Sözde Karabağ Özerk Cumhuriyeti Cumhurbakanı'dan kışkırtıcı açıklama
(last modified Thu, 28 Jan 2021 15:45:26 GMT )
Ocak 28, 2021 17:45 Europe/Istanbul
  • Sözde Karabağ Özerk Cumhuriyeti Cumhurbakanı'dan kışkırtıcı açıklama

Azerbaycan Cumhuriyeti ile Ermenistan arasında karabağ bölgesi üzerinde mülkiyet münakaşasının 9 kasım anlaşmasının Rusya'nın arabuluculuğuyla imzalanmasıyla son bulmasına rağmen, Ermeni yetkilileri, komşu ülke Azerbaycan ile anlaşmazlıkların hala sürdüğüne vurgu yapıyor.

Sözde Karabağ Özerk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Arayik Harutyunyan, barış anlaşmasının ardından Karabağ'ın Azerbaycan Cumhuriyeti'nin topraklarına ilhak edilmesini kabul edilemez olarak niteledi.

Harutyunyan bu bağlamda şöyle diyor: Barış anlaşmasının ardından bu bölgenin statüsünün değişmesi ve Azerbaycan Cumhuriyeti'ne ilhak edilmesi, mümkün değil. Ermeniler, kontrol altındaki bu bölgenin bağımsızlığının uluslararası arenada tanınması için çalışacaklar.

Sözde Karabağ Özerk Cumhuriyeti'nin bu sözleri, Ermenilerin bazı Batılı ülkelerin desteği altında kendi çıkarlarını düşünmedikleri gibi, tüm imkanlarını Batı'nın çıkarları doğrultusunda seferber ettiklerini gösteriyor. 9 Kasım anlaşmasının ardından Ermenistan yönetimi ve milleti, Azerbaycan Cumhuriyeti'nin ekonomi, enerji ve ulaşım projelerine katılarak, kendi iç ve bölgesel sorunlarına son vermek yerine yeni olumsuz politikalarıyla kuşkusuz, bölgeyi başka bir savaşa doğru sürükleyebilirler.

ABD, Fransa ve İngiltere başta olmak üzere bazı Batılı ülkeler ve dolaylı olarak ırkçı Siyonist rejim, Ermenistan'ı Azerbaycan Cumhuriyeti ile savaşı sürdürmeye kışkırtan esas taraflar sayılıyor. Bu bağlamda ünlü Rus uzman Leonid Savin yaptığı değerlendirmede şöyle diyor:

Karabağ münakaşasının tırmanması ve bu bölgede silahlı çatışmaların yaşanması, ABD'nin Güney Kafkasya ülkelerinin işlerine müdahalesi için zemin sağlayabilir, bu nedenle, tüm çabaların bu münakaşanın son bulması üzerine yoğunlaşması gerekir.

Hatırlanacağı üzere, Karabağ bölgesi eski Sovyetler döneminden itibaren Ermeni nüfusunun çoğunlukta olduğu özel dokusundan dolayı Azerbaycan Sosyalist Cumhuriyeti çerçevesinde özerk bir eyalet sayılıyordu. Ondan önce de, hem Azerbaycan Cumhuriyeti ve hem Ermenistan Karabağ'a yönelik farklı bakış ve görüşlere sahiplerdir. Ancak Sovyetler'in bakış şekli, iki taraf arasında anlaşmazlıkların tırmanmasına yol açtı. Sovyetler Birliği'nin dağılması ve uydu ülkelerin bağımsızlığına kavuşmalarının ardından Azeri ve Ermeni taraflar arasındaki anlaşmazlıklar yeniden alevlendi. Azerbaycan Cumhuriyeti ve Ermenistan'ın 1991 yılında Sovyetler Birliği'nden ayrılmalarının ardından daha önce bir iç anlaşma olan Karabağ meselesi, Bakü ile Erivan arasında iki ülke arasındaki bir anlaşmazlığa dönüştü. Öte yandan Karabağ'ın bağımsızlık ve özerklik ilan etmesiyle iki ülke arasındaki çatışmalar yeni bir boyut kazanmış oldu.

Bu koşullarda kuşkusuz, Ermeni yetkililerin sert ve münasebetsiz açıklamaları, iki ülke arasındaki sorun ve anlaşmazlıkların çözümüne katkı sağlayamayacağı gibi, Rusya'nın da öfkelenmesine yol açabilecek. Özellikle yeni koşullarda, Rusya'nın Azerbaycan Cumhuriyeti ile Ermenistan arasında barışın korunmasına ihtiyaç duymakta ve bölgede yeniden olayların patlak vermesiyle yabancı ülkeler, Güney Kafkasya'da varlığını sağlamasına yol açabilir. Bu da bölge ülkelerinin asla çıkarları doğrultusunda olamaz. Şiddetli çatışmaların ardından bölgede sağlanan barışın sürmesi bir zarurettir ve kuşkusuz bu durum Azerbaycan Cumhuriyeti ve Ermenistan başta olmak üzere tüm bölge ülkelerinin lehinedir.