Müzakereler için Yemen Yüksek Siyasi Konseyi'nin 3 şartı
Yemen Yüksek Siyasi Konseyi, Yemen halkının acılarına son vermeye yönelik her türlü girişimi olumlu karşılarken, gelecek müzakereler için 3 temel şart koştu.
Yemen Yüksek Siyasi Konseyi, Yemen cumhuriyetinin Yemen halkının meşru hakları ve hakimiyeti göz önüne alan tüm mesaj ve önerileri olumlu karşılayacağına dair daimi tutumunu vurgularken, gelecek görüşmelerde gözardı edemeyeceklerini 3 temel konunun şart olduğunu, bunların kuşatmanın kaldırılması, hava, kara ve deniz saldırıların durdurularak işgalciliğin son bulması ve yabancı güçlerin çıkması ayrıca Yemen içişlerine müdahale edilmemesi olduğunu belirtti.
Suudi koalisyonun Yemen savaşı 75.ayını doldurmak üzere. En az 17 bin Yemenli direkt savaş nedeni ile hayatını kaybederken onbinlercesi de yaralanmıştır. Yemen kaynaklarının bildirdiğine göre en az 100 bin yemenli savaşta dolaylı veya dolaysız şekilde hayatını kaybetmiştir, bu arada hastalık, açlık ve yoksulluk ise savaşta bir çok insanın yaşamını yitirmesine sebep olmuştur. Yemen ise söz konusu savaşta 21.asrın son 20 yılındaki en büyük insani faciayı yaşıyor, öyle ki Birleşmiş Milletler genel sekreteri Antonio Guterres de bu konuya itiraf etmiştir.
Buna rağmen Yemen Yüksek Siyasi Konseyi'nin öne sürdüğü 3 şartın müzakereler için yapıcı olmasının ne anlamı olabilir?
Birincisi Yemen savaşının sırf günlük bombalama olayları olmamasıdır. En az 17 bin Yemenli direkt bombardımanlarda hayatını kaybetmiştir, hal bu ki Yemen'e deniz, hava ve karadan uygulanan sıkı ambargo sonucu ölü sayısı 100 bini aşıyor. Bu yüzden çok boyutlu kuşatmanın insani boyutları son 75 ayda hatta günlük bombardımanlardan çok daha geniş çaplıdır.
Lübnan Hizbullah genel sekreteri Seyid Hasan Nasrullah Salı günü yaptığı konuşmada bu konuya işaretle, Suudi Arabistan ve Amerika'nın bu savaşı bitirmek istediklerini fakat Yemen kuşatamsının devam etmesini istediklerini belirtti. Fakat Yemen Ulusal Kurtuluş hükümetince çok boyutlu kuşatma devam ederken savaşa son vermek anlamsızdır.
Şartların ikinci anlamı, Yemen Yüksek Siyasi Konseyi'nin ülkenin bağımsızlık ve egemenlik hakkına vurgu yapması anlamındadır. Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri Yemen'e saldırarak ülkenin bazı coğrafi kesimlerini işgal ederek adeta aralarında bölüştüler, bu ise Yemen toprak bütünlüğünün açıkça ihlalidir. Savaşın yabancı güçlerin Yemen'den çekilmeden sona ermesi ise ülkenin işgalinin devam etmesi ve Yemen'i bölme çabası anlamındadır. Yemen ulusal Kurtuluş hükümeti ise bu konuyu asla kabul etmeyerek ülkenin toprak bütünlüğü ve vahdetine vurgu yapıyor.
Şartların 3. Anlamı ise yemenlilerin savaş meydanında Arabistan'a daha fazla hasar verme gücünde oldukları anlamındadır. Suudi Arabistan biryandan Yemen'de işlediği cinayetler nedeni ile kamuoyu baskısı altındadır ve diğer yandan da Yemen halk komiteleri ve ordu güçlerinin saldırılarından endişe diyor. Bu yüzden Yemen Ulusal Kurtuluş hükümeti müzakereleri olumlu karşılasa da bu müzakereler Arabistan'ın hedeflediği müzakereler değil. Askeri açıdan yenilgiye uğrayan Arabistan ise kendi hedeflerini müzakere ile sağlamaya çalışıyor, Yemen Kurtuluş Hükümeti de bu konuya tamamen vakıftır.
Ve son olarak Yemen Yüksek Siyasi Konseyi tarafından belirlenen 3 şart, Yemen'in bağımsızlığı, toprak bütünlüğü ve hakimiyetine yapılan vurgudur ve 3 şartın temin edilmesi ise Yemen Ulusal Kurtuluş hükümetinin zaferini tamamlıyor.
Bu bağlamda Yüksek Siyasi Konseyi, Yemen'in zafer eşiğinde olduğunu zira kendi hakimyet ve bağımsızlığını savunmada muzaffer olduğu ve kimsenin kaymumiyetini kabul etmediğinin altını çizdi./