Rusya Haberleri | Diplomatik Hareketlilik, Güvenlik Uyarıları ve Küresel Gerilimlerin Ekonomik Sonuçları
Parstoday - Moskova, Washington’un Ukrayna için sunduğu planı reddederken, Venezuela’daki Amerikan askerî faaliyetlerine karşı uyarıda bulundu ve Çek Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’nın Rusya karşıtı iddialarını Avrupa’daki gerilimin artışının bir göstergesi olarak değerlendirdi.
Avrupa ve Latin Amerika’daki siyasi ve güvenlik gelişmelerinin kritik bir aşamaya geldiği bu dönemde, Moskova pek çok denklemde merkezi bir rol oynamaktadır; Ukrayna savaşı ve nükleer anlaşmazlıklardan Caracas krizine ve Washington ile jeopolitik rekabete kadar. Parstoday’in bu haber paketinde, Rusya’nın uluslararası gelişmelere yönelik son tutumları ve gerilimli atmosferin ekonomik sonuçları ele alınıyor.
Moskova: Washington’un Ukrayna için hazırladığı barış planı “köklü bir revizyon” gerektiriyor
Kremlin’in üst düzey dış politika danışmanı Yuri Uşakov, ABD’nin Ukrayna için önerdiği barış planının, Moskova’nın beklentilerinden hâlâ çok uzak olduğunu ve Washington’un belgelerinde “ciddi ve temel değişiklikler” yapması gerektiğini açıkladı. Uşakov, bu değişikliklere dair ayrıntı vermedi ancak son siyasi görüşmelerin toprak ve güvenlik konularında derin anlaşmazlıklar içerdiğini vurguladı.
Bu açıklamalar, ABD’nin Ukrayna özel temsilcisi Kate Kluge’ün savaşın sonunun “yakın” olduğunu söylediği ve anlaşmanın iki temel konusunun Zaporijya Nükleer Santrali ile Donbas’ın geleceği olduğunu belirttiği bir dönemde geldi. Öte yandan Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy’nin, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile beş saatlik görüşmenin ardından ABD temsilcileri Steve Witkoff ve Jared Kushner ile yaptığı iki saatlik telefon görüşmesi, müzakere sürecine daha da karmaşık bir boyut kazandırdı.
Rusya’dan ABD’ye Venezuela uyarısı: Moskova, Karakas’ın yanında duruyor
Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, Washington ile Karakas arasındaki gerilimin tırmanmasından endişe duyduğunu belirterek ABD’ye “tam ölçekli bir çatışmaya sürüklenmekten kaçınma” çağrısında bulundu. Ryabkov, krizin kökeninin ABD’nin bölgedeki “koşulsuz hâkimiyet kurma çabası” olduğunu söyledi. Ryabkov ayrıca Moskova’nın Karakas ile “stratejik ortaklık ve işbirliği anlaşması” imzaladığını ve birçok alanda Nicolas Maduro hükümetini desteklediğini hatırlattı.
Bu uyarı, ABD’nin Ağustos ayından bu yana Karayipler’de geniş çaplı operasyonlar başlatması ve Venezuela’ya karşı kara harekâtı tehdidinde bulunması üzerine geldi. Venezuela yönetimi bunu bir “rejim değiştirme girişimi” olarak nitelendirmektedir.
Almanya’dan Çin’e diplomatik baskı: Rusya’yı dizginlemede daha aktif rol çağrısı
Berlin, Pekin’i Ukrayna’da ateşkes sürecinde daha aktif rol oynamaya zorluyor. Almanya Dışişleri Bakanı Johann Wadefull, Çin’e resmi ziyareti öncesinde “Hiçbir ülkenin Rusya üzerinde Çin kadar etkisi yok” dedi. Wadefull, Pekin’in bu etkisini kullanarak Moskova’yı “ciddi ve Ukrayna’nın egemenliğine saygı temelinde” müzakereye zorlaması gerektiğini belirtti.
Alman Bakan ayrıca, Çin’in nadir toprak elementleri ihracatı, Pekin’in aşırı sanayi kapasitesi ve Tayvan ile Güney Çin Denizi gibi Asya-Pasifik güvenlik konularını da gündeme getirecek.
Küresel enerji piyasası gerilim gölgesinde
Brent petrolün 63,75 dolar, WTI petrolünün ise 60,08 dolara yükselmesi, piyasanın yeniden yukarı yönlü bir trende girdiğini gösteriyor. Analistler, bu yükselişi ABD’nin Moskova’daki görüşmeleri durdurmasına, Venezuela’da olası çatışma endişesine ve Ukrayna krizindeki belirsizliğe bağlıyor.
Raporlara göre Rusya’ya yönelik yaptırımların kaldırılmasına ilişkin olası bir anlaşma, küresel arzın artmasıyla petrol fiyatlarını düşürebilir. Bunun tersine, ABD’nin Venezuela’ya yönelik yeni tehditleri, büyük kısmı Çin’e giden 1,1 milyon varillik Venezuela petrol ihracatını riske atabilir.
Çekya Cumhurbaşkanı’ndan Rusya’ya tehdit
Çekya Cumhurbaşkanı Petr Pavel, Sunday Times’a verdiği röportajda, Rusya’nın “NATO hava sahasını ihlal etmeye devam etmesi hâlinde” Avrupa’nın “Rus uçaklarını veya İHA’larını düşürmek zorunda kalabileceğini” iddia etti. Pavel, bu iddiasına dair hiçbir kanıt sunmadı ancak Avrupa’nın olası Rus tehditlerine karşı bağımsız hareket etmeye hazır olması gerektiğini söyledi. Kremlin ise bu açıklamaları “sorumsuz ve gerilimi artırıcı” olarak nitelendirdi.
Rusya’nın savunma operasyonları ve Ukrayna savaşının devamı
Son saha gelişmelerine göre Rusya Savunma Bakanlığı, son saatlerde 17 Ukrayna İHA’sının imha edildiğini açıkladı. Bu saldırılar, Moskova’nın 2022 Şubat’ında Donetsk ve Lugansk’ın bağımsızlığını tanımasının ardından başlayan savaşın devamı niteliğindedir. Buna karşılık ABD ve Batılı ülkeler milyarlarca dolar değerinde silah desteği sağlayarak çatışmanın sürmesine doğrudan katkıda bulunmuştur.
Çok katmanlı bir uluslararası tablo
Bu gelişmeler, uluslararası sahnenin karmaşık ve çok katmanlı bir manzara sunduğunu göstermektedir. Bir yandan, Ukrayna için yürütülen barış görüşmeleri hız kazanmış olsa da Moskova ve Washington arasındaki temel anlaşmazlıklar ciddi bir engel oluşturmaktadır. Diğer yandan, Venezuela’daki eski gerilimler yeni ve sert bir dille yeniden tanımlanmakta, Rusya ise Karakas’a koşulsuz destek verdiğini ilan etmektedir.
Bu eşzamanlı gerilimler yalnızca kıtaların güvenliğini değil, enerji piyasalarının istikrarını da etkilemekte ve günümüzün birbirine bağlı dünyasında bir noktadaki krizin kısa sürede diğer bölgeleri nasıl etkilediğini açıkça göstermektedir.