Aralık 07, 2017 09:44 Europe/Istanbul
  • AB, Trump'ın Kudüs kararından dolayı ciddi endişe duyuyor

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, ABD Başkanı Donald Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanımasıyla ilgili açıklamasından dolayı ciddi endişe duyduklarını belirtti.

Mogherini, yaptığı yazılı açıklamada, AB'nin tutumunun değişmediğini ifade ederek, müzakereler yoluyla iki tarafın da beklentilerini karşılayacak şekilde ve Kudüs'ün gelecekte iki devletin de başkenti olmasını sağlayan bir çözümün bulunması gerektiğini vurguladı.

Gerginliğin engellenmesi için AB'nin sahada ve bölgedeki tüm taraflara itidal çağrısında bulunduğunu kaydeden Mogherini, direkt ve anlamlı müzakerelerin başlatılması için ortam oluşturulmasına odaklanılması gerektiğinin altını çizdi.

Mogherini, "AB ve üye ülkeler, Kudüs'e ilişkin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) 478 sayılı Kanunu uyarınca varılan uluslararası görüş birliğine saygı duymaya devam edecek ve Kudüs'ün statüsü belirlenene kadar diplomatik temsilciliklerinin yerleri konusunda değişikliğe gitmeyeceklerdir."değerlendirmesinde bulundu.

Amerikan başkanı Trump, dün bölge ve dünyanın yaygın karşı çıkmasına rağmen, Kudüs'ü terör rejimi İsrail'in başkenti olarak resmiyette tanıdı.

Trump, Amerikan dışişleri bakanlığından, Tel Aviv'deki ABD büyükelçiliğinin Kudüs'e intikaliyle ilgili  gerekli hazırlıkların yapılması emrini verdi.

Amerikan Kongresi 23 ekim 1995 tarihinde ABD büyükelçiliğinin Kudüs'e taşınması planını  onaylamıştı. Ama Amerika'da bu zamana kadar işbaşına gelen hükümetler  gelecek tepkilerden dolayı bu planın hayata geçmesinden sakınmışlardı.

Trump'ın Kudüs'ü işgal rejimi İsrail'in başkenti olarak resmiyete tanıması ardından tüm dünyada gerek halk kitleleri tarafından olsun ve gerekse devletler ve ülkelerin yetkilileri tarafından Trump'ın bu kararına tepkiler yağmaktadır. Bu karara tepkisini gösterenlerden biri de AB birliği ve Avrupa liderleridir. Hatta İngiltere başbakanı Traza May da Amerikan başkanını bu kararını tehlikeli niteleyerek kınamıştır. Almanya Başbakanı Angela Merkel, ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıması kararını desteklemediklerini açıkladı.

Günlerdir yapılan tüm bu eleştiri, itiraz ve uyarılara rağmen Trump İsrail'e tam desteğini açıklamak ve Amerika'daki siyonist lobisinin desteğini, İsrail'in rızasını kazanmak amacıyla böyle akılsızca bir kararı almıştır. Oysa kendi halefleri geçmiş yıllarda kongrenin bu kararının mantıksız olduğunu bildikleri ve dünyada yeni bir kargaşaya sebebiyet vereceği için bu kararı hayata geçirmekten kaçınmış ve her zaman onu askıya almışlardır. Nitekim Trump'ın temelden yoksun bu kararı Amerika içinde de siyaset ve devlet adamları içinden tepkiler görmektedir ve söz konusu yetkililer Trump'ın dengesiz biri olduğunu, kendi kararlarıyla dünyayı zora soktuğu gibi Amerika'yı da önemli sorunlarla karşı karşıya getirdiğini belirtiyorlar.

Eski ABD Başkanı Barack Obamanın yardımcısı Joe Biden daha önce yaptığı bir açıklamada 14 farklı ülkenin liderinin kendisini arayarak, Donald Trump'ın dengesiz girişimleri konusunda kendisinden yardım talep ettiklerini bildirmişti. Trump, Beyaz Saray'da başkanlık koltuğuna oturduğu günden şimdiye kadar, mantıksız, dengesiz tutum ve icraatlarıyla Amerika halkının tepkisini topladığı gibi hatta Avrupalıların da tepki ve eleştirilerine sebep olmuştur.

Trump'ın İklim anlaşması olarak bilinen Paris anlaşmasından çıkmak konusundaki tutumu, AB ile ABD arasında serbest ticaret anlaşmasının imzalanmasına Trump'ın karşı çıkması, Trump'ın Amerikan'ın çıkarlarını dikkate alan siyasetlerinde aşırıya kaçması ve NATO'nun AB'yi üyelerinden sürekli olarak NATO içindeki üyelik paylarını artırmalarını istemesi ve bu yönde baskı yapması, İran ile 5+1 grubu arasında imzalanan nükleer KOEP anlaşmasına karşı çıkması ve Kore yarımadasındaki savaş yanlısı tutum ve icraatları AB ile Amerika arasında kopmaların meydana geldiği hususların başında gelmekte.

Fransız yazar  Marie-Cécile Naves'ın belirttiği gibi, çok kutuplu dünyayı sonlandırmak amacıyla yapılan Trump'ın siyasetleri sultacılık, blof ve kirli alış-verişlere dayalı olup, sadece Trump'a mahsus bir tutumdur.

Şimdi de Filistin topraklarının kopmaz bir parçası olan ve tüm İslam aleminin desteğini arkasında bulunduran Kudüs'ün, işgal rejimi İsrail'in başkenti olarak Trump tarafından resmiyete tanınması Brüksel ile Washington arasında yeni bir ihtilaf ve anlaşmazlık konusuna dönüşmüştür ve Trump'ın mantıksız tutum ve ısrarıyla ve dünyadan gelen tepkilere aldırış etmemesiyle Atlas okyanusunun iki yakasında bu bölünme ve kopmanın daha da derinleşeceğini belirtmek gerekir. Brüksel, Trump'ın siyasetlerinin Amerika'nın tüm dünyadan tecrit olması ve daha da yalnızlaşmasına yol açacağına inanıyor.

Etiketler