İran-ABD Müzakerelerinin Gölgesinde Avrupa Troikası
Pars Today - İran ile ABD arasındaki dolaylı müzakereler ciddi bir aşamaya girerken, Avrupa çelişkili tavırlar ve asılsız suçlamalarla kendini bu alanda kilit oyuncu olarak tanıtmaya çalışıyor. Peki bu taktikler uluslararası diplomaside ötekileştirilme korkusundan başka bir şey değil midir?
İran ile ABD arasında dolaylı nükleer görüşmelerin yoğunlaşmasıyla birlikte Avrupa ülkeleri, özellikle Fransa, Almanya ve İngiltere, söylem ve eylemlerinde çelişkili, hatta bazen kışkırtıcı tavırlarla bölgesel denklemlerdeki rollerini sürdürmeye çalışıyorlar. Fransa Dışişleri Bakanı, son dönemde İran'ın füze tehdidi ve nükleer silah üretme çabaları gibi asılsız iddialarla müzakereleri alevlendirmiş, hatta tetik mekanizmasını harekete geçirmekten söz etmişti.
Bu arada İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi Hamane, bu açıklamaları müzakere odası dışında pazarlık olarak niteledi. İran'ın Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Emir Said İrevani de Fransa'nın uluslararası yükümlülüklerine uymamasını resmi bir mektupla kınadı. İran Dışişleri Bakanı Seyyid Abbas Irakçi de anlaşmaya varılırken siyasi tarafgirlikten kaçınılması gerektiğini vurguladı. İranlı eski diplomat Seyyid Celal Sadadyan, İran ile ABD arasında müzakerelerin başlamasının ardından kendilerini dışlanmış hisseden Avrupalıların, sonuçsuz tavizlere başvurduğunu söyledi. Olası bir anlaşma durumunda geleneksel arabuluculuk rollerini kaybedeceklerinden endişe duyuyorlar. Ayrıca Avrupa'nın Trump yönetimiyle yaşadığı fikir ayrılıkları da bu kaygıların yoğunluğunu artırdı. Bu arada Avrupa, dikkat çekmek için sembolik yaptırımlara veya Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı aracılığıyla baskıya başvurabilir. İran İslam Cumhuriyeti, Avrupa ile bağımsız müzakereler konusunda ısrarını sürdürüyor, ancak bunun temel şartının adalet ve gerçekçilik olduğunu düşünüyor. Avrupa'nın şu anki yaklaşımı tutarlı bir stratejiden ziyade izolasyon korkusundan kaynaklanıyor; Nükleer müzakerelerin başarısı, siyasi oyunlardan uzak durulmasına ve farklılıklara yönelik gerçek çözümlere odaklanılmasına bağlıdır.