Bekayi: İran, NPT Anlaşması Gereği Barışçıl Nükleer Enerji Kullanma Hakkına Sahiptir

Parstoday – İran İslam Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, İran’ın Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması (NPT) çerçevesinde, bu anlaşmanın 4. maddesi uyarınca barışçıl amaçlarla nükleer enerjiden yararlanma hakkına sahip olduğunu ve bu hakkı her koşulda korumaya kararlı olduğunu vurguladı.

Parstoday'in haberine göre, İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi, El Cezire televizyonuna verdiği röportajda, ABD’nin İran’a saldırısı ve ABD Başkanı Donald Trump’ın İran’ın nükleer programını yok ettiklerine dair iddialarıyla ilgili olarak şunları söyledi:

“Bana göre önemli olan şey, ABD’nin süslü sözleri ve çeşitli tutumlarının gölgesinde kalmaması gereken gerçek, uluslararası hukuka, NPT rejimine ve küresel ahlaki değerlere ağır bir darbe vurulmuş olmasıdır. Bu nedenle en önemli konu, uluslararası toplumun ABD’nin askeri saldırılarını İran’ın toprak bütünlüğü ve egemenliğine yönelik açık bir saldırı olarak değerlendirmesi gerektiğidir. Mesele tam da budur.”

Bekayi sözlerine şöyle devam etti:“İran’ın barışçıl nükleer enerji hakkı geçerliliğini korumaktadır. İran, NPT Anlaşması'nın 4. maddesi uyarınca, barışçıl amaçlarla nükleer enerjiden yararlanma konusunda tam bir hakka sahiptir ve bu hakkını her ne olursa olsun korumakta kararlıdır.”

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü ayrıca şunu da vurguladı: “Uluslararası toplumun asıl kaygısı, ABD’nin bu yasa dışı eylemini kınamak olmalı ve anlamalıdır ki, ABD’nin İran’a karşı yaptığı bu saldırılar, uluslararası diplomasiye, uluslararası hukuka ve evrensel etik değerlere büyük bir darbe olmuştur.”

Bekayi şu soruyu gündeme getirdi:“Açıkça saldırıya uğramış bir halkın temsilcilerinin, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı ile iş birliği yöntemlerini gözden geçirmeleri tamamen doğal değil mi? Bu öneri, haksız yere saldırıya uğramış bir halkın iradesinin yansımasıdır. Evet, Meclisimiz tarafından onaylanan bir öneri vardır. Bu öneri, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı ile iş birliğimizin askıya alınmasını öngörüyor. Bu, iş birliğine tamamen son vermek değil, iki şarta bağlı olarak askıya almak anlamına geliyor: Birincisi, İran’ın NPT çerçevesindeki devredilemez hakları 4. madde uyarınca tanınmalıdır. İkincisi, nükleer tesislerimizin, bilim insanlarımızın ve halkımızın güvenliği ve emniyeti sağlanmalıdır. Bu nedenle, bunun tamamen mantıklı olduğunu düşünüyorum bu bir mantık ve hukuk meselesidir – çünkü eğer biz NPT’nin sorumlu bir üyesiysek, bu anlaşmanın tüm üye ülkeleri için öngördüğü haklardan da yararlanabilmeliyiz.”

Bekayi ayrıca, İran’a yönelik herhangi bir askeri saldırı veya saldırgan eyleme karşı kendilerini savunacaklarını da vurgulayarak şunları söyledi:

“Şu anda, yalnızca İsrail’in saldırılarını durdurmasının ardından güvenliğimize ve halkımıza odaklanmış durumdayız, çünkü halk yaşananlardan dolayı öfkelidir. Bu nedenle, şu aşamada diplomasi veya müzakerelerle ilgili çelişkili açıklamalar hakkında söyleyecek pek bir şeyimiz yok. Çünkü öncelikle, karşı tarafların diplomasi konusunda gerçekten samimi olup olmadıklarını anlamamız gerekiyor. Yoksa bu, bölgemiz ve İran için daha fazla sorun çıkarmaya yönelik başka bir taktiklerinin parçası mı?”