Libya Başbakanının Siyasi Krizden Kurtulma Çabaları 

Libya'daki seçimlerin düzenlenmesi bizzat ülkenin en önemli siyasi krizlerinden biri haline geldiği bir ortamda, Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti başbakanı Abdulhamid El- Dibeybe bu yılın ortalarında Anayasa referandumuna eş zamanlı olarak parlamento seçimlerinin düzenlenmesine dair yeni plan sundu.

Libya başbakanı Abdülhamid Dibeybe Libya'yı satmaya veya savaşın tekrar geri dönmesine asla müsaade etmeyeceklerine vurgu yaparak  "Sunduğumuz plana göre, Anayasa Referandumu parlamento seçimleri ile eş zamanlı olarak düzenlenecektir. Seçimler karşı tarafların oyunbozanlığı yüzünden düzenlenemezse, o zaman elektronik oylama gündeme alınacak ve farklı uluslararası tecrübelere dayalı olarak kimi bölgelerde kısıtlı de olsa seçimler düzenlenecektir.” dedi. 
Daha önce Libya seçimlerinin 24 Aralık 2021 tarihinde düzenlenmesi planlanmıştı. Ancak seçim yasası ve kuralları üzerindeki anlaşmazlıklar ve ihtilaflar, özellikle de adayların onaylanması, adayların nihai listelerinin yayımlanmaması, seçim kampanyalarının başlatılmasına müsaade edilmemesi, ayrıca adaylara karşı adli sorunlar yüzünden seçimler de ertelendi.
 Libya parlamento seçim tarihinin ertelenmesi, bu ülkenin siyasi geleceği hususundaki kaygıları da yoğunlaştırarak arttırmaktadır. Öyle ki seçim tarihinin ertelenmesi, seçimleri düzenlenme koşullarını da zorlaştırmış ve devam eden ihtilaflar da göz önünde bulundurularak farklı siyasi gruplar arasındaki çatışmaların tekrar başlaması ihtimali de güçlenmiştir. 
Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti UMB’nin başında bulunan başbakan Abdülhamid El Dibeybe iktidarı, sadece ve sadece seçimlerle seçilen bir hükümete devredeceğini bildirdi. Libya doğu merkezli hükümet olarak bilinen Temsilciler Meclisi 10 şubat 2022 tarihinde oybirliğiyle, Fethi Başağa'yı  Abdülhamid Dibeybe'nin halefi olarak yeni hükümetin başbakanı olarak seçti. 
Şimdi de Fethi Başağa'nın başbakan olarak tanıtılmasından bir kaç hafta sonra, Libya hükümeti yüksek konseyi başkanı Halit El Meşri parlamentonun yeni başbakanı tanıtma kararının yüksek konseyin resmi oturumundan önce yayımlanmasının uygunsuz bir yaklaşım olduğunu belirtti.  Halit El Meşri sözlerine şunları da ekledi: "Parlamento oturumunda alınan kararlar bir sürü Anayasal ihlaller içeriyor.  Bu kararlar iki konseyin temsilcilerinin yaklaşımların ayrıştırılması hususundaki temel mutabakatlarını ihlal etmektedir."
Günümüzde Libya zor koşullar yaşamaktadır. Bir yandan bu ülkede tekrar iç savaşın patlak verme ihtimali yaşanırken bir diğer yandan ise önde gelen siyasiler arasındaki çatlaklar ve ihtilaflar siyasi çözümler ve müzakerelerin sonuca ulaşmamasına yol açmıştır. 
Yasal boşluklar ve de El Dibeybe'nin görevden alınması hususunda ve Fethi Başağa'nın başbakan olarak tanıtılması meselelerinde başvurulacak yasal merciinin yokluğu,  Libya'nın siyasi arenasında ciddi ihtilaflara yol açmıştır.  Öyle ki Libya'nın farklı şehirlerinden askeri teçhizat ve donanımlar tekrar başkent Trablus'a gönderilmiş ve El Dibeybe'nin desteklenmesi için hazırlanmıştır. Böylece bu ülkenin tekrar silahlı bir çatışma sürecine dahil olması muhtemeldir. Bu da kaygıları git gide daha da arttırmıştır. 
Müslüman Alimler Uluslararası Birliği üyesi ve Libya meseleleri uzmanı Ali el Sallabi bu hususta değerlendirmesinde şöyle diyor: "Sosyal ve siyasal barış, Libya'da barış ve istikrarın tesisinde atılacak her türlü siyasi girişimin girişi ve ön aşaması sayılır."
Görünen o ki Libya'da çatışmalara ve ihtilaflara son verme ayrıca ülkeyi siyasi krizden kurtarmanın tek yolu, seçimlerin düzenlenmesi için koşulların hazırlanması ve halkın iradesinin bu seçimlerde gösterilmesidir./