Türkiye'de Mossad casus şebekesinin tutuklanması

Türkiye'deki İsrail casus şebekesinin tespit edilmesi, ortaya çıkarılması ve tutuklanmasının ardından Ankara hükümeti bir kez daha Mossad'a ait bir casus ağının ortaya çıkarıldığını ve bazı üyelerinin tutuklandığını duyurdu.

Bu bağlamda Ankara medyasında 46 kişilik bu gruptan 33 kişinin gözaltına alınıp tutuklandığı haberi yer aldı. Bu grubun üyelerinin Mossad'ın istediği kişileri keşfetmeye, takip etmeye ve kaçırmaya çalıştığı söyleniyor.

İstanbul polisi ve güvenlik güçleri tarafından İstanbul'un 8 ilçesinde 57 adrese gerçekleştirilen operasyonda, bu casus grubunun diğer üyelerinin yakalanmasına yönelik arama çalışmaları da sürüyor. Türk medyasında casusluk altındaki vatandaşların kimliğine işaret edilmemiştir.

Aslında ırkçı İsrail rejiminin Türkiye'deki casusluk faaliyetleri ilk kez deşifre edilmiyor. Daha önce Türkiye'de Siyonist rejimin casusluk faaliyetleri başta olmak üzere pek çok yasa dışı faaliyet vakası tespit edilmiş ve gündeme getirilmişti. Geçtiğimiz yıl içinde bu, Türkiye İstihbarat Teşkilatının (MİT) bu ülkedeki İsrail casus ağlarını tutuklamasının beşincisidir.

Bu ifşalar ve casusların tutuklanması, Siyonist rejimin Türkiye'de oldukça aktif olduğunu ve bu ülkeyi Müslüman ülkeler arasında yerle bir ederek hedeflerine adım adım ilerlemeye çalıştığını gösteriyor. Daha önce Türkiye'de ırkçı İsrail rejiminin casusluk faaliyetleri başta olmak üzere pek çok gayri meşru girişim vakası tespit edilmiştir. Türkiye Siyonist rejimin kuruluşundan sonra ilk tanıyan ülkelerden biri oldu. Aslında İsrail istihbarat teşkilatı (Mossad) için İsrail'in dostu olan bir ülke yoktur ve ister dost ister düşman olsun tüm ülkeler düşman olarak kabul edilmektedir. Türkiye'de İsrail'e ait casus ağının tutuklanması sürerken, geçtiğimiz günlerde Türkiye'de Mossad'a ait iki casus ağı tespit edilerek tutuklanmıştı. Bu ağlardan biri Türkiye'de faaliyet gösteren İranlı şirketler hakkında bilgi edinmeye çalışırken, diğeri ise Türkiye'de yaşayan Filistinli öğrencileri tespit etmeye çalışıyordu. Görünen o ki Türkiye hükümeti İsrail casusluk ağlarının bir kısmını medyada gündeme taşınmasını istemiyor.

Bu kadar çok sayıda casusluk vakası varken şunu rahatlıkla söyleyebiliriz:

İsrail'in Türkiye'nin farklı şehirlerindeki casusluk faaliyetleri şüphesiz normal bir mesele olarak görülmemelidir. Aslında Mossad'ın casusluk faaliyetlerinin tek hedefi Türkiye'deki Müslüman ülkeler değildir. Eski Türk ve Amerikalı yetkililerin açıklamasına göre Ankara yetkililerinin, Siyonist rejimin casusluk faaliyetleri başta olmak üzere dünyadaki casus örgütlerinin ana hedeflerinden birinin Türkiye olduğu gerçeğine daha fazla dikkat etmesi gerekiyor. 

Bu bağlamda eski ABD dışişleri bakanı Madeleine Albright'ın ifadeleri dikkat çekici. Madeleine Albright açıkça şunu söyledi: "Türkiye, Türklerin ülkesi olarak kalamayacak kadar büyüktür".

Aslında, yirmi yıl önce bu Amerikalı demokrat politikacı, Türkiye'nin birçok ülkeye bölünmesinden açıkça bahsetmişti. Bu durumda, ABD ve Siyonist rejimin başını çektiği Batılı hükümetlerin, Türkiye'yi farklı şekillerde bölmeye çalıştıklarını ve bu konuda bir adım daha atmak için tüm çabalarını sarf ettiklerini göz ardı etmemeliyiz.

Buna rağmen Recep Tayyip Erdoğan'ın hükümet yetkililerinin Türkiye'nin bağımsızlık ve toprak bütünlüğüne düşman olanlarla ilişkilerini güçlendirmeye çalıştığı görülüyor.