16 َAzar Öğrenci Günü: Direniş ve Bağımsızlık Kültürünün Sembolü
Parstoday – İran İslam Cumhuriyeti’nin resmî takviminde HŞ 16 Âzar (7 Aralık), “Öğrenci Günü” olarak kayıtlıdır; bu gün, üniversite toplumunun iç istibdata ve dış güçlerin istibdadına karşı direnişinin, hak arayışının ve duruşunun sembolüdür.
İran’da HŞ 16 Azar veya Öğrenci Günü, direnişin, özgürlük talebinin ve istibdat ile dış müdahaleye karşı duruşun simgesidir. Bu gün, 1953 yılında (1332) Tahran Üniversitesi'nde şehit edilen üç öğrenci anısına kutlanmakta ve İran’ın çağdaş tarihinde öğrenci hareketinin sembolü olarak bilinir.
16 Âzar 1332’de, 28 Mordad darbesinden sadece dört ay sonra, Tahran Üniversitesi öğrencileri, dönemin ABD Başkan Yardımcısı Richard Nixon’ın resmî ziyareti ve İran’ın İngiltere ile ilişkilerini yeniden başlatmasına karşı protesto düzenledi. Askerî güçlerin üniversiteye saldırması sonucu Mühendislik Fakültesi’nden üç öğrenci şehit edildi. Bu olay kısa sürede, öğrenci hareketinin iç istibdata ve dış müdahaleye karşı mücadelesinin sembolüne dönüştü.
Öğrenci Günü; Şah rejiminin baskılarına ve yabancı güçlerin müdahalelerine karşı direnişi hatırlatır ve İran milletinin tarihî hafızasında bağımsızlık ve özgürlük arayışının sembolü olarak yer alır. Her yıl bu gün, üniversitenin ve öğrencilerin ülkenin siyasi ve toplumsal gelişmelerindeki rolünü yeniden değerlendirmek için bir fırsattır. Bu olayın ardından öğrenci hareketi, İran’ın en önemli toplumsal ve siyasi akımlarından biri hâline gelmiş ve sonraki yıllarda halk mücadelesinde belirleyici rol oynamıştır.
Öğrenci Gününün tarihsel konumu, üniversitenin yalnızca bilimsel eğitim veren bir kurum olmadığını, aynı zamanda farkındalık ve adalet talebinin bir kalesi olduğunu göstermektedir. 16 Âzar, istikbara karşı duruşun sembolüdür; çünkü 1332 yılında öğrenciler, ABD ve İngiltere’nin müdahalelerine ve Pehlevî rejiminin baskılarına karşı çıkarak canlarını feda etmiş ve üniversiteyi dış baskı ile iç istibdata karşı direnişin merkezi hâline getirmiştir.
Çağdaş İran tarihinde 16 Âzar, daima adalet arayışının ve anti-emperyalist hareketlerin başlangıç noktalarından biri olarak kalmıştır. Bugün de Öğrenci Günü törenleri, üniversitenin küresel istikbara karşı mücadelede ve ulusal bağımsızlığın savunulmasındaki rolünü yeniden hatırlatma fırsatıdır. 16 Âzar yalnızca bir anma günü değil; üniversiteden başlayıp İran toplumunun tamamına yayılan direniş ve bağımsızlık kültürünün sembolüdür.
İslam Devrimi’nin 1979’da (1357) zaferinin ardından öğrenciler aynı bağımsızlıkçı ve özgürlükçü ruhla yeni bir döneme girdiler. 13 Âban 1358’de ABD casusluk yuvasının (elçilik) işgali, öğrenci hareketinin istikbar karşısındaki zirve eylemi oldu; İmam Humeynî bu olayı “İkinci Devrim” olarak nitelendirdi. Savunma Savaşı (İran-Irak Savaşı) döneminde de öğrenciler cepheye giden ilk gruplar arasındaydı.
İslam Devrimi’nden sonra da öğrenci hareketi aynı ruhla siyasi, kültürel ve ilmî alanlarda etkinliğini sürdürdü; casusluk yuvasının işgali, cephelerdeki fedakârlıklar ve bilimsel ilerlemelerdeki öncülük, öğrencilerin toplumun çeşitli alanlarında oynadığı rolün açık göstergeleridir. Üniversite ve öğrenci, her zaman toplumun uyanık vicdanı olmuş ve her türlü adaletsizlik ile yabancı nüfuza karşı durmuştur.
Sonraki on yıllarda öğrenciler, nano teknoloji, uzay bilimi ve nükleer enerji gibi alanlardaki bilimsel ve teknolojik gelişmelerde öncü rol üstlendi. İran’ın birçok seçkin bilim insanı bu öğrenci hareketinden yetişti. Üniversiteler, sosyal ve siyasi dönüşümlerin kaynağı olmaya devam etti ve öğrenciler siyasi bilinçleriyle kültürel nüfuz ve dış baskılara karşı direnç gösterdi.
16 Âzar ve İslam Devrimi sonrası öğrenci hareketi, üniversitenin yalnızca bir eğitim kurumu değil, aynı zamanda direnişin ve adalet arayışının kalesi olduğunu göstermektedir. Casusluk yuvasının işgalinden cephelerdeki fedakârlıklara ve ardından gelen bilimsel ilerlemelere kadar öğrenciler, küresel istikbara karşı mücadelenin öncüsü olmuş ve bu rol bugün de devam etmektedir.