Suriye’de Neler Oluyor?
Beşar Esad yönetiminin çöküşünden üç ay sonra, bu ülke, geçici hükümet ile muhalif gruplar arasında ülkenin farklı bölgelerinde şiddet olaylarının yeni bir dalgasına tanık oluyor.
Suriye’nin sahil vilayetleri Lazkiye ve Tartus, geçen perşembeden bu yana son 10 yılların en şiddetli çatışmalarını yaşadı. İki milyondan fazla nüfusa ve Alevi çoğunluğa sahip bu iki vilayet, Suriye iç savaşı boyunca büyük çaplı yıkım ve çatışmalara sahne olmamıştı.
Son günlerde sahil bölgelerinde yaşanan olaylar, Suriye’nin güney ve doğusundaki gerilimin artışının bir devamı olarak görülebilir. Dürzi nüfusun yoğun olduğu Süveyda vilayetinde, birkaç haftadır Dürziler ile Şam’daki hükümet arasında gerginlikler yaşanıyor.
Yeni çatışmalar, 6 Mart 2025'te, Lazkiye kırsalındaki Beyt Ana kenti yakınlarında, silahlı grupların kamu güvenlik güçlerine ait birkaç üsse saldırmasıyla başladı. Ağır bir pusu sonucu, Heyet Tahrir el-Şam’a bağlı 16 militan öldürüldü. Bu saldırı sonrasında, Ebu Muhammed el-Colani’ye bağlı güçler, silahlı gruplara karşı harekete geçti.
Çatışmaların yoğunlaştığı ikinci önemli bölge, Tartus yakınlarındaki Ceble oldu. Burası muhalif güçlerin komuta merkezi haline geldi. Ayrıca, bazı kaynaklar, çatışmalarda Tuğgeneral Süheyl Hasan’a bağlı birliklerin de yer aldığını bildirdi. Bu, eski Suriye ordusuna bağlı elit ve özel kuvvetlerin yeniden silahlandırıldığını gösteriyor. Görünüşe göre, Mahir Esad, bu iki vilayeti huzursuzluk merkezlerine dönüştürme sürecini ciddiyetle başlatmış durumda.
Çatışmaların coğrafi dağılımı, eski rejimi destekleyen Alevi bölgeleri ve bazı Kürt bölgelerini kapsıyor. Beşar Esad yönetimi birçok askeri ve güvenlik yetkilisi, bu iki vilayete dönerek, geçici hükümet lideri Ahmed el-Colani’ye karşı hem sokak protestolarında hem de askeri ve güvenlik alanlarında bir muhalefet merkezi oluşturdu. Beşar Esad’ın düşüşünden üç ay sonra, geçici hükümetin özellikle Alevilere karşı uyguladığı yaygın şiddet ile eski rejim askeri yetkililerinin silahlanarak örgütlenmesi, Suriye’de yeni bir çatışma dalgasını tetikledi.
Suriye Geçici Hükümeti Başkanı Ahmed el-Şara (Colani), bir video konuşmasında muhaliflerini sert bir şekilde uyararak bastırılacaklarını ve cezalandırılacaklarını söyledi. "Suriye tektir ve bölünemez." diyen Colani, herhangi bir bölgeye saldırının tüm ülkeye saldırı anlamına geldiğini iddia ederek, "Sivillere veya devlet kurumlarına saldıranları asla tolere etmeyeceğiz." dedi. Ayrıca, muhalif gruplara silah bırakmaları çağrısında bulundu.
Önemli bir nokta, Colani güçlerinin şiddetinin yüksek seviyede olmasına ve yüzlerce kişinin öldürülmesine, meydan infazlarının yaygınlaşmasına rağmen, geçmişte Suriye’de insan hakları konusunda duyarlı olduğunu iddia eden uluslararası aktörlerin şu ana kadar bu geniş çaplı şiddete kayda değer bir tepki vermemiş olmasıdır.