Rusya’nın Suriye’de teröristlerin cinayetleri karşısında BM’nin sessizliğini eleştirmesi

Suriye 2011 yılından itibaren bazı huzursuzluklar ve ardından yasal hükümet ve müttefikleri ile batı ve Arap müttefiklerinin desteğinde olan teröristler arasındaki iç savaşa sahne olmuştur.

Buna rağmen son yıllarda ve özellikle Halep kentinin işgalden kurtarılması ardından Şam yönetimi ve müttefiklerinin zaferleri hızlandı ve günümüzde de teröristler sadece İdlib eyaleti ve halep ile Hama eyaletlerinin bir bölümünde bulunuyorlar.
Bu bölgelerde çatışmasızlık anlaşmasının imzalanmasına rağmen terörist gruplar ve özellikle de eski Nusra cephesi ile bilinen Tahrir Şam heyeti, sürekli ateşkes anlaşmasını ihlal ederek etraftaki bölgelere saldırıyor. 
Bu konu Suriye ordusu ve Rus güçlerin askeri tepkisi ile karşılaşıyor fakat BM batılıların siyasetleri doğrultusunda sırf Suriye ve Rusya’nın askeri girişimlerini kınarken teröristlerin vahşi saldırıları karşısında sessiz kalmayı yeğliyor. 
Bu mesele ise Rusya’nın tepkisine yol açarken Moskova bu tutumu eleştirmeye başladı. Bu bağlamda Rusya’nın BM daimi temsilcisi Vasily Nebenzya 30 temmuz  Salı gecesi Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi oturumunda Rusya’nın hastaneler ve okullara saldırı haberinin “sırf yalan” olduğuna işaretle, BM’ın sahte ve kanıtsız bilgiler kullanma ve Suriye’de terör kurbanları hakkında sessiz kalmakla suçladı. 
BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Mark Lowcock son günlerde yaptığı iddiada, “ Suriye devlet güçleri ve Rus güçlerinin en az 90 günlük hava bombardıman ve füze saldırılarının sözde çatışmasızlık bölgesi olan İdlib’de “katliam”la sonuçlandığını” iddia etti. Lowcock Rusya’nın “yanmış toprak siyaseti” izlediğini iddia ederken, teröristlerin bu bölgelerdeki saldırılarında sivillerin kayıpları hakkında sessiz kaldı.
Bilindiği gibi yanmış toprak siyaseti, işgal eden düşman ordusuna karşı tüm altyapı, ulaşım, iletişim ve sanayi tesisleri dahil olmak üzere geri çekilen ordu tarafından kullanılan ve düşmana faydalı olabilecek her şeyin tahrip edilip kullanılamaz hale getirilmesine dayanan askeri taktik olarak biliniyor.
Fakat teröristler son aylarda batılıların yardımları ve Arap müttefiklerinin desteği ile çeşitli yeni savaş aletleri ile donatılmış ve faaliyet alanlarını genişletmişlerdir. 
Nebenzya İdlib bölgesinde terörist Tahrir Şam heyeti ve müttefiki diğer teröristlerin saldırılarına işaretle, “teröristlerin askeri güçlerini takviye etmekte olduklarını, onların yabancı silahlarının önemli oranda arttığını ve İHA ve füze rampalarına sahip olduklarını” belirtti.
Bu yüzden söz konusu Rus yetkili, BM genel sekreterinden doğru olamayan dayanaksız bilgileri kullanmamasını istedi. Nebenzya Suriye ile ilgili haberlerin, Suriye konusunda siyasi açıdan yaklaşan kaynaklardan değil, güvenilir kaynaklardan alınması gerektiğini, onların doğruluğunun vurgulanması gerektiğini söyledi.
Moskova, batı ve özellikle Amerika’nın Suriye’de krizin siyasi açıdan çözümlenmesinin en önemli engeli olduğunun altını çizerek, “Rusya, Suriye’de barışın sağlanması için çalışmalarına devam ederken, bizim batılı mevkidaşlarımız, teröristlerin kontrolünde olan İdlib eyaletinde durumun aynen korunmasına çalışıyorlar.” Dedi.
Suriye yönetimi ve Şam yetkilileri de Suriye alanında batının negatif rolü ve özellikle Amerika’nın gerginlikler ve çatışmaların devam etmesine dayalı siyasetlerini eleştirmiştir. Aslında Amerika Suriye’deki terörist grupların başlıca batılı destekçisidir. Batı dünyası çelişkili siyasetleri çerçevesinde, psikolojik ve propaganda savaşı ile Suriye yönetimi ve müttefiklerinin teröristlere karşı askeri operasyonlarının sonuçlarını ve özellikle sivil kayıp sayısını öne çıkartırken, teröristlerin Suriye savaşındaki saldırılarında sivillerin ölümü ve yaralanması konusunda sessiz kalmayı tercih ediyorlar./