Azerbaycan Cumhuriyeti'nden Hava Sahasının Kullanılmasına Dair Açıklama
Azerbaycan Cumhuriyeti hükümeti bu ülkenin hava sahası üzerinden bilinmeyen savaş uçaklarının İran'a yönelik saldırı hususundaki kimi bölgesel raporları yalanladı.
Kimi bölgesel medya organları Rusya'ya ait radarların Azerbaycan hava sahası üzerinden İran hava sahasına giren bilinmeyen uçakları tespit ettiğini konu etti. İran'ın merkezinde bulunan Natanz bölgesindeki olayın ardından bu bölgede bulunan nükleer komplekse yönelik sabotaj girişimleri söylentileri de arttı. Bu hususta ise İran İslam Cumhuriyeti yüksek şura sekreterliği sözcüsü Keyvan Hüsrevi ise şöyle bir açıklamada bulundu:" İlgili denetim organları tarafından yapılan teknik ve güvenlik incelemeleri, Natanz bölgesindeki Şehit Ahmedi Roşen nükleer kompleksindeki olayın nedenini tam olarak belirlemiştir. "
Bu açıklamaların devamında bölgesel medya organlarının ortaya attığı iddiaların ardından Azerbaycan Cumhuriyeti savunma bakanlığı da bir bildiri yayımlayarak bu temelsiz, gerçek dışı iddiaları reddetti ve şöyle bir vurguda bulundu:" Bu tür raporların yayımlanmasından güdülen hedef, planlı suçlamalar ve Tahran ile Bakü arasındaki iyi komşuluk ilişkilerini bozmak ve zedelemektir. "
Aslında İlham Aliyev hükümeti makamları daha önce de İsrail ve Amerika'nın bu ülkenin hava sahasını İran İslam Cumhuriyeti aleyhinde kullandıkları iddialarını reddetmiştir. Daha önce vurularak düşürülen İsrailli casus İnsansız Hava Aracının İran sahasına girmesi ve de İranlı bilim adamlarının Siyonist İsrail casusluk servisi ajanları tarafından suikastle şehit edilme olaylarında da Azerbaycan Cumhuriyeti topraklarının kullanıldığı iddia edilmişti. Ancak İlham Aliyev hükümeti makamları her defasında bu iddiaları reddetmiş ve yalanlamıştır. Azerbaycan Cumhuriyeti hükümeti bu doğrultudaki iddiaları reddetse de bu ülke ile Siyonist Rejim İsrail güvenlik organlarının işbirliği ile ilgili ifşaatlar ibreyi başka yöne çevirmektedir. Örneğin İranlı nükleer bilim adamlarına suikast faillerinden Cemali Feşi de bu gerçeğe değinmiştir. Cemali Feşi İranlı nükleer bilim adamı Mustafa Ahmedi Roşen'in şehit düştüğü suikastın faillerinden biri olarak itirafları sırasında şöyle bir açıklamada bulunmuştur:" Mossad ajanları bizi Azerbaycan Cumhuriyeti toprakları üzerinden İsrail'e götürdü ve bize terör eylemleri eğitimi verdi. "
Bu gerçeğe rağmen Azerbaycan Cumhuriyeti makamları bu yöndeki iddiaları ve topraklarının Siyonist İsrail tarafından kullanılmasını reddetmiştir.
Azeri makamların vaatlerine rağmen kuşkusuz İsrail'in Azerbaycan topraklarında İran aleyhinde çalışması da hiçbir mantıklı gerekçeye sahip değildir. Böyle bir durum iki Müslüman ve komşu ülkenin ilişkilerini zedeleyebilir. Gerçekte ırkçı Siyonist Rejim İsrail İlham Aliyev için de güvenilir bir ortak değildir. Örneğin geçen hafta Ermenistan savunma bakanlığına yakın isimlerden de sayılan askeri uzman şöyle bir açıklamada bulunmuştur:" Siyonist Rejim İsrail, Ermenistan'ı İsrail büyükelçiliğini kabul etme hususunda ikna etmek ve memnun etmek için Azerbaycan Cumhuriyeti'nin askeri sırlarını Erivan'la paylaşacağını söylemiştir. "
Genel olarak son gelişmelerden ve sahadaki kanıtlar ve belgelerden de yola çıkarak şöyle bir açıklamada bulunmak mümkün: Tahran ve Bakü arasındaki ilişkilerin git gide geliştiği sırada, iki komşu ülke makamlarının bu gelişmeye her daim vurgu yapmalarına rağmen İlham Aliyev hükümetinin Siyonist Rejim İsrail ile her türlü ilişkilerinin bu ülkenin Müslüman halkının uzun vadeli çıkarları ile çelişeceği göz önünde bulundurulmalıdır. Siyonist İsrail Rejim Azerbaycan Cumhuriyeti'ne her an sırt çevirip aniden karşıdaki cepheye katılabilir. Siyonist Rejim çıkarları bunu gerektiriyorsa muhakkak bunu yapacak ve Azerbaycan halkı bundan zararlı çıkacaktır.