amerika’ya geri gönderildi. Fakat Afganistan’da işlediği cinayetlerden dolayı yargılanmadı.

Amerika işgal güçlerinin Afganistan’daki son savaş suçlarından biri de Amerika’nın 3 Ekim 2015 tarihinde Afganistan’da Sınır Tanımayan Doktorlar örgütüne ait hastaneyi bombalamasıydı. Fakat Amerika Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı Joseph Votel hastanenin “vurulmayacak yerler” listesinde olduğunu, fakat olaya karışan askerlerin bu listeye ulaşımı olmadığını, bazı askerlerin angajman kurallarına ve silahlı çatışma yasalarına uymadıklarını, Ancak bu katliamın savaş suçu kapsamına girmediğini, ‘insan hatası’, “ekipmanların arızalanması” ndan kaynaklandığını, ekip içerisinde hiç kimse saldırılan hedefin bir hastane olduğunu bilmediğini iddia edip, katil ve savaş suçlusu Amerikalı askerleri suçsuz göstermeye çalıştı.

Bilindiği gibi Amerika savaş uçakları 3 Ekim 2015’de Afganistan’ın kuzeyindeki Kunduz kentinde MSF tarafından işletilen hastaneyi 1 saat boyunca havadan hedef almış, saldırıda hastaların da aralarında bulunduğu 42 kişi hayatını kaybetmiş, 65 kişi de yaralanmıştı.

Amerika Başkanı Barack Obama ise Sınır Tanımayan Doktorlar örgütü- MSF- Genel Başkanı Dr. Joanne Liu’yu arayarak özür dilemekle yetinmişti. Fakat Sınır Tanımayan Doktorlar örgütü, Amerika askeri güçlerin bu hastaneye saldırısını insanlık ve savaş suçu olarak ilan edip, suçluların cezalandırılmasını istemişti. Ancak Amerika savunma bakanlığı suçlu komutan ve 16 askere disiplin cezası vermişti.  

Almanya sesi radyosunun raporuna göre Amerika helikopterleri ve kara birlikleri Kunduz kentinde MSF tarafından işletilen hastaneyi 30 dakika boyunca bombaladılar. Saldırı sırasında yüzü aşkın hasta ve 80 sağlık personeli hastanede bulunuyordu. Bütün uyarılara rağmen saldırılar devam etti. Afganistan halkıyla uluslararası kuruluşların bildirdiğine göre, Amerika Afganistan’da katliamlarını sürdürmektedir. Fakat Afganlılar mahkemelere başvurma ve adaleti arama hakkından mahrum bırakılmışlardır.

Afganistan’da 2009- 2013 yılları arasında Amerika ve NATO’nun gece saldırıları sonucu 1100 sivil öldürüldü. Fakat ölenlerin aileleri Amerika ve NATO cinayetkar askerlerine karşı mahkemeye başvurma hakları yoktur.

Afganistan eski cumhurbaşkanı Hamid Karzai iktidarı döneminde Amerika ile Afganistan arasında imzalanan askeri anlaşma uyarınca Amerika hava kuvvetleri Afganistan ordusunun çağrısı ve koordinasyonuyla Taliban ve diğer terör örgütlerine karşı operasyon yapabilirler. Buna ilaveten Amerika gece operasyonları ve evlere baskın yapamazlar. Ancak Amerika bu anlaşmayı da ihlal etmektedir. Bütün bunlara rağmen Amerika başkanı Barack Obama, Amerikalı komutanların hava saldırıları düzenlemelerine ilişkin yetkilerini arttırma kararını imzaladı. Bu nedenle Afganistan halkı, sivil katliamının artmasından endişe duyuyor. ***015