Putin'den Amerika'nın Siber Güvenlik Alanındaki Yaklaşımına Eleştiri
(last modified Wed, 14 Oct 2020 04:23:33 GMT )
Ekim 14, 2020 07:23 Europe/Istanbul
  • Putin'den  Amerika'nın Siber Güvenlik Alanındaki Yaklaşımına Eleştiri

Siber güvenlik hususu küresel anlamda günden güne artan bir öneme sahiptir. Bundan dolayı ülkelerin siber tehditlere karşı işbirlikleri büyük bir önem arz ediyor. Buna rağmen Amerika bu hususta engel oluşturmaya devam etmekte ve işbirlikleri de bozmaktadır.

Rusya devlet başkanı Vladimir Putin  11 Ekim Pazar günü  Amerika'nın her daim  iki ülkenin  siber güvenliği alanında  işbirliği talebine yanıt vermediğini  belirterek   iki tarafın  bu alanda işbirliği yapabilecekleri hususunda umutlu olduğunu belirtti. Putin  25 Eylül 2020'de  siber güvenlik alanında Rusya ile Amerika ile işbirliği yapmak ve dünyada bir koordinasyonun sağlanması hususunda  öneride bulundu.  Putin   bir kez daha Amerika'yı  bilişim teknolojiden yararlanma amacı ile Rusya aile ilişkilerin kapsamlı plan çerçevesinde pratik olarak yürütülmesi hususunda muhatap alabileceğine vurgu yaptı. 

 Amerika'nın  Rusya gibi diğer uluslararası güçler ile siber güvenlik anlamında işbirliği yapmaktan sakınması  Washington'un  siber gücü  rakipler ve diğer ülkelere saldırmak hedefi doğrultusunda kullanmak istediği hedefinin gerçekliğini göstermektedir. Her daim diğer ülkeleri siber alanda da suçlayan Amerika'nın iddialarına rağmen  Amerika siber ortamı suistimal ederek  diğer milletlere karşı saldırmak için bu ortamdan yararlanmaktadır.  Amerikalılar  dünya genelinde gerçekleştirilen  siber saldırıların önemli bir kısmından sorumludurlar.  Aynı zamanda Washington  bu alanda yeni stratejiler hazırlamak ve uygulamak aşamasındadır.  

Amerika başkanı Donald Trump  20 Eylül 2018'de  son 15 yıl içerisinde ilk Amerika milli siber stratejisi belgesini imzaladı. 

Beyaz Saray  eski milli güvenlik danışmanı John Bolton'un  söylediğine göre  Amerika'nın yeni siber güvenlik stratejisi  Amerika'yı hedef alan her ülkeye karşılık verilmesi ve saldırı gerçekleştirilmesinden yanadır.  Amerika aleyhinde siber faaliyet gösteren her ülke  saldırgan ve defansif yanıta hazır olmalı. "

 Amerika'nın yeni siber stratejisinin önemli ve belirleyici yanı saldırganlığa dayalı  siber operasyonlara vurgu yapılmasıdır.  Obama hükümeti  bu tür siber saldırıların gerçekleştirilmesi için kısıtlamalar belirlese de   Trump hükümeti  bu kısıtlamaların büyük bir bölümünü kaldırdı.  Trump  Amerika'da sanal ortam güvenliği yaklaşımını değiştirmiş ve yeni talimatları ile  federal ajanslara  kendilerini ve gizli bilgilerini koruma şeklini belirlemiştir.   Buna rağmen  daha önce Trump  bu ülkenin seçimlerine karışma ihtimali bulunan kişilere ve şirketlere de  yaptırım kararını imzaladı.  Bu yaptırımlar siber saldırılar ve seçimler sürecindeki siber girişimlerde bulunan  kişiler veya şirketler aleyhinde olabilirler.   Bu süreç ise   2020 yılında Amerikalı üst düzey makamların diğer ülkelerin  seçimlere müdahale etmesi doğrultusundaki uyarılarından dolayı  daha da şiddetlenmiştir. 

Aynı zamanda    Amerika'nın 2018'de agresif siber stratejisinin açıklanması da gerçekte  Amerika'nın siber girişimlerinin dünya genelinde  olumsuz olduğunu göstermiş oldu.  Amerikalılar   ne zaman  düşmana karşı siber saldırı yapsalar da bunu meşrulaştırmak istiyorlar.  Örneğin  İran'ın nükleer tesislerine yönelik yapılan Stuxnet saldırısı hususunda Amerika bu saldırıyı meşru göstermeye çalıştı. 

Halbuki benzer girişimleri karşı ve rakip ülkelerden hiçbir şekilde kabul etmez.  Ancak siber saldırılar  çift taraflı bıçak gibidir. Bu doğrultuda Amerika düşmanları da  bu bıçağı etkin bir şekilde kullanabilirler.