İran Savunma Bakanı: Terörle Mücadele Küresel Birlik ve İşbirliği Gerektirir

Pars Today - İran Savunma Bakanı, terörle mücadelenin yalnızca askeri ve güvenlik tedbirleriyle sınırlı olmadığını, bu mücadelenin küresel birlik ve işbirliği ile kapsamlı ve çok boyutlu çözümler gerektirdiğini söyledi.

 

 

Pars Today’in haberine göre, İran Savunma Bakanı Tümgeneral Aziz Nasirzade, Şanghay İşbirliği Örgütü üyesi ülkelerin savunma bakanları toplantısında konuştu.

 

Konuşmasının tam metni şöyle:

 

Sayın Başkan, değerli savunma bakanları ve saygıdeğer katılımcılar,

 

Hanımefendiler, beyefendiler,

 

Selamun aleyküm.

 

Öncelikle, Çin hükümetinin, özellikle Sayın Don Jun’un, bu toplantının düzenlenmesindeki girişimleri ve Şanghay İşbirliği Örgütü dönem başkanlığındaki çalışmaları için şükranlarımı sunuyorum.

 

Konuşmama bölgedeki son gelişmeler hakkında birkaç önemli hususu aktarmakla başlamak istiyorum.

 

Siyonist rejim, tarih boyunca kara bir sicile sahip işgalci bir rejim olarak bölgede güvensizlik, terör, şiddet, suç ve soykırımın kaynağı olmuştur. Özellikle son iki yılda Filistin ve Lübnan’daki masum insanların katledilmesi bunun açık örneklerindendir.

 

Bu rejim, 13 Haziran sabahı BM Şartı’nın 2. maddesinin 4. fıkrasını açıkça ihlal ederek ve diplomasi ve müzakerelere vurgu yapılan bir dönemde, birkaç bin yıllık tarihi ve kültürel geçmişe sahip İran’a saldırmış, sivillere, kadınlara ve çocuklara yönelik bombalı saldırılar düzenlemiş ve bu devlet terörizminin açık bir örneğidir.

 

Ancak asıl güç, bu rejimin bir parçası olan Amerika Birleşik Devletleri, tüm dünyaya hâkim olmayı amaçlamakta ve özgür ve bağımsız ülkeleri ya teslim olmaya zorlamakta ya da onlara karşı savaş çıkarmaktadır. Mevcut küresel karışıklığın en önemli sebebinin ABD’nin tek taraflı politikaları olduğu kesinlikle söylenebilir.

 

ABD, her bağımsız ülke için özel planlar geliştirmiş ve aktif ülkeleri haklarından mahrum bırakmak ve etkisiz hale getirmek için çeşitli yollar denemektedir. Bu kapsamda ABD, 22 Haziran sabahı BM Şartı ve Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması’nı açıkça ihlal ederek, üç nükleer tesisimize utanç verici bir saldırı düzenlemiş ve uluslararası hukukun tüm yükümlülüklerine ve haklarına darbe vurmuştur.

 

ABD’nin ülkemize yönelik müdahalesi, bölge ve dünya çapında kriz, güvensizlik ve istikrarsızlığı artıran temel bir faktördür. İran İslam Cumhuriyeti, son on yıllarda Batı Asya’da güvenlik, denge ve istikrarın temel sütunlarından biri olmuş, İran’daki herhangi bir güvensizlik tüm bölgeyi etkiler.

 

ABD’nin bu gülünç saldırısını düzenlediği sırada Dışişleri Bakanımız Avrupa’nın üç ülkesinden biri ile görüşme halindeydi. Onların saldırı bahanesi oldukça komiktir. Bizi istikrarsızlaştırıcı olarak adlandırıyorlar, oysa biz saldırıya uğradık. Dünyadaki tüm diğer savaşların kaynağı ABD’nin politikalarıdır. Bizi terör destekçisi ilan ediyorlar, oysa DEAŞ’ı kendileri yarattı. Barışçıl ve Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nun denetimi altındaki nükleer faaliyetlerimizi tehlikeli gösteriyorlar, ama kendileri atom bombası sahibi ve atom bombası kullanan tek ülkedir.

 

Bir diğer yandan, BM, Güvenlik Konseyi ve Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu gibi uluslararası kuruluşlar fonksiyonlarını kaybetmiş ve şeytanların eline geçmiş araçlar haline gelmiştir. Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu, İran’ın NPT’ye uyduğu ve sıkı denetim altında olduğu halde, aldığı kararlarla büyük güçlerin etkisi altında olduğunu göstermiş ve asli görevlerinden saparak güvenilirliğini kaybetmiştir.

