Pars Today

Bu bölümde yeteneklerin yetiştirilmesi ile ilgili konuşacağız.

İyi yaşamak sanatı, öğrenilmesi ile insanın yaşamını iyileştiren maharetlerin toplamıdır. Daha iyi yaşamak için atılması gereken ilk adım düşünmek ve düşünmeye özen göstermektir. Başkalarının akıllarından ve fikirlerinden yararlanıp onlara danışmak ve öğüt dinlemek de iyi yaşamak için olmazsa olmazlardan sayılır.

Düşünme, insanın kendini daha iyi tanımasına yol açar. Kendini tanıyan her insan, yetenekleri, ruhsal ve fiziksel kabiliyetleri, zayıf ve güçlü noktaları, istekleri ve kısıtlamalarını tanır. Böylece bir insan iyi yaşamak için gereken temel adımlardan birisi atmış olur.

Bir insan kendini tanıyarak eksik yanlarını giderip bir yandan da yeteneklerinin filizlenmesi doğrultusunda plan yapabilir. İnsan kendini tanıyarak eksikleri ve kusurlarını da tanıyıp hayat yöntemini daha mantıklı bir şekilde seçebilir veya değiştirebilir. İşini sevmeyen bir doktorun tarihe daha fazla ilgi duymasını anlayıp tarihçi olması veya yeteneklerini daha sonra tanıyan bir öğretmenin yıllar sonra giyim tasarımcısı olup usta ve tanınmış bir tasarımcıya dönüşmesi gibi. İnsan yeteneklerini keşfedip yetiştirmesi sayesinde huzura kavuşmasının yanı sıra hayatından keyif almanın da tadına varacaktır.

Maharetlerin öğrenilmesi ve öğretilmesi bir insanın güçlü yanını oluşturabilir. Allah Resulü Hz. Muhammed saa ise bu konuda güzel bir tavsiyede bulunarak şöyle buyurmuşlardır: " Ya alim ol ya da ilim öğrenmekle meşgul ol. Zamanını boş bir şekilde sadece eğlenmek ile geçirme."

İslam dini Müslümanları, Kurani ve dini bilimler, ahlak bilimleri, tıbbi bilimler, doğa bilimleri ve ayrıca tarımcılık, bağcılık, bostancılık, gemicilik, balıkçılık vb. mesleklerde maharet elde etmesine vurgu yapmıştır. Semavi dinimiz güncel ve modern bilimlerin de öğrenilmesinin insanın kalkınması ve gelişmesine yardımcı olacağı konusuna da vurgu yapmıştır.

İmam Ali as bu konuda ilgi çekici bir tavsiyede bulunmuşlardır:" Kendi döneminin çocuğu zamane çocuğu ol. "

Hali hazırda bilim ve teknolojinin ilerlemesi ve internet ve sanal alemin yaygınlaşması ile insanların iletişim ve etkileşim şekli de değişikliğe uğramıştır. İnternetin mekan ve zaman ötesinde olma özelliğinin yanı sıra kolayca erişilebilirliği,  geçmişe göre farklı sosyal etkileşim şekillerinin ortaya çıkmasına yol açıp yaşam tarzı, toplumsal etkileşimler ve hatta siyasi katılımlardaki durumu bile etkilemiştir. İnternet artık en önemli bilgilendirme aracı haline gelip en temel iletişim kanalına dönüşmüştür. İnternet ve sosyal ağlar da başka olgular gibi olumlu ve olumsuz etkilerini beraberinde getirmiştir. Bu etkilerin olumlu yönlerinden yararlanmak için ise planlamaya ve kamuoyunu bilgilendirmeye ve onlarda farkındalık yaratmaya ihtiyaç vardır. Ancak kimi insanlar günümüzde Facebook, İnstagram, Telegram vs. gibi sanal aleme aşırı derecede düşkünlüklerinden dolayı zamanlarını boşa harcıyorlar.

İnternet ve sanal alemin aşırı derecede kullanılması insanın beyninin ve gözünün yorulmasına ve stresinin artmasına yol açar. Bundan dolayı sanal alem ve bu imkandan doğru şekilde yararlanma yöntemlerini öğrenmek toplumun her bireyi için zaruri bir eğitimdir. Bu eğitim sayesinde bir insan bu önemli araçtan doğru şekilde yararlanıp ilerleme kaydedebilir. Gün içinde zamanı doğru kullanmak bir insanın daha iyi yaşamasına büyük bir katkısı olacaktır.

Yeni bilimleri öğrenmek ve öğretmek için  kitap okumaya büyük bir zaman diliminin ayrılması şarttır. Okumak ve öğrenmek hayatımızda daha önce yaşayamadığımız daha iyi anlar yaşamamıza yol açar. Kitap okumak daha iyi, daha şefkatli ve daha anlayışlı olmamızı sağlar.

2013 yılında Amerika'daki Emory Üniversitesinde, kitap okuyan ve okumayan insanların beyinleri arasında bir karşılaştırma yapan araştırma yapıldı. Bu üniversite araştırmacıları, beyin taraması yaparak kitap okumanın insanı okuduklarını düşünmesine ve hayal etmesine ve hatta dokunmasına yol açtığı kanısına vardılar.

Ünlü İngiliz piyes yazarı ve şair Oliver Goldsmith kitap okumak ile ilgili şöyle söylemektedir:" İyi bir kitabı ilk kez okuduğum zaman yeni bir arkadaş ile tanışmış gibi hissediyorum kendimi. Aynı kitabı ikinci kez okuduğum zaman ise eski bir dost ile tekrar görüşmüş gibiyim. "

Evet arkadaşlar, faydalı kitapların günde bir yaprağının okunması bile hayatınızda esen bir meltem niteliğinde olup yeni kapıların açılmasına yol açacaktır.   

Kimi zamanlar bazı kişiler pesimist yaklaşım veya imkanlarının az olmasından dolayı öğrenmek ve eğitimden yararlanamazlar. Bir kişinin kısıtlamalardan dolayı tabii olarak yeteneklerini yetiştirememesi ve dışa vuramaması inkar edilemez bir gerçektir. Örneğin ressamlıkta yeteneğini keşfedip ancak gereken resim malzemelerini almaya gücü yetmeyen birisi veya teknik işlerde yetenekli olup ancak eğitim merkezlerine gidemeyen bir kişi muhakkak bu yeteneğini dışa vurmakta sorun yaşayacaktır.  Bunun gibi birçok örnek sayılabilir. Her insanın kendine göre hayatını etkileyen kısıtlamaları ve sınırlandırmaları vardır.

Bir insanın sadece oturup eksik yönlerine odaklanması halinde erişilmez ülküler ve arzuları düşünmesi onun hayal kırıklığına uğramasına yol açacaktır. İmkanların az olması geçilmeyecek bir engel değildir. İnsan kendi yeteneklerini tanıyarak, bu engelleri zorlamalı ve yeteneklerinin filizlenmesi doğrultusunda çaba göstermelidir. Bu ise daha iyi bir yaşam için önemli bir adım sayılır.

Her maharetin öğrenilmesi yeni ve bilinmez bir yolculuğa çıkmak gibidir. Öyle bir yolculuk ki insanın yeteneklerinin tanınmasına yol açıp daha iyi yaşamak doğrultusunda önemli bir adım atmasını sağlayacak.

İmkanların az olması engelini aşmak için birkaç yöntem mevcuttur. Yeni maharetlerin öğrenilmesi için en kısa ve en pratik yol, daha önce bu yolları kat eden birilerini bulmaktır. Deneme yanılma yöntemi ile başarıya ulaşan bu insanlar size büyük yardımlarda bulunabilir. Bu kişilerin deneyimleri sizi epey ileriye taşıyacaktır. Hatta bir süre mahareti öğrenmek maksadı ile bu kişilerin yanında çalışmak ve onlar ile beraber bir mesleğin sırlarını çözmek ciddi derecede başarı sağlayabilir.

Öğrenmek, ilgi ve sevgi ile sentezlendiği zaman, insanda neşe ve moral yaratır. Böyle bir insan çalıştığı alanda her şeyi hızlı ve toplu bir şekilde öğrenmek isteyecektir. Tabii zor günler yaşayıp ağır baskılara katlanmak mecburiyetinde kalabilir, yorulabilir hatta bundan vaz geçebilir de. Ancak öğrenmek yolunda sabırlı olmak ve dayanıklı olmak büyük bir önem arz etmektedir. Özel bir meslek veya bilim dalında acelesiz ve sürekli ilerlemek nihayetinde başarıya yol açacak bir yöntemdir.  

Kısıtlamalar ve engelleri aşmanın bir başka yolu da dostane veya çalışma grubuna katılmaktır. Grup halinde olmak başkalarından da bir şeyler öğrenmesine yol açması ile birlikte ilerleme doğrultusunda insanın daha motive olmasını da sağlar. Bu grup her hangi türde bir grup olabilir. Örneğin satranç grubu, internetteki bir eğitim grubu veya okul arkadaşları grubu da aynı niteliği taşımaktadır.

Önemli olan moralleri yüksek ve zihinleri açık insanlar ile birlikte öğrenmektir. Böyle bir grupta bir maharetin öğrenilmesinin yanı sıra birbirinin imkanları ve araçlarından yararlanılabilir.

İmkanların var olduğu bir ortamda bir insan yeteneklerini keşfedip filizlenmesini sağlamak için eğitim kurslarına katılabilir. Birkaç ay veya birkaç dönem içerisinde usta öğretmenler ve uzmanlar sayesinde çaba göstermek sureti ile yeteneklerin yetiştirilmesi mümkün. Siz de alıştırma yapmak sureti ile maharetlerinizi güçlendirip hayatta bu imkanınızdan yararlanabilirsiniz. Maharet öğrenmek ve o mahareti uygulamaktaki başarı insanın özgüvenini arttırır. Bu ise daha iyi yaşamak için gerekli bir adım sayılır.

Bilgin Eflatun bu konuda şöyle demiştir:" Doğa bizim hepimizde benzer yetenekler yaratmamıştır. Yetenekler farklıdır. Kimileri özel bir iş için kimileri de başka alanlarda yeteneklidirler. "