İran Dışişleri Bakanlığı: İranlı diplomatların Beyrut'ta kaçırılması terör eylemidir

Parstoday – İran Dışişleri Bakanlığı, Lübnan'da dört İranlı diplomatın kaçırılmasının 43. yıl dönümü münasebetiyle yayımladığı bildiride, bu olayın bir terör eylemi olduğunu vurguladı.

Parstoday’in haberine göre, İran Dışişleri Bakanlığı, Lübnan’da dört İranlı diplomatın kaçırılmasının 43. yıl dönümünde yaptığı açıklamada, “Daha önce defalarca vurgulandığı gibi, çok sayıda kanıt ve bulgu, bu diplomatların Lübnan toprakları siyonist rejim tarafından işgal altındayken, Lübnan içinde silahlı bir grup tarafından kaçırıldığını, işgal güçlerine teslim edildiğini ve işgal altındaki topraklara götürüldüğünü ortaya koymaktadır.” denildi.

İran Dışişleri Bakanlığı’nın halkla ilişkiler birimi, bu kaçırılmanın yalnızca uluslararası hukukun ihlali ve 1961 Viyana Diplomatik İlişkiler Sözleşmesi’nin açık bir şekilde çiğnenmesi değil, aynı zamanda 1979 Tarihli Rehine Alma Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi uyarınca bir terör eylemi niteliğinde olduğunu vurguladı. Açıklamada, İran İslam Cumhuriyeti’nin siyonist rejimi bu olayın faili ve sorumlusu olarak gördüğü ve konuyu ilgili uluslararası mercilerde ciddi şekilde takip etmeyi sürdürdüğü belirtildi.

Bildirinin devamında şu ifadelere yer verildi: “İran, dört İranlı diplomatın durumunu takip etme konusundaki iş birliğinden dolayı Lübnan hükümetine, özellikle 2008 yılında dönemin Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne mektup gönderilerek konunun gündeme taşınması dolayısıyla teşekkür etmektedir. İran, Lübnan yetkililerinden, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nden, Uluslararası Kızılhaç Komitesi’nden ve diğer ilgili uluslararası kurumlardan bu dosyayla ilgili hukuki ve insani sorumluluklarını yerine getirmelerini ve kaçırılan İranlı diplomatların durumunun aydınlatılması için ellerinden geleni yapmalarını bir kez daha talep etmektedir.”

4 Temmuz 1982 tarihinde, Ahmed Motevaselyan, Mohsen Musavi, Tagi Rastegarmogaddam ve Kazem Ahavan isimli dört İranlı diplomat, İran'ın Beyrut Büyükelçiliği'nde görevli oldukları sırada, savaş halindeki Lübnan’ın Trablus–Beyrut yolu üzerinde kaçırıldılar.