İslam inkılabının zaferinden kırk yıl sonra İran - 40
İran İslam inkılabı son iki asrın en büyük hadiselerinden biri olarak şimdi hayatının beşinci onyılına ayak basmaya hazırlanıyor.
Bu önemli hadise özellikle son kırk yılda düşmanların gözüne batan diken ve mazlum ve mağdur milletlerin önemli dayanağı oldu.
Aslında neden İran İslam inkılabı düşmanlarının bu inkılabın ve İran İslam Cumhuriyeti nizamının halâ ayakta durmasından öfke duyduklarına şaşmamak gerekir. Zira düşmanlar sadece İran’daki gayri meşru çıkarlarını kaybetmediler ve bunun yanında şah rejimi döneminde Amerika’nın sultası altında tanımlanan İran milletinin gerçek azameti karşısında da zillete düştüler. Bugün İran milleti başka ülkelere ve milletlere süper güçlere karşı direnmenin mümkün olduğu ve onlardan korkmadan ilerleyebilecekleri yönünde bir örnek oluşturuyor.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei bu bağlamda yaptığı konuşmalarından birinde, siyasi bağımlılık milletler için çok tehlikeli ve aşağılanma sebebi olduğunu belirterek İran’ın Amerika’dan tamamen bağımsız hale geldiğini belirtti. Ayetullah Hamanei, düşmanlar İran İslam Cumhuriyeti’nin faaliyetlerini ve gelişmelerini rasat ederek bu ülkenin geri kalmış bir ülke konumundan siyasi, savunma ve ilmi açılardan güçlü ve etkili bir ülke konumuna gelmiş olmasından öfkelendiklerini ve aynı zamanda kaygı duyduklarını vurguladı.
Amerika rejiminin İran milleti ile İslam inkılabı zafere kavuştuğu ta ilk günden düşmanlık gütmeye başladığını hatırlatan İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei şöyle devam etti: O günlerde ne nükleer enerji vardı, ne füze ne de bölgesel nüfuzumuz söz konusuydu, fakat Amerikalı yetkililer, İslam inkılabı zafere kavuşunca İran gibi emir kulu, itaatkar ve çıkar sağlayan bir ülkeyi kaybettiklerini anlamıştı.
Aslında birçok uzmanın da belirttiğine göre İran’ın bölgede iktidarla nüfuzunu geliştirmesi, stratejik Ortadoğu bölgesine musallat olmak için milyarlarca dolar harcayan Amerika’yı hüsrana uğrattı.
Bugün İran İslam Cumhuriyeti nizamı tüm iktidar unsurlarına sahiptir ve bu iktidarına dayanmak ve jeo politik konumu ve iktisadi meziyetlerinden yararlanmak sureti ile bölgesel rolünü başarı ile ifa ediyor. Buna göre İran İslam Cumhuriyeti son kırk yılda sürekli Amerika’nın bölgeye yönelik şom planlarını boşa çıkardı. Bir başka ifade ile Amerika son 40 yılda sürekli İran İslam Cumhuriyeti nizamına karşı mağlup oldu. Aslında Amerika ile İran arasında 40 yıldır devam eden mücadelede bazen dikkatlerden kaçan önemli bir nokta, bu mücadelenin her seferinde galip tarafın İran ve mağlup tarafın ABD olmasıdır.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei 13 Aban küresel istikbarla milli mücadele günü dolaysıyla binlerce öğrenciyi kabulünde Amerika’nın İran’a karşı husumetinin sebeplerine değinerek şöyle buyurdu: Amerika’nın son 40 yılda amacı yeniden İran’a musallat olmaktı, fakat tüm çabaları ve komplolarına rağmen bu hedefine ulaşamadı. Bugün dünyada Amerika’nın üzerinde hiç bir etkisi olmadığı tek ülke İran’dır, ki bu da Amerika’nın hezimete uğradığının işaretidir.
Aslında Amerika’nın dünya genelinde çökmeye yüz tuttuğu açıkça görünen bir gerçektir. Bugün dünya genelinde birçok kanıt Amerika’nın gücünün çökmeye başladığını ve bugünkü Amerika, kırk yıl önceki Amerika’ya nazaran çok daha zayıf olduğunu gösteriyor.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei bu gerçeği beyan ederken günümüzde dünyanın birçok önde gelen politikacısı ve sosyoloji uzmanı Amerika’nın yumuşak gücünü kaybettiğini belirttiklerine işaret ederek şöyle buyurdu: Amerika kendi görüşünü başka ülkelere kabul ettirme anlamında yumuşak gücü bakımından en zayıf konumdadır ve özellikle şimdiki Cumhurbaşkanı iktidarın başına geçtikten sonra sadece milletler değil, aynı zamanda Avrupa ülkeleri, Çin, Rusya, Hindistan, Afrika ülkeleri ve latin Amerika ülkeleri de Amerika’nın kararlarına açıkça muhalefet ediyor. bugün dünyanın tüm kanaat önderleri Amerika’nın çöküşü konusunda hemfikirdir. Ancak Amerika’nın karşısında duran İran’da gençlerin çabaları sayesinde daha aydın ve daha iyi bir gelecek beklenmektedir.
Christian Science Monitor gazetesi bir raporunda Amerika devleti Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun yaptığı konuşmadan daha açık ve net bir şekilde İran’dan isteklerini yerine getiremeyeceğini belirterek şöyle yazdı: Pompeo İran’dan bölgede nüfuzunu azaltmasını istedi. İranlı yetkililer de beklendiği gibi bu sözlere karşı çıktılar ve Amerika başkanları 1979 inkılabından bu yana İran İslam Cumhuriyeti nizamını zayıf düşürmekte başarısız olduklarını belirttiler. Ancak Amerika’nın şimdiye kadar görülmemiş baskıları ve tehditleri İran’ın stratejik hesaplarını değiştiremiyor. İranlı yetkililer Pompeo’nun talepleri ve Amerika’nın yeni stratejisi ile alay etme konusunda birlik oldular.
Bugün Amerika devletinin güç kaybı ve çöküş süreci iyice ivme kazandığı gözleniyor. Nitekim Amerika’nın şimdiki Başkanı Trump’ın uygulamaları da Batı’nın iddia ettiği medeniyetin temelini oluşturan liberal demokrasiyi de rezil ettiği anlaşılıyor.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei Amerika devleti askeri güç ve iktisadi güç kaybı bakımından da yokuş aşağı yuvarlandığını belirterek şöyle dedi: Amerikalıların askeri imkanları vardır, fakat askerlerinin şaşkınlıkları ve depresyona sürüklenmeleri yüzünden başka ülkelerde hedeflerine ulaşmak için Black Water gibi cani örgütleri kullanmak zorunda kalıyorlar.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei Amerika devletinin trilyonlarca dolara ulaşan efsanevi borcu ve 800 milyar dolar civarında bütçe açığına işaret ederek tüm bunlar Amerika’nın ekonomik açıdan da çökmeye başladığını ortaya koyduğunu, fakat Amerikalı yetkililer bu gerçekleri örtbas etmeye çalıştıklarını, ama yine de başarılı olamadıklarını vurguladı.
Gerçekten Başkanı Afrikalı siyahi insanları tuvalet kuyusu hitap eden ve göçmenleri saldırgan güçler niteleyen ve göçmen çocuklarını ebeveynlerinden ayırarak kamplarda hapseden ve müttefiki S. Arabistan’a yığınla silah satarak Yemen’de masum insanların katledilmesine yardımcı olan ve sonuçta dünyanın en yoksul ülkelerinden birinde beşeri faciaya ve kıtlığa yol açan ve Suud rejiminin başını çektiği tecavüzcü güçlere tam destek veren bir ülke nasıl İran İslam Cumhuriyeti nizamını kötülemeye cesaret edebilir?
Aslında ABD tarihi büyük skandallar, rezillikler ve insan hakları ihlalleri ile doludur. Amerika topraklarının gerçek sahipleri olan kızılderililerin acımasızca katledilmeleri