Pars Today

İran’da korona virüs salgını ve bu ölümcül virüsle mücadele zarureti, uluslararası camianın Amerika’dan İran’a dayattığı yaptırımları hafifletme talebine ve Washington yönetiminin görecede bazı vaatlerde bulunmasına rağmen, Donald Trump yönetimi İran’a dayattıkları yaptırım baskılarının devam etmesi gerektiğine vurgu yapıyor.

Bu çerçevede ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Morgan Ortagus 27 Mart Cuma günü yaptığı açıklamada, İran’a yönelik azama baskı politikasının devam edeceğini, Washington yönetiminin Tahran’a dayattığı yaptırımlar da değişmeyeceğini veya hafifletilmeyeceğini belirtti.

Sözcü Ortagus şöyle dedi: İran'ın her zaman müzakere masasına oturmaya ve sorumlu bir ülke gibi davranarak ABD Başkanı Donald Trump ve Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ile müzakere etmeye fırsatı vardır ve işte o zaman yaptırımlar derhal durdurulabilir. Bu seçenek her daim gündemdedir.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ortagus’un bu sözleri, Amerikalı yetkililerin sürekli korona virüs salgını ile mücadelede İran’a yardım iddialarına rağmen bu salgının yarattığı olağanüstü durum yüzünden Tahran yönetimine baskılarını arttırarak İranlı yetkilileri Donald Trump yönetiminin Dışişleri Bakanı Mike Pompeo tarafından açıklanan 12 şartı kabul etmeye zorlayabileceklerini zannettiklerini gösteriyor. Washington yönetimi hatta başka ülkelerin İran’a ilaç ve tıbbi malzeme ve ekipman yardımını İran’da hapis yatan yabancı mahkumların serbest bırakılmasına endeksledi.

The Washington Free Beacon sitesi Cumartesi günü ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan naklen geçtiği haberinde, Washington yönetimi son günlerde medyada ABD Başkanı Donald Trump’ın İran’ın mal varlığına ulaşabilmesi için bazı özel muafiyetleri tanıyacağı yönünde çıkan haberlerin yanlış olduğunu açıkladığını belirtti.

İran’ın mal varlığının önemli bir bölümü Donald Trump yönetiminin dayattığı illegal yaptırımların yüzünden Avrupa bankalarında bloke edilmiş bulunuyor.

ABD Dışişleri Bakanlığı ise bu yöndeki haberlerin tümünü tekzip etti. Bundan önce bazı haber kaynakları Amerika yönetimi bazı ülkeleri İran’a korona virüs salgını ile mücadelede ihtiyaç duyduğu ilaç ve ekipmanları temin etmek üzere yardımda bulunmak üzere yaptırımdan muaf tutmayı kabul ettiğini yazmıştı. 

Amerika yönetiminin İran’a karşı yaptırım politikalarını şiddetlendirmesi, İranlı üst düzey yetkililerin yanı sıra başka ülkelerin de üst düzey yetkilileri ABD yaptırımları İran’ın korona virüs salgını ile mücadelesini olumsuz etkilediği için eleştirmesine rağmen gündeme geliyor. Bundan önce İran, Rusya, Çin, Küba, Kuzey Kore, Irak, Venezuela ve Nikaragua’nın BM temsilcileri Genel Sekreter Antonio Guterres’e yazdıkları mektupta korona virüsün beşeriyetin ortak tehdidi olduğunu, yaptırımlar bu virüsle mücadeleyi olumsuz etkilediğini ve İran’ın bu mücadelede ihtiyaç duyduğu ilaç ve ekipmanlara ulaşmasını engellediğini belirttiler.

Bu arada ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ortagus İran’ı korona virüs salgını ile mücadelede uygun girişimlerde bulunmadığı yönündeki iddialarını tekrarlayarak Washington yönetimi Tahran yöntiminden Amerika’nın yardımlarını kabul etmesini istediğini ileri sürdü. Oysa Amerika’nın bu iddiası İran’a karşı sergilediği tutumla açıkça çelişki arz ediyor. Nitekim ABD Savunma Bakanlığı’nın eski yetkililerinden Mara Karlin’in belirttiğine göre, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun İran’a dayattıkları yaptırımlardan insani yardım malzemeleri muaf tutulduğu yönündeki iddiasına rağmen birçok ülke İran’a insani yardım göndermekten çekiniyor.

Tahran yönetimi şimdiye dek birçok kez, eğer Washington korona virüs salgını ile mücadelede İran’a yardım etmek istiyorsa en başta insanlık dışı yaptırımlarını kaldırması gerektiğini açıkladı.

Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani de Amerika devletinin İran milletine yardım iddiasını bir bardak bulanık suya benzeterek, Washington yönetimi bu iddiaların yerine yaptırımları kaldırması gerektiğini, zira bu yaptırımlar korona virüs salgını ile mücadele yolunda temel engeli oluşturduğunu belirtti.

Ancak buna karşın Donald Trump yönetimi korona virüs salgını ile mücadele eden Tahran yönetiminin başka ülkelerden ilaç ve tıbbi malzeme ve ekipman temin etmesini engellemeye devam ediyor.