İran'ın Yeni Uzay Başarıları: Hüdhüd ve Kevser Uydularının Fırlatılması
İran'ın uzay teknolojisi alanındaki başarıları devam ediyor.
İranlı bir uzay şirketi tarafından tasarlanan ve üretilen "Hüdhüd" (Hudhud) ve "Kevser" adlı iki uydu, Salı günü sabaha karşı Soyuz roketi kullanılarak Rusya'nın Vostoçni üssünden fırlatılarak 500 kilometrelik yörüngeye başarıyla yerleştirildi. İran Uzay Ajansı Başkanı Hasan Salariyeh, uyduların fırlatılmasının ardından bu yıl toplam 5 ila 7 yerel ve uluslararası fırlatma yapacaklarını ve bunların bir kısmının Simurg ve Kaim roketleri ile gerçekleştirileceğini açıkladı.
Kevser Uydusu, İran'ın “Umit Feza” şirketi tarafından geliştirilen ve küp uydu standardına uygun ilk uzay ürünüdür ve yapım süresi ve maliyeti düşürme avantajı sunmaktadır. 3,5 yıllık bir yörünge ömrüne sahip olan bu uydu, tarım, haritalama ve arazi ölçüm alanlarında kullanılmak üzere tasarlanmıştır. Uydu, 1 derece doğrulukta Pointing (yön belirleme) ve 0.05 derece/saniye doğrulukta Stability (durağanlık) özelliklerine sahip. 44 watt-saat üretim gücü ve 29 watt-saat tüketim gücüyle yükler için enerji sağlıyor.
Hüdhüd uydusu ise, uluslararası nesnelerin interneti (IoT) hizmetleri sağlamak amacıyla geliştirilen, küp uydu standardında 4 kilogram ağırlığında bir uydu olup, 500 kilometre yükseklikteki yörüngede 4 yıl boyunca tarım, haritalama ve çevre amaçlı hizmet verecektir. Bu uydu, kara tabanlı iletişim ağlarının sınırlı olduğu uzak ve zorlu bölgelerde iletişim hizmetleri sunabilme yeteneğine sahip.
Uzay endüstrisi ileri teknolojiye sahip endüstriler arasında sayılmaktadır. Tahran’a uygulanan tüm kısıtlamalara rağmen, İran İslam Cumhuriyeti uzay teknolojisinde tam bir döngüye ulaşmış ve son 40 yılda bu alanda önemli ilerlemeler kaydetmiştir. İran İslam Cumhuriyeti, bu çabalar sayesinde uzay teknolojisine sahip 10 ülke arasında yer almakta ve bu alanda güvenilir bir konuma sahiptir.
Her ne kadar düşmanlar çeşitli yaptırımlar uygulayarak İran'ın ekonomik ve bilimsel alanlarda, özellikle de uzay endüstrisindeki ilerlemesini engellemeye çalışsalar da İran İslam Cumhuriyeti tüm bu baskılara rağmen uzayla ilgili çeşitli teknolojilere ulaşmış ve bu başarı, İran için büyük bir kazanım olarak değerlendirilmektedir. İran'ın uzay programını diğer Batı Asya ülkelerinden ayıran temel özellik, yerli yetenek ve teknolojilere dayanmasıdır. Uydu ve roket altyapısını geliştirme ve bu alanlarda önemli ilerlemeler kaydetme konusunda kararlı bir iradeye sahip olan İran İslam Cumhuriyeti, büyük adımlar atmıştır.
Uydu taşıyıcılarının tasarım ve yapımı, yerli uydular üretmek, veri almak ve bu verileri kullanmak, bu teknoloji döngüsünü tamamlayan önemli adımlardır. Günümüzde uydu fırlatma üslerine sahip olan yalnızca 6 ülke bulunurken, İran bu alanda önemli bir gelişim kaydederek 7. sırada yer almaktadır. Ayrıca, son 3 yılda uydu taşıyıcılarına odaklanarak uydu fırlatma alanında önemli adımlar atmış ve bu süreçte uyduların fırlatılmasıyla eşzamanlı olarak taşıyıcı teknolojisini de geliştirmiştir.
"Hüdhüd" ve Kevser uydularından ilk sinyallerin başarılı bir şekilde alınması bazı açılardan büyük önem taşıyor. Birincisi fırlatmanın tamamen başarılı olduğu, ikincisi ise özel bilgi tabanlı sektör tarafından yapılan uyduyu çevreleyen yapı ve ayırma işleminin de tamamen başarılı olmasıdır. Bilindiği gibi uyduları çevreleyen yapı ve ayırma işlemi, belirli teknolojiler ve yenilikler gerektiriyor.
Batı'nın İran'ın uzay teknolojisindeki ilerlemesini kabul etmesi zor olsa da, İran’ın tamamen yerli uzmanlar ve teknolojilerle yürüttüğü bu program, Batılı ülkelerin karşıtlığına rağmen ilerlemeye devam etmektedir. Dolayısıyla, ABD’nin baskıları veya Avrupalı ülkelerin itirazları, bu alandaki gelişmeleri engelleyememektedir./