İran’a Siyonist Rejimin Saldırısında Şehit Olanlar | Gerçekleşen Uzun Süredir Beklenen Dilek: Şehit Sebzipur’un Hikayesi
Parstoday – Şehit Alireza Sebzipur’un hayat hikayesi, şehit gibi yaşamayı anlamlandırdı.
O gece sıra Alireza’daydı. Böyle bir gece için üç yıl aralıksız çaba az değildi. Boynundaki Ayet-el Kürsi’yi çıkardı ve öptü. “Bismillah”… ve ateş etti. 31 Hordad’ın (21 Haziran) sıcaklığı, yakıcı bir yaz habercisiydi. Çölün kuru rüzgarı dağların arasından geçerek Alireza ve arkadaşlarının yüzünü yaladı. Parstoday’in Hamşahri Online’dan aktardığına göre, o gece kahramanca bir iş yaptılar. İki kişi fırlatıcıların yanında kaldı, geri kalanlar araca binip yola çıktı. Ana karargâhtan birkaç metre uzaklaşmışlardı ki şiddetli bir ses duyuldu. Birisi bağırdı: “Fırlatıcılar vuruldu!” Araç tekrar fırlatıcıların olduğu yere döndü. Ne olduğunu görmeleri gerekiyordu. Henüz yaklaşmamışlardı ki keşif aracı da hedef alındı. 23 yaşındaki Horramabadlı şehit Alireza Sebzipur, o gece dileğine kavuştu. Şehadet, kendini tanıdığı günden beri ailesinin de söylediği gibi onun hep dileğiydi ve bunun için gözyaşı döküyordu.
Son Günün Anlatımı

“Alireza ağabey! Hatırlıyor musun, son gün bir bakış attın ve ‘Kardeşim! Kendine iyi bak. Anne! Beni affet! Baba! Üzgünüm, çok zorlandın…’ Bunlar son sözlerindeydi. Neden biz hala döneceğini düşündük? Kendi kendime diyorum ki, bu onun dileğiydi. Bu kaderiydi. Ama yine de ağlamaktan kendimi alamıyorum.”
Şehit Alireza Sebzipur’un kardeşi Shadi Sebzipur, bugünlerde hayatının tamamı haline gelen mırıldanmalarla konuşmaya başlıyor. Zeyneb gibi dimdik duruyor, kardeşinin şehadet destanını anlatmak için: “Cuma günü onun için evlilik teklifine gitmiştik. Parti ortasında birden kalktı ve ‘Çabucak gitmeliyiz’ dedi. Mesaj gelmişti, bu gece sıra sende fırlatmaya. Sevinçten havalara uçuyordu. Yol boyunca boynundaki Ayet-el Kürsi’yi defalarca çıkarıp öpüyordu. ‘Neden bu kadar acele ediyorsun?’ dedim. Gökyüzüne bakarak ‘Üç yıldır böyle bir gece için uğraştım. Şimdi sıram geldi’ dedi. Eve vardığımızda o kadar aceleyle kapıyı açtı ki cam kırıldı. Hemen odasına girip hazırlanmak istedi. Kapıda durdum ve ‘Elin kesilmedi mi? Bu kadar acele ettin de camı kırdın!’ dedim. Bana şaşkınlıkla baktı. Camın kırıldığını fark etmemişti bile. Bunları anlattım ki onun gitme heyecanını anlayasınız. Bu, onun seçtiği yoldu.”
Anne ve Babaya Saygı

Alireza, yaşıtlarından farklıydı. Davranışları ve alışkanlıkları kalmak için değil, gitmek içindi. Kardeşi anlatıyor: “Hatırlamıyorum, babam ya da annem odaya girerken o ayağa kalkmasın.”