Amerika Ticaret Dengesinde Aşırı Açıklar

Amerika'nın Kasım ayındaki ticari denge açığı geçen aylara göre rekor seviyelere ulaştı. Bu süre içerisinde bu açık yüzde 17.5 kadar arttı. Amerika Ticaret Bakanlığının sağladığı bilgilere göre bu ülkenin ticari denge açığı Kasım ayında 97 milyar 800 milyon dolar olmuştur. Ekim ayı ticari denge açığı ise 83.2 milyar dolar kadar olduğu ve son rakamlar açığın iyice arttığını gösteriyor.

 Amerika'da ticari denge açığının artması, bu ülkeye ithalatın arttığı bir sırada gerçekleşti. Bu bağlamda ihracatın da Kasım ayında azaldığı belirtilmektedir.  Koronavirüs pandemisinin de Amerika'nın ticari denge açığının artmasında etkili olduğu bildirilmektedir. 

Ticari denge veya saf ihracat rakamı, belli bir dönemde ülkeler arasındaki ticari ilişkilerin ihracatı ve ithalatı arasındaki parasal değeri ifade etmektedir.  İhracat rakamları  ithalat rakamlarını aşarsa, ticaret fazlası olarak pozitif bir miktar belirtilir. İthalat rakamları ihracat rakamlarını aşarsa, negatif bir değer veya ticaret açığı ortaya çıkar.

ABD ticari denge açığı, dünyanın en büyük ekonomisi için uzun süredir devam eden kronik bir sorundur. On yıllardır, ABD aşırı tüketimcilik ve doların dünya finansal sistemi üzerindeki hakimiyeti nedeniyle her zaman ihracattan daha fazla ithalata sahiptir. Bu durum, özellikle Çin ve Almanya gibi ihracata yönelik ekonomilere sahip ülkelerle olan ticari ilişkilerde giderek ABD için ticaret açığın büyümesi olgusuna yol açmıştır.

Ancak Washington, bu ülkelerin ABD ticaret avantajlarını kötüye kullandığını iddia ediyor. Bu durum, Donald Trump'ın başkanlığı sırasında Çin ile büyük bir ticari savaşa girişmesine  ve Avrupa Birliği, Kanada ve Meksika gibi ABD müttefikleriyle ticari çatışmalara başlamasına yol açtı. Amerika dönem başkanı Donald Trump, Çin'i ABD ticaret açığını artırmakla suçladı ve Pekin'in ithalat ve ihracatta adil davranmadığını vurguladı. Trump Başta Almanya olmak üzere Avrupa Birliği aleyhine benzer iddialarda bulundu ve ABD'nin bu ülkelere ihracatını artırarak durumu Amerika'nın lehine değiştirmeye çalıştı.

Ancak uygulamada olanlar, ABD ticaret açığının Trump yönetiminde ve şimdiki Başkan Joe Biden yönetiminde de devam etmesiydi.

Ekonomist Yukon Huang, Trump yönetimindeki ABD-Çin ticaret savaşına atıfta bulunarak, "Amerikan iş dünyasının gerilimleri azaltma çağrılarına rağmen, Joe Biden Çin karşıtı ittifakları güçlendirerek ve daha fazla yaptırım uygulayarak selefinin politikalarını şimdiye kadar yoğunlaştırdı" değerlendirmesinde bulundu.

Tabii ki son yıllarda ABD ticaret açığının artmasında önceki faktörlerin yanı sıra Corona virüs salgını ve Covid-19 hastalığı gibi yeni bir faktör devreye girdi. Corona salgını ABD ekonomisini sarstı, ülkedeki birçok işletmeyi kapattı ve birçok ekonomistin 1930'lardan çok daha kötü olduğunu söylediği eşi görülmemiş bir ekonomik krize neden oldu.

Bu durum, koronavirüs pandemisi kısıtlamaları nedeniyle azalan sanayi üretimi ve ticaret faaliyetlerini de tetikledi ve ABD ihracatının azalmasına neden olurken, diğer yandan ithal mal ve ürünlere olan ihtiyacı da arttırdı. Bu faktör, son aylarda ABD ticaret açığında yukarı yönlü bir eğilime yol açmıştır.

Temel olarak, ABD ekonomisi ve ticareti, ekonomik gerileme sorununa yol açan büyük ve uzun süredir devam eden sorunlarla karşı karşıyadır. Bu sorunun, ABD federal bütçe açığında önemli artışlar, ABD ticaret açığının artması dahil olmak üzere çeşitli tezahürleri olmuştur. Bu bağlamda özellikle de Çin gibi büyük bir ekonomik güç karşısında Amerikan ticari dengesi açığının artması, Amerika ulusal borçlarının 28 trilyon dolara ulaşması, doların dünya rezervleri ve mübadelelerindeki rolünün azalması bu durumu en çok etkilenen faktörler olmuştur.