Beşşar El-Caferi: Teröristlerin Suriye'ye girmesi krizin temelini oluşturuyor

Suriye’nin Birleşmiş Milletler ‘deki temsilcisi, Suriye krizinin temelinin, silahlı terör örgütlerinin ortaya çıkması ve on binlerce teröristin Suriye topraklarına getirtilmeleri olduğunu bildirdi.

Suriye’nin Birleşmiş Milletler ‘deki daimî temsilcisi Beşşar El-Caferi, Amerika’nın bu kuruluştaki temsilcisi Samantha Power’in “silahlı kişilerden ölüm ya da teslim olma arasında seçim yapmalarının istenmesi Suriye Ordusu Hava Kuvvetlerini Halep’in doğu bölgelerinde çökertmiştir” şeklindeki sözlerinin yalan, çirkin ve utanç verici olduğunu söyledi.

El-Caferi aynı zamanda Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri insani konular yardımcısı Stephan O’Brien’i de Suriye’deki mutlak terörizmi görmezden gelmekle suçladı ve şunları söyledi: “Sanki Suriye’de temel olarak terörizm yok. Suriye’de terör eylemlerinde bulunanlar tekfirci teröristlerdir ve bu kişiler Suudi Vahhabi mezhebinin etkisi altındadır.”

El-Caferi pazartesi günü Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde gerçekleştirdiği konuşmada, “Halep’teki terörizm, Musul’daki terörizmin aynısıdır. Neden bizi Halep’te suçlarken kendileri Musul’da askeri operasyon düzenliyorlar?” sorusunu gündeme getirdi.

Suriye’nin Birleşmiş Milletler ‘deki daimî temsilcisi aynı zamanda bazı ülkelerin Suriye’deki insani kriz karşısındaki seçici yaklaşımını da eleştirdi.

Suriye dışişleri bakanlığı da yazılı bir açıklama yaparak ABD, İngiltere, Fransa, Katar, Suudi Arabistan, Türkiye ve benzeri devletlerin maaşlarını ödeyip komuta ettikleri bu terör örgütlerin mümkün olduğunca yüksek sayıda çocuğu katletmeyi planladıklarına dikkat çekerek, bu terör çetelerin Halep Kentinin muhtelif sivil yerleşim alanlarına da benzer füze saldırılarında bulunduklarını bildirdi.

Suriye dışişleri bakanlığı teröristlerin bu vahşetlerinin, Suriye hükümetinin Halep’te çatışmaları durdurma ve masum sivil insanların canlarını kurtarma çabasında olduğu bir amana denk geldiğine vurgu yaptı.

Teröristlerin bu vahşetlerinin, bir kısım devletlerin teröre desteklerini sabit bir politika haline getirmeleri ve BMGK dahil bir kısım uluslar arası platformları edat olarak kullandıklarının bir kanıtı sayıldığına dikkat çeken bakanlık; bu gibi politikalara son verme ve terör karşısındaki sessizliğe son verme gereğinin altını çizdi.