Amerika'nın, Çin'e Karşı En Büyük Tehdit Olması
https://parstoday.ir/tr/news/world-i164720-amerika'nın_Çin'e_karşı_en_büyük_tehdit_olması
Çin ve Amerika arasındaki sözlü gerilimlerin ardından bu kez de Çin Cumhurbaşkanı Xi Jing Ping yaptığı açıklamada Amerika'nın bu ülkenin güvenliğine karşı en büyük tehdit olduğunu belirtti.
(last modified 2022-10-07T16:32:52+00:00 )
Mart 08, 2021 05:36 Europe/Istanbul
  • Amerika'nın, Çin'e Karşı En Büyük Tehdit Olması

Çin ve Amerika arasındaki sözlü gerilimlerin ardından bu kez de Çin Cumhurbaşkanı Xi Jing Ping yaptığı açıklamada Amerika'nın bu ülkenin güvenliğine karşı en büyük tehdit olduğunu belirtti.

Çin cumhurbaşkanı bu hususta yaptığı açıklamada, "Amerika ülkemizin gelişmesi ve güvenliği için en büyük tehdittir."  dedi.
Xi Jing Ping sözlerine şunları da ekledi: "Günümüz dünyasının en büyük  kaos kaynağı da Amerika'dır."
Çin cumhurbaşkanı Xi Jin Ping'in bu açıklamaları,  Beyaz Saray'da daha yeni göreve başlayan Joe Biden hükümetinin  Pekin'e karşı  sözlü ve eylemdeki açıklamaları ve girişimlerinin sertleştiği sırada gerçekleşmektedir. 
Başka bir ifade ile  Joe Biden hükümetinin gelişi ile Washington'un  Pekin'e karşı yaklaşımının değişeceği umudu ile ilgili tahminlere rağmen, son dönemde Biden hükümetinin  Çin ile ilgili  açıklamaları Biden'in de Donald Trump döneminde olduğu gibi Pekin'e karşı  sindirici ve baskıcı politikalar izleyeceğinin sinyallerini yaktı. 
Bu bağlamda,  Cumartesi günü  Amerika savunma bakanı  Lloyd Austin  bu ülkenin silahlı kuvvetlerine mesajında  Çin'i Amerika savunma bakanlığının  bir numaralı sorunu olarak adlandırıp  Çin'e karşı böyle bir yaklaşımın  ülkenin iç ve dış siyasetine uygun olacağını belirtti.  Tabii bu gibi hasmane açıklamalar, Amerika savunma bakanlığı ile sınırlı değildir. Amerika dışişleri bakanlığı daha önce ve son bir ayda da yaptığı konuşmada Çin’i Amerika'nın karşılaştığı en büyük sorun olarak adlandırmıştı.  
Hint altkıtasında ve Pasifik Okyanus'taki Amerika güçlerinin  askeri komutanı  Adam Philipe Davidson da  son dönemde  Amerika'nın Çin'e karşı caydırıcılığını arttırmasını istedi. 
Davidson  Salı günü sabah saatlerinde  bir konferansta yaptığı konuşmada şöyle dedi: "Hint altkıtası ve Pasifik bölgesinde Amerika için en büyük tehdit,  Çin karşısında  sırdan caydırıcılığın bile azalmasıdır. Bu yadsınamaz bir gerçektir. "
Halihazırda ise  Amerika hükümetinin, Beyaz Saray'da hangi partinin olup olmadığı fark etmeksizin, neden Çin ile gerilimleri arttırmak peşinde olduğu sorusu önemli bir hale gelmiştir. Acaba Amerika bu siyaseti izlemekte hangi hedefler peşindedir. 
Burada kesin olan husus, Amerika ile Çin arasındaki gerilimlerin ekonomik, ticari, jeopolitik ve stratejik konular gibi geniş bir yelpazeliyi kapsamasıdır.  Washington'un peş peşe  Hong Kong ve Tayvan gibi ülkelerin iç işlerine müdahale etmesi sonucu Güney ve Doğu Çin denizinde  toprak ve kara suları alanındaki ihtilaflar da artmıştır. 
Bu yüzdendir ki Çin Cumhurbaşkanı  böyle bir ortamda,  Amerika'yı  dünyamızda kaosun kaynağı olarak gösterip bu ülkeyi  Çin'in gelişmesi ve güvenliği için en büyük tehdit olarak tanımlıyor. 
Her halükarda Çin ve Amerika, Biden’in başkanlığı dönemindeki gerilimi, Çin’in 11. Yılda da sürekli ekonomi büyüme yaşamkla kendini dünyanın en büyük üretim kutbu olarak koruduğu bir dönemde devam ediyor.
Çin sanayi ve teknoloji bakanlığının raporuna göre bu ülkenin ekonomisi neredeyse dünya üretiminin yüzde 30'unu sağlamaktadır. Son beş yılda Çin'in ileri teknolojisi ile katma değerli ürünlerin ortalama büyüme oranı yüzde 10'un üzerine çıktı. 
Başka bir ifade ile  koronavirüs gibi ciddi soruna rağmen Çin, ekonomik büyümesini salgın öncesi oranlara döndürmeyi başardı ve dünyadaki tek büyük ekonomi olarak pozitif büyüme yaşadı./