Gazze Günü ve İran takvimindeki yeri
Bir başka Gazze Gününü geride bıraktık. 22 günlük savaş dolayısı ile İran takviminde 19 Ocak, Gazze günü olarak yerini almıştır. Bu bağlamda İran'da ve bölgede farklı etkinlikler düzenlendi.
Siyonist Rejim İsrail, 27 Aralık 2008'de Gazze'ye karşı başlattığı savaşta 22 gün sonra 17 Ocak 2009'da bu savaşı sona erdirmek zorunda kaldı. İnsan Hakları Merkezi ve Filistin Sağlık Bakanlığı'nın tahminlerine göre Filistinli şehit sayısı, 412'si çocuk, 115'i kadın olmak üzere bin 314 ile bin 434 kişi arasında oldu. Ayrıca bölgenin endüstriyel, ekonomik ve sağlık altyapılarının çok hasar gördüğü ve 20 binden fazla konut ve evin de yıkıldığı belirtildi. Bu nedenle, bu savaş, can ve mal kayıpları nedeniyle, bir insanlık suçu ve işgalci rejim tarafından işlenen bir savaş suçudur.
Bu saldırı ve Gazze halkına karşı işlenen zulmün şiddeti, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyinin, Siyonist rejimi ağır insan hakları ihlalleriyle suçlayan bir karar yayımlaması ve Filistin halkına yönelik saldırılara son verilmesini ve kuşatma altındaki Gazze’de cinayetlerin bir an önce durdurulmasını isteyecek kadardı.
Dikkat çekici diğer bir nokta ise Nisan 2009'da Birleşmiş Milletler 2008'deki 22 Gün Savaşı ile ilgili bir gerçekleri araştırma ve tespit etme komitesi oluşturması ve 5 ay sonra komitenin Eylül 2009'da 574 sayfalık raporunu Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi'ne sunmasıdır. Bu raporda Siyonist Rejimin savaş suçu teşkil eden eylemlerde bulunduğu belirtilirken, İsrail'in tüm Gazze halkına yönelik askeri saldırılarını sürekli ve kapsamlı bir cezalandırma politikasını teşvik etmek amacıyla yürüttüğü de raporda belirtiliyor. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu da 5 Kasım'da Richard Goldstone'un raporu olarak bilinen gerçekleri tespit komitesinin raporunu onayladı. Güvenlik Konseyi ise bu kadar net bir rapora rağmen işgalci rejime karşı ve Gazze Şeridi'ni destekleyen herhangi bir adım atmadı.
Birleşmiş Milletlerin Goldstone raporuna ilişkin eylemsizliği ve işgalci rejimin işlediği suçlarına karşı pasifliği, İsrail'in Gazze'yi abluka altına aldığı bir dönemde saldırdığı bir dönemde gerçekleşti. Bilindiği üzere Siyonist Rejim, 2006'dan beri Gazze Şeridi'ni kuşatma altına almış durumda. Birçok analiste göre Gazze, dünyanın en büyük açık hava hapishanesidir.
Filistinliler için ders olabilecek bir diğer önemli nokta da 2008 savaşının Filistinli gruplar arasındaki ihtilafların en yoğun olduğu bir dönemde dayatılmış olmasıdır. Filistin İslami Direniş Hareketi'nin (Hamas) 2006 parlamento seçimlerini kazanması ve İsmail Haniye liderliğinde bir hükümet kurmasının nedeniyle Fetih hareketi ile Hamas arasında çıkan ihtilafı, Siyonist rejim tarafından suiistimal edildi. İşgalci rejim Gazze Şeridine saldırmak için Fetih hareketi destekleyerek Filistinliler arasındaki ihtilafları tırmandırdı.
2008 savaşının üzerinden 15 ve Siyonistlerin Gazze Şeridi kuşatmasının üzerinden 17 yıl geçiyor. Gazze hala dünyanın en büyük açık hava hapishanesidir. Bölge halkı ise kuşatmadan büyük ölçüde zarar görüyor. Arap ülkeleri ise tam bir ihanet örneği sergileyerek işgal rejiminin işlediği suçlara sessiz kalırken, İran İslam Cumhuriyeti, 2008'de 19 Ocak gününü, Gazze Günü ilan etmekle Filistin halkının kahramanlıklarına verdiği desteğe hala devam ediyor.
Bu bağlamda Filistin Halk Kurtuluş Cephesi'nin üst düzey üyelerinden "Hani Al-Sevabata" Gazze'de İran medyası muhabirine, İran'ın "Gazze Günü" adını vermesinin İran İslam Cumhuriyeti'nin Filistin davasına desteğinin devamını gösterdiğini söyledi./
