Lavrov'un Amerika Ziyareti ve İkili İlişkilerin Geleceği
Amerika ve Rusya ilişkileri, özellikle de Ukrayna krizinin 2014'te patlak vermesinin ardından gergin bir dönem yaşamıştır. Bu çerçevede Washington Moskova ile güvenlik ve askeri alanlardaki karşılaşmalara vurgu yaparak Rusya aleyhinde siyasi, diplomatik, ticari, ekonomik, askeri ve silah ve enerji alanında baskıları arttırmaya çalışmıştır.
Bu baskılara rağmen Rusya belli fırsatlarda Amerika ile ihtilafların çözümü için müzakereler yapmaya çalışmıştır. Bu doğrultuda Rusya dışişleri bakanı Sergey Lavrov 10 Aralık Salı günü çalışma ziyareti çerçevesinde Washington'a gitti. 24 saatten az bir sürede yapılan bu ziyarette zaman darlığından dolayı Lavrov çok yoğun çalıştı. Lavrov Amerikalı mevdikaşı Mike Pompeo ve Amerika başkanı Donald Trump ile görüştü.
Lavrov son olarak 2017'de Washington'a gitmişti. Amerika ve Rusya dışişleri bakanlarının müzakerelerinin ardından Lavrov Trump ile de görüşmüştü. Beyaz Saray bu görüşme hakkında Trump'ın Rusya dışişleri bakanlığına, gelecek Amerikan seçimlerine müdahale konusunda uyarıda bulunduğunu belirtti.
Buna rağmen Lavrov Washington'daki Rusya büyükelçiliğinde muhabirlere, "Biz Amerika seçimleri hakkında bile konuşmadık." Dedi. Tabii Pompeo da Lavrov ile görüşmesinin ardından Rus mevkiadaşına Amerika seçimlerine müdahale hususunda uyarıda bulunduğunu ve böyle bir müdahalenin kabul edilemez olduğunu söylediğini belirtmişti.
Lavrov ve Pompeo müzakerelerin önemli konularından biri Suriye ve İran ile yapılan nükleer anlaşma olmuştur. Rusya dışişleri bakanı Amerika'daki Rusya büyükelçiliğinde bir basın toplantısı düzenleyerek İdlib'in teröristlerin üssüne dönüştüğünü işgalden kurtarılması gerektiğini ve Suriye hükümetinin tekrar egemen olması gerektiğini bildirdi.
Amerika'nın Suriye'nin Doğusunda bu bölgenin petrol tesisleri ve kuyularını IŞİD'e karşı koruması bahanesi ile yasa dışı varlığını sürdürdüğü ve Türkiye'nin de İdlib bölgesindeki teröristleri desteklemesinin devam ettirdiği konusu Suriye'nin yasal hükümetinin müttefiki Rusya için büyük önem taşımaktadır.
Rusya liderlerinin Türkiye ve İran ile üçlü müzakereler çerçevesinde İdlib'deki gerilimleri azaltma bölgeleri kurma hususunda mutabakata varmalarına rağmen İdlib bölgesindeki teröristler Suriye ordusu mevzilerine ateş açarak, sivilleri de hedef almıştır. Öyle ki bu durumun devamı çekilemez hale gelmiştir.
Amerika Avrupalı ortakları ile beraber defalarca teröristleri desteklemek çerçevesinde, Suriye ordusu ve ortaklarının teröristlerin mevzilerine yönelik saldırılarına karşı çıkmıştır. Buna rağmen Lavrov Amerikalı mevkidaşı ile müzakerelerin ardından bu hususta açık bir tutum sergileyerek, Moskova ve Şam'ın teröristlerin İdlib'deki işini bitirmek için azimli olduklarını gösterdi.
Lavrov'un Amerikalı mevkiadşı ile görüşmesinin ardından değindiğini bir başka nokta da Rusya'nın Bercam Nükleer Anlaşmasını desteklemesi idi. Lavrov bu bağlamda, "Moskova İran ile yapılan nükleer anlaşmayı korumak için tüm çabalarını göstermektedir." Dedi.
Rusya 4+1 grubu üyesi olarak Bercam Nükleer Anlaşmasının zaruretine vurgu yaparak Avrupa Birliği ve Avrupa Troykası ülkelerinin de bu yönde ciddi ve etkili adımlar atmasını istiyor.
Rusya Amerika ile birçok alanda farklı görüşlere sahip olan küresel bir güç olarak Bercam Nükleer Anlaşması iptalinin bölgesel ve küresel düzeyde olumsuz güvenlik etkileri yaratacağını düşünüyor. Buna karşın Amerika başkanı Trump aşırı bir şekilde Bercam nükleer anlaşmasına karşı koymuştur. Nitekim bu anlaşmayı Amerika için en kötü anlaşma olarak niteleyerek sonunda da 8 Mayıs 2018'de bu anlaşmadan çekilmiştir.
Böylece ülkesini tek taraflı bir şekilde taahhütlerini ayakları altına alarak Washington'u bu uluslararası anlaşmadan çeken Trump bu kez de İran aleyhindeki yaptırımları daha da youn olarak yeniden hayata geçirdi. Trump'ın bu girişimi geniş çaplı küresel eleştirilere de yol açtı.
Bu çerçevede anlaşmanın taraflarından Rusya da Amerika'nın İran'a karşı bu siyasetini sert bir şekilde eleştirdi ve her fırsatta da Bercam'a bağlılığını tekrarladı. Buna esasen Lavrov Washington ziyaretinde de bir kez daha Bercam Nükleer Anlaşmasının korunmasına ve devam ettirilmesi gerektiğine vurgu yaptı./
