Sömürgecilik simgelere saldırı ve Macron
ABD'de başlayan ırkçılık ve ayrımcılık karşıtı gösteriler, Avrupa'ya da sıçradı. Eylemciler, Batılı ülkelerde siyahilerin köle olup, sömürülmesine yol açan ve yüzyıllarca süren sömürgecilik sürecine karşı çıkma noktasında muhtelif ülkelerdeki sömürgecilik simgelerine saldırıyorlar.
Batılı ülkelerde protestocuların sömürgecilik sembol ve simgelerine saldırıları, Fransa Cumhurbaşkanı Emmenuel Macron başta olmak üzere bazı Avrupalı liderlerin tepkisine yol açmıştır.
Fransa'da birçok gösterici, sömürgecilik dönemlerinde ırkçılık ve kölecilikte rolü olan şahsiyetlerin heykellerinin kaldırılmasını istiyor. Fransa'nın başkenti Paris ve diğer kentlerinde düzenlenen gösterilerde, eylemciler, Fransa Milli Meclisi önündeki Kleber gibi sömürgecilik dönemindeki bazı siyasilerin heykellerinin kaldırılması çağrısında bulunuyor, onlara göre, Kleber gibi isimler, sömürgecilik döneminde yağmacılık, cinayet ve insanlık dışı hareketlerin simgesi sayılıyor.
Fransa'nın Lille kentinde de Senegal'in sömürge yapılmasında anahtar rol ifa eden General Fedreb'in heykeline karşı protesto eylemleri başlamıştır. Fransa'nın diğer noktalarında da kölecilik ve sömürgecilikte önemli rol ifa eden zatlara karşı protesto eylemleri sürüyor.
Bu itirazlara karşı Fransa Cumhurbaşkanı Macron yaptığı açıklamada, ırkçılıkla mücadelenin, tarihin nefret verici şekilde yeniden yazılmasına yol açmaması gerektiğini savundu. Macron ABD ve bazı ülkelerde siyahi George Floyd cinayetini protesto edenlerin, kölecilik ve sömürgecilik ile isimleri anılan zatlara ait heykellere yönelik saldırılarına tepki olarak bu açıklamada bulundu. Macron televizyon konuşmasında, Fransa Cumhuriyeti'nin kendi tarihinden hiç bir ismi silmeyeceğini, kendi sanatsal çalışmalarının hiçbirini unutmayacağını, hiç bir heykeli de kaldırmayacağını söyledi.
ABD'de yaklaşık 3 hafta ve Fransa'da 2 haftadır ırkçılık ve ayrımcılık karşıtı protesto eylemleri düzenlenmektedir.
Macron'un yaptığı bu açıklama ırkçılık karşıtı aktivistler, sanatçılar ve siyasiler tarafından kınandı.
Macron 2019'un aralık ayının sonlarına doğru Fransa'nın Afrika'daki eski sömürgesi Fildişi Sahili'ne yaptığı ziyaret sırasındaki konuşmasında, sömürgeciliğin korkunç bir hata olduğunu belirterek, tarih sayfasının değiştirilmesini istemişti. Macron Fildişi Sahili'nin Abican kentinde yaptığı bu konuşmada, geçmişte Fransa'ya hegemonist ve sömürgeci bir yaklaşıma sahip bir ülke olarak görüldüğünü hatırlatarak, bunun büyük bir hata ve eksiklik olduğunu kaydetmişti.
Macron seçim kampanyası boyunca da, Fransa'ın Cezayir'e sömürge yapmasının bir insanlık suçu olduğunu ifade etmişti. Fransa Cumhurbaşkanı'nın o dönemde yaptığı bu açıklaması eleştirilere yol açmıştı.
Ancak bugün Macron ırkçılık, sömürgecilik ve kölecilik simgelerinin korunması gerektiğinden söz ederek, daha önce yaptıkları açıklamalarının aksine hareket ediyor.
İngiltere Başbakanı Boris Johnson da göstericilerin sömürgecilik simgelerine yönelik saldırılarına karşı benzeri bir yaklaşım sergileyerek, Amerikalı siyahi George Floyd ile dayanışma gösterilerinin yolundan saptığını ve müsebbiplerinin hesap vermesi gerektiğini söyledi.
Son günlerde İngiltere'de protestocular, İngiltere'yi ABD gibi ırkçı bir ülke olarak tanımlıyorlar. İngiltere Başbakanlık Sözcüsü eylemcilere tepki göstererek, İngiltere'nin ırkçı bir ülke olmadığını ve 18. yüzyılın en büyük İngiliz kölecilerinden Edward Closton heykelinin yıkılmasının kabul edilemez bir suç olduğunu kaydetti.
Johnson 2002 yılında yayınladığı makalesinde, İngiltere'nin Afrika dahil muhtelif ülkelere yönelik sömürgeciliğini tam olarak desteklemişti.
"Afrika'daki sömürgecilik asla son bulmamalıydı" diyen Johnson, ülkesinin kölecilik konusundaki rolünü önemsizleştirmeye çalıştı.
Fransa ve İngiltere gibi iki önemli Avrupa liderlerinin yaptığı bu açıklamalar, onların esasında sömürgeciliği ve siyahilere karşı ırkçılık sürecini pratikte desteklediklerini gösteriyor./