Düşmanın İran’a karşı yaptırımları yoğunlaştırma sebepleri

İran İslami Şura Meclisi ve Rehberlik Uzmanları- Hubregan seçimlerine yaklaşık 2 hafta kalırken, İran İslam Cumhuriyeti düşmanları cephesinden yaptırım sesleri yükselmeye başladı.

İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamenei, gerçek rekabet, gerçek sağlık, tam güvenli, güçlü ve coşkulu katılım olmak üzere 1 Mart yani HŞ 11 Esfend tarihli seçimler için 4 strateji belirledi. Söz konusu 4 stratejiye karşı, İran İslam Cumhuriyeti düşmanları bu rekabetleri ve seçimlerin sağlıklı olmasını sorgulayarak, yaptırımların halk tarafından boykot edilmesini istedi. Tabii ki bu davranışın da kendi içinde çelişkileri vardır. Zira düşman bir yandan seçimlerin göstermelik ve önemsiz olduğunu ileri sürerken diğer yandan da halkın seçimlere katılmamaya ikna etmek için elindeki tüm araçlarını kullanıyor. Fakat İran İslam Cumhuriyeti düşmanları neden böyle bir çalışmaya girmiştir?
Bunun ilk sebebi, düşmanın esasen, İran’da seçimlerin göstermelik ve süslü bbir çalışma değil, yönetimin barışçıl bir şekilde devredilmesi ortamı olduğunu bilmesidir. Son yıllarda İran İslam Cumhuriyeti nizamı düşmanlarının izlediği siyaset, İran’da şiddet ve kaos ortamını oluşturmaktır, hâlbuki seçimler, bu hedefin karşısındadır.
İkinci sebep ise seçimler, tıpkı İslam inkılabı liderinin de belirttiği gibi seçimler ulusal vahdetin ortamını oluşturuyor ve ulusal vahdet de ulusal güvenliğe, ulusal güvenlik de ulusal iktidarla sonuçlanıyor. İran İslam Cumhuriyeti düşmanları bir yandan ulusal vahdeti isterken diğer yandan da İran İslam Cumhuriyeti nizamının iktidarını da istemiyorlar. Düşmanın çıkarları halk arasında ihtilaf ve tefrika oluşturmak, İran İslam Cumhuriyeti’nin iç ve dış gücünün ve konumunun zayıflamasıyla güvence altına alınır.

 Bu yüzden özellikle son 10 yılda İran’da ne zaman seçimler yapılırsa düşmanlar boykot tamtamlığı yapıyor; bu tutum önümüzdeki seçimlerle ilgili olarak eskiden daha güçlü ve daha ciddi olarak izleniyor; zira düşmanlar geçen yılda yaşanan olaylar ve kargaşalardan, nizam karşıtı hedeflerine ulaşamadılar ve şimdi halkı seçimlere katılmamaya teşvik etmekle, İran İslam Cumhuriyeti nizamının meşruiyet ve kabul edilirliğini sorgulamaya çalışıyorlar.
Üçüncü sebep ise düşmanın son yıllarda İran İslam Cumhuriyeti nizamında sosyal sermayeyi hedef almasıdır. Hatta halka ekonomi açıdan baskı uygulamak ve halk arasında hoşnutsuzluğuna sebep olmak hedefi ile yaptırımları yoğunlaştırma siyasetini izliyorlar. Seçimler ise tahmini değil, gerçek rakamlar ve istatistik ve verilerle ilgili olduğu için düşmanların hareket alanını oluşturuyor. İran İslam Cumhuriyeti nizamının 40. yılını görmemesini arzulayan muhalifler, şimdi halkı, İslami nizamdan ayırmayı başlıca hedefleri olarak benimsemişlerdir; böylece kendi medya imparatorlukları vasıtası ile, İran İslam Cumhuriyeti nizamının halkçı dayanağı ve sosyal sermayesini kaybettiği propagandası yapmaya çalışıyorlar.
Halkı seçimlere katılmamaya teşvik etmenin 4. Sebebi ise halkın düşük katılımı ile, bölge ve dünya çapında İran İslam Cumhuriyeti devleti ve İslami Şura Meclisi ve Hubregan meclisi konumunu zayıflatmaktır. 
Düşmanlar seçimlere katılımın ne kadar düşük olursa, devlet ve meclislerin bölgesel ve küresel alanda daha zayıf bir konuma sahip olacağı, ulusal çıkarları takip etmek için pazarlık gücünün azalacağı kanaatindeler.
Fakat İran halkı her seçimde olduğu gibi, yapılan seçimlere coşkulu ve büyük katılımı ile düşmanın tüm bu hedeflerini bir kez daha hüsrana uğratacaktır./