Rehber’den iktidar yolunun devamına vurgu
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamenei Çarşamba günü İran Silahlı Kuvvetleti İSK’nın subay akademileri öğrencilerinin mezuniyet töreninde İran’ın savunma gücü ve iktidarının asla pazarlık konusu olamayacağını ve müzakere de edilemeyeceğini vurguladı.
Törende bir konuşma yapan İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamenei küresel istikbarın İran’ın savunma gücüne yönelik muhalefetlerine işaret ederek, İran İslam Cumhuriyeti’nin savunma gücü ve teçhizatının asla pazarlık konusu olamayacağını, ülkenin milli iktidarını karşılayan veya destekleyen her türlü savunma aracı konusunda da düşmanla hiç bir müzakere yürütülmeyeceğini ve İran’ın, iktidar yolunu büyük bir kararlılıklar sürdüreceklerini vurguladı.
Küresel istikbarın İran’ın bölgesel gücü ve iktidarından öfke duyduğunu kaydeden İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamenei, İslamî nizamın düşmanların İran’ın milli iktidar bileşenlerini kendi çıkarlarına aykırı bulduğunu ve bu bileşenlerle mücadele etmeye çalıştıklarını ve bu çerçevede İran İslam Cumhuriyeti nizamının bölgede ve bölgenin ötesinde ve milletlerin arasında artan iktidarına karşı çıktıklarını, zira bu iktidar İslamî nizamın stratejik derinliği olduğunu ifade etti.
Aslında savunma gücü her ülkenin iktidarı ve gücünün takviye edilmesinin en önemli bileşenlerinden biridir. Bu çerçevede İran İslam Cumhuriyeti nizamı İslam inkılabı zafere kavuştuktan sonra ve özellikle düşmanların düşmanlık gütmeleri ve ülkeye sekiz yıllık bir savaş dayatmaları yüzünden savunma gücünü ve iktidarının bileşenlerini takviye etmeye başladı.
İran bu yolda tamamen yerli imkanlara ve bilim ve teknolojilere dayanarak askeri savunma gücünü geliştirerek çeşitlendirmiştir ve bu kapasitenin en etkili ve en önemli bileşenlerinden biri de İran’ın füze gücüdür.
İran silahlı kuvvetlerini oluşturan ordu birlikleri ve İslam inkılabı muhafızlar ordusu ve gönüllü seferberler ordusu ve güvenlik teşkilatı, İran’ın iktidarını oluşturan bileşenlerdir. Bu arada İslam inkılabı muhafızlar ordusunun İran’ın füze gücünü geliştirme bakımından konumu seçkin ve etkilidir.
Gerçekte İran’ın füze gücünün caydırıcılığı İran İslam Cumhuriyeti’ni, dünyanın en güçlü devletlerinden biri yapmıştır. Bu çerçevede İslam inkılabı muhafızlar ordusu hava uzay birliği komutanı General Emir Ali Hacızade, İSK’nın dünya genelinde yedinci büyük askeri gücü olduğunu açıkladı.
Aslında İran’ın bu gücü düşmanların daimi tehditleri ve İran’ın Batı Asya bölgesi gibi hassas bir bölgede stratejik derinliği çerçevesinde anlam kazanıyor. Bu şartlarda İran’ın askeri ve savunma gücü asla diplomatik teamüllerden ve müzakerelerden etkilenmeyeceği kesindir. Nitekim İran hiç bir zaman ABD’nin Bercam nükleer anlaşması çerçevesinde uygulamaya çalıştığı senaryolara da boyun eğmeyecektir.
Gerçekte Amerikalı yetkililer Avrupalı yetkililerle bir iş paylaşımı çerçevesinde hareket ederek Bercam nükleer anlaşmasında eksiklik tabir ettiği konuları, bölgeye yönelik tehdit gibi göstermeye ve sonuçta İran’ı füze gücü hakkında müzakere etmek üzere masaya oturtmaya çalışıyor. Ancak İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif’in de geçenlerde Newsweek dergisine verdiği mülakatta vurguladığı üzere "İran savunma ve füze gücünü koruyacaktır ve İran’ın balistik füzeleri de nükleer başlık taşımak üzere tasarlanmamıştır."
Amerikalı yetkililer ise İran’ın balistik füze denemelerini Bercam anlaşmasının ruhuna aykırı olduğunu ileri sürüyor ve buna göre ABD senatosu de bu konuyu bahane ederek Bercam anlaşmasına yeni şartlar dayatmaya çalışıyor ve bu doğrultuda İran’a dayatılan ve şimdilik askıya alınan eski yaptırımları yeniden uygulamaya çalışıyor. Oysa Bercam anlaşması İran’ın füze programına hiç bir kısıtlama getirmiyor ve hatta bu konuda Batı ile müzakere edilmesine hiç bir işarette bile bulunmuyor.
Bu şartlarda İran İslam Cumhuriyeti baskılara ve karalama kampanyalarına aldırmadan milli iktidarını geliştirme yolunu izlemeye devam edecektir./
