Yemenlilerin Abu Dabi’ye saldırısının önemi
Yemen ordusu dün 17 ocak 2022 tarihinde BAE’ne füze ve İHA’larla saldırdı.
Yemen ordusu dün 20 İHA ve 10 balistik füze ile Birleşik Arap Emirliklerin derinliklerine düzenlediği saldırıda maddi hasara ilaveten 3 kişi hayatını kaybederken 6 kişi de yaralandı. Aynı zamanda Yemen topraklarında da BAE ordusuna ait bir askeri kargo uçağı da ülkenin güneyinde Şebva eyaletinde Atik havaalanında hedef alındı. El-Meyadin haber kanalı ise hedef alınan uçağın bu havaalanından Yemen kuvvetleri ile savaşan el-Amalka unsurlarına askeri teçhizat ve destek aktardığını duyurdu.
Yemen güçlerinin Birleşik Arap Emirlikleri’ne saldırısı birkaç boyuttan yorumlanabilir.
Birincisi, bu saldırılar yemenlilerin BAE’ne yaptığı uyarıların ardından yapılmasıdır. Her ne kadar BAE şubat 2020’de yaptığı açıklamada kendi askerlerini Yemen’den çekeceğini ilan etse de yine Yemen’in içişlerine müdahale etmeye ve yine bu ülkede istihbarat çalışmalarına devam ediyor ve hatta son aylarda Yemen’e karşı çalışmalarını yoğunlaştırmıştır. Buna binaen Yemen Ulusal Kurtuluş Hükümeti devam eden bu siyasetin sonuçları hakkında uyarıda bulundu.
Bundan bir süre önce de Ensarullah siyasi büro üyesi Muhammed el-Behiti de Birleşik Arap Emirlikleri’ni uyararak gerginlik oluşturan çalışmalarına devam etmemesini, zira bu gerginliklerin sürmesi halinde Yemen ise bu ülkenin derinliklerine saldırmak zorunda kalacağı hakkında uyarıda bulundu.
Bu yüzden Yemen’in dün yaptığı saldırılar ise bundan önce yemenlilerin BAE’ne yaptığı uyarıların eyleme geçmesiydi. Ensarullah sözcüsü ve San’a müzakereci heyeti başkanı Muhammed Abdusselam ise dün BAE’ne yönelik operasyona tepki olarak Amerika ve Siyonist rejim uğruna canını feda eden bölgenin ufak bir ülkesinin Yemen’den uzaklaştığını fakat son zamanlarda bunun aksinin ispatlandığını belirtti.
İkincisi Birleşik Arap Emirlikleri’nin son bir yılda Siyonist rejimin ayağını Yemen’in güneyine açması ve son günlerde de Yemen’de bir askeri üssün kurulmasını finanse ettiğini duyurmasıdır. Yemenli kaynakları, Sukutra takımadalarında bulunan Abdul-kuri adasına kurulacak olan söz konusu üssün Siyonist rejime ait olduğunu ve BAE’nin bu rejimin casusluk servisi ile koordinasyon için üssün inşaatına başladığını belirttiler.
Anlaşılan o ki Abu Dabi, korsan rejim ile ilişkileri normalleştirmekle başta Yemen olmak üzere kendi müdahaleci siyasetlerini daha kolay gerçekleştirebileceğini sanıyor. Bundan bir süre önce de Yemenliler BAE’ne ait silah yüklü bir gemiye Yemen sularında el koydular. Dün Birleşik Arap Emirlikleri topraklarının derinliklerine yapılan saldırı ise Abu Dabi’nin Tel Aviv ile Yemen’in güneyindeki işbirliğine bir tepki sayılıyor.
Üçüncüsü ise dünkü saldırılarda Abu Dabi havaalanı ve sanayi bölgesi Yemen’in İHA ve füzelerinin saldırısına uğramasıdır. Aslında yemenliler BAE ekonomisinin her türlü güvensizliğe karşı çok kırılgan olduğunun farkına varmışlar. Bu yüzden de Abu Dabi’nin ekonomik bölgelerini hedef alıyorlar.
RT kanalı yayınladığı bir haberde Abu Dabi’de hedef alından el-Masfah sanayi bölgenin önemine işaretle, şöyle yazdı:
“Bu bölge Abu Dabi'nin güneybatısında yer alır ve BAE'deki en önemli ekonomik bölgelerden biridir. Birçok sanayi ve otomotiv şirketi ile BAE'nin en eski limanı, bu bölgede bulunuyor ve bölge bir çok ticari ve yerleşim konutunu içeriyor. Bu bölgede ayrıca Audi, Bentley, Porsche ve Volkswagen gibi uluslararası otomotiv markaların tamir ve bakım merkezleri ile fuarlar yer alıyor.”
Abu Dabi Havalimanı da BAE için stratejik öneme sahip. Yemen'in bu bölgeleri hedef alması BAE'ye uygulamalı bir uyarıdır. Ensarullah hareketi siyasi büro üyesi Muhammed el-Bahiti ise Al Jazeera’ye verdiği demeçte BAE’nin Yemen’e sürekli saldırılarını durdurmadığı takdirde onları daha acı saldırıların beklediğini duyurdu./