 

Değerli katılımcılar,

 

Böylesine kaotik ve emperyalist bir ortamda, Şanghay İşbirliği Örgütü gibi yapılar, uluslararası sorunların çözümünde uygun bir alternatif olabilir; ABD’nin hegemonya politikalarına karşı koymak için belirlenen hedefler doğrultusunda daha aktif, daha birleşik ve ciddi pratik adımlar atmalıdır.

 

Saygıdeğer katılımcılar,

Günümüz dünyası, hızla değişen ve kader belirleyici gelişmelerle karşı karşıyadır. 21. yüzyıl uluslararası sistemi siyasi, güvenlik, askeri, ekonomik ve kültürel alanlarda köklü değişimlere sahne olmaktadır.

 

Böyle bir ortamda, dünya, ortak çıkarlar, devletlerin egemenliğine saygı, çok taraflılık, uluslararası hukuk ve insan haklarına riayet, barış ve güvenliğin kolektif ve çok taraflı mekanizmalar yoluyla güçlendirilmesi temelinde yeni bir düzen ve küresel yönetime ihtiyaç duymaktadır.

 

Derin bir inançla söylüyorum ki, Şanghay İşbirliği Örgütü, geniş ve çeşitli kapasiteleri sayesinde, bölgesel dayanışmayı güçlendirmek, çok taraflılığı teşvik etmek, Batı’nın tek taraflılığını azaltmak ve uluslararası sistemde denge sağlamak için önemli bir araç olabilir.

 

İran İslam Cumhuriyeti, Şanghay üyeleri arasında savunma ve askeri alanda kapsamlı işbirliğinin güçlendirilmesiyle bölgesel ve küresel barış, istikrar ve terörizm, aşırılık ve ayrılıkçılık gibi ortak tehditlere karşı etkin mücadelede önemli adımlar atılabileceğine inanmakta ve bu doğrultuda örgüt çerçevesinde hedeflerin gerçekleştirilmesi için tam desteğini sunmaktadır.

 

Saygıdeğer bakanlar,

 

Terörizm ve aşırılık, bugün dünyamızın en büyük sorunlarından olup, ulusal sınırları tanımayan ortak tehditlerdir. Stratejik düzeyde, terörizmin geleneksel yapısından çıkıp yeni biçim ve yöntemlerle ortaya çıktığını, ayrıca bazı emperyalist güçlerin yeni ve karmaşık savaşlarının aracı haline geldiğini görmekteyiz.

 

Terörle mücadele sadece askeri ve güvenlik önlemleriyle çözülemez. Bu mücadele, terörizmin kökünü oluşturan yoksulluk, cehalet, ayrımcılık ve bağnazlık gibi sebepleri hedef alan küresel birlik ve işbirliği ile kapsamlı ve çok boyutlu yaklaşımlar gerektirir.

 

Yeni terör biçimlerinden biri ekonomik terörizmdir; tek taraflı yaptırımlar ve ağır gümrük tarifeleri yoluyla Şanghay İşbirliği Örgütü’nün bazı üyelerine karşı uygulanan bu ekonomik terörizme karşı İran, askeri, güvenlik ve ekonomik alanda önemli deneyime sahiptir. Bu fırsattan yararlanarak İran İslam Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetleri’nin, çift ve çok taraflı işbirlikleri kapsamında bu tecrübelerini diğer üye ülkelere aktarmaya hazır olduğunu bildiririm.

 

Bu doğrultuda, bu toplantıda işbirliği kapasitelerinin güçlendirilmesi için bazı öneriler sunmak istiyorum ve umuyorum ki bunların uygulanması için uygun mekanizmalar tesis edilir:

Üye ülkeler arasında hızlı müdahale ve barış gücü birimlerinin kurulması;

 

Şanghay Bölgesel Terörle Mücadele Komitesi’nin üye ülkelerde temsilcilik ofislerinin açılması;

 

Haksız ve tek taraflı Batı yaptırımları altında bulunan ülkelerin toplantılarının düzenlenmesi.

 

Bu konuda İran, toplantıların ev sahipliğini yapmaya hazırdır.

 

Son olarak, tüm saygıdeğer katılımcılara sabır ve dikkatleri için teşekkür eder, Çin’in mükemmel ev sahipliği için de içtenlikle minnettar olduğumu ifade ederim.

Savaştan, kan dökülmesinden uzak, barış ve huzur dolu bir dünya dileğiyle.