Biden yönetimine Suudi rejime Yemen kuşatmasını kaldırması için baskı yapmaya çağırı
Bazı ABD senatörleri başkan Joe Biden'a yazdığı bir mektupta, onu Suudi Arabistan'a Yemen kuşatmasını kaldırması yönünde baskı yapmak için mevcut araçları kullanmaya çağırdı. Elizabeth Warren, Bernie Sanders ve on dört senatör de dahil olmak üzere mektubu imzalayanlar, Biden'e Suudi koalisyonunun Yemen kuşatmasının Yemen halkına acı çektirdiğini ve gıda ve ilaçların onlara ulaşmasını engellediğini yazdı.
Mektupta, "Bekleyen silah anlaşmaları, ABD-Suudi askeri işbirliği ve ikili ilişkiler üzerindeki potansiyel etkiler de dahil olmak üzere mevcut tüm etki ve araçları kullanmaya ve Riyad'a derhal ve koşulsuz olarak kuşatma taktiklerine son vermek için talimat vermeye çağırıyoruz. Akaryakıt sevkiyatı yasağı derhal sona ermeli ve bu konu müzakerelerden ayırt edilmelidir." ifadeleri yer alıyor.
Biden yönetimi işe başlar başlamaz BM, insan hakları ve savaş karşıtı örgütleri ve hatta bazı kongre milletvekillerinin Donald Trump'ın Yemen Ensarullah hareketini bir terör örgütü olarak tanıma ve bu harekete karşı yaptırım kararını bozmaya ve temelde boykot etme çağırıları ve Yemen savaşı karşısında ABD'nin yaklaşımının değişmesi ile karşılaştı.
Joe Biden seçim kampanyasında Riyad aleyhine sloganlar atarak Yemen savaşını "stratejik bir felaket" olarak nitelendirdi ve "ABD'nin Suudi koalisyonunun Yemen'deki silah satışları dahil saldırılarına verdiği desteği sona erdireceğini" iddia etmişti.
Ancak Biden Beyaz Saray'a girdikten sonra Suudi Arabistan'ı bir kez daha ABD'nin yakın müttefiki olarak adlandırdı. Biden yönetimi, görünüşe göre Yemen savaşı karşısında farklı bir politika benimsedi ve Trump yönetiminin eylemini gözden geçirerek, Yemen Ensarullah hareketini Şubat 2021'de terör örgütleri listesinden çıkardı.
Washington başka bir hamlede Suudi Arabistan ve BAE'ye silah satışını askıya aldığı bildirildi.
Ancak bu eylemlerin Suudi koalisyonunun Yemen'deki mazlum halkına yönelik acımasız savaşının devamında bir etkisi olmadı ve bu koalisyonun Yemen halkına yönelik günlük hava saldırıları devam ediyor.
Bu durum, Suudi koalisyonunun Yemen'deki deniz ve hava kuşatmasıyla birlikte Yemen halkının felaket durumunu ikiye katladı. Nitekim Biden yönetimi dış tehditler karşısında Suudi rejimine tam desteğini vurguladı.
Mart 2015'te Suudi Arabistan, BAE'nin eşlik ettiği ve Obama yönetiminin yardımı ve yeşil ışığıyla en fakir Arap ülkesi Yemen'de ezilen halkına kapsamlı bir saldırı başlattı.
Saldırının gerekçesi, devrik ve kaçak Cumhurbaşkanı Mansur Hadi'nin iktidara geri dönmesiydi, ancak aslında bunun temel nedeni, Yemen kaynakları üzerindeki nüfuzun ve kontrolün genişletilmesiydi.
BM'e bağlı kurum ve kuruluşlar, Suudi koalisyonu Yemen'e saldırmaya devam ederken, Yemen halkının kıtlık ve geçen yüzyılda eşi görülmemiş bir insani felaketle karşı karşıya olduğu konusunda defalarca uyarıda bulundular.
Demokratik Senatör Chris Murphy Twitter hesabında "Yemen'deki savaş dünyadaki en kötü insani felakettir. İki milyon çocuk açlıktan ölme riski altında."diye yazdı.
Bu felaket durumuna rağmen, Biden hükümeti Suudiler ve BAE'ne Yemen kuşatmasını sona erdirmeleri için baskı uygulamak için etkili önlemler almaktan fiilen kaçındı ve mevcut durumda bile, birkaç Yemenli askeri yetkiliye yönelik yaptırımları bir kez daha değerlendirmeye başladı.
ABD'nın Yemen özel temsilcisi Tim Lenderking Perşembe günü, Yemen ordusunun iki üst düzey komutanı ve halk komitelerinin yaptırımlara tabi tutulduğunu duyurdu.
Lenderking son zamanlarda, Yemen halkına ilk yardım ihtiyaçlarını sağlamak için Yemen limanları ve havalimanlarındaki kuşatmanın kaldırıldığını iddia etmişti. Ancak Suudi koalisyonu bu bağlamda herhangi bir adım atmış değil. Aynı zamanda Washington, Suudi koalisyonunun Yemen'deki ezilen halkına yönelik devam eden saldırılarına göz yumarken, ordu ve halk komitelerinden iki Yemenli komutanı Biden yönetiminin yaptırımlarına uğradı.