Bedir teşkilatı genel sekreterinin Haşdüşşabi'nin DAEŞ ile savaşa vurgu yapması

Irak Bedir teşkilatının genel sekreteri ve Haşdüşşabi halk güçlerinin üst düzey komutanı Hadi El-Ameri Türkiye cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gerçek dışı ve ölçüsüz sözlerini reddedip, Erdoğan yönetiminin hala ırak ve Suriye'de terör örgütlerine desteğini sürdürdüğünü söyledi.

Türkiye cumhurbaşkanı Erdoğan geçen Çarşamba günü anayasa Referandumda düşük bir oyla halk oylamasını kazanması ardından Elcezire kanalına verdiği demecinde Irak Halk güçleri Haşdüşşabi'nin terör örgütlerinden biri olduğunu iddia etti. Erdoğan Haşdüşşabi'nin terör örgütlerine özellikle DAEŞ'e karşı etkin mücadelesini tahammül edemiyor. Bu nedenle Haşdüşşabi'ye karşı karalama kampanyasını sürdürüyor. Haşdüşşabi'nin Musul'ü tekfirci DAEŞ'in işgalinden kurtarmada etkin rol oynamaktadır. Bu halk direniş gücü Musul'un batısındaki operasyonlarını sürdürmektedir.

Selefi Vahhabi- Baasçı katiller sürüsünden oluşan DAEŞ'in işgali altındaki stratejik Telafir şehri Haşdüşşabi'nin ablukası altındadır. Irak halk güçleri, DAEŞ'in bütün  hareket gücünü etkisiz hale getirmiş bulunuyorlar. Böyle bir durumda Erdoğan  Haşdüşşabi'yi suçlamaya ve imhanın eşiğine gelmiş olan DAEŞ terör örgütünü kollamaya çalışıyor. Irak Bedir teşkilatının genel sekreteri Hadi Ameri'nin de vurguladığı gibi Erdoğan DAEŞ'i Telafir'deki ablukadan kurtarıp, terörizme verdiği desteğini gizlemek amacıyla Haşdüşşabi'yi terör örgütü olmakla suçluyor.

    Hadi Ameri'nin Erdoğan'ın ölçüsüz sözlerine karşı kararlı ifadeleri bu gerçeği yansıtıyor. Türkiye hükümeti terörizmle mücadele ettiğini ileri sürüp, bu nedenle Başkada askeri güç konuşlandırdığını iddia ediyor. Ancak Türkiye cumhurbaşkanı Erdoğan'ın DAEŞ'in imhasında etkin operasyonlar yapan haşdüşşabi halk gönüllü güçlerini suçlaması, onun terörizmle mücadele iddialarını boşa çıkarıyor ve Erdoğan'ın pratikte DAEŞ'in asıl hamisi olduğunu ispatlıyor.

   Selefi Vahhabi DAEŞ çeteleri Bağdat ve Erbil kapılarına dayandığında Ayetullah Seyid Ali Sistani Başta olmak üzere Irak'taki Mercaiyet'in çağrısı ve desteğinde Irak halk direniş güçleri Haşdüşşabi seferberlik ordusu kuruldu. Bu İslami ve İnsani direniş teşkilatında kavmiyetçilik anlamsızdır. Irak yetkililerinin vurguladıkları gibi, Haşdüşşabi halk güçlerinin yüzde 20'i Sünni Müslümanlardan oluşmaktadır. Bu teşkilata hatta Iraklı Hıristiyanlarda katılmış bulunuyorlar.

   Telafirli Şii Türkmenlerde şehirlerini DAEŞ canavarlarından temizlemek için silahlanıp, Haşdüşşabi saflarında cihat etmektedirler. Haşdüşşabi, Irak toprak bütünlüğü ve milli güvenliğiyle hakimiyetinin korunmasında etkin görev ve yükümlülük üstlenmiş bulunuyor. Irak Meclisi çıkardığı kanunla Haşdüşşabi'nin Irak ordusu destekçisi askeri ve güvenlik gücü olarak resmen tanımıştır. Haşdüşşabi, Irak Başbakanı ve silahlı kuvvetleri Baş kumandanı Dr. Haydar El-Ebadi'nin komuta ve kontrol altındadır. Haşdüşşabi Tekfirci terörist DAEŞ'e karşı savaşda büyük tecrübeler kazanmış ve bu terör örgütünün zayıf düşürülmesinde ve nihayet imha edilmesinde etkin bir görev üstlenmiştir. DAEŞ Musul'un batısındaki birkaç bölgede sınırlandırılmıştır. Irak Mercaiyetinin işte uzak görüşlü tutumu sonucu halk güçleri kurulup, Irak'ı tekfirci teröristlerden temizlemektedir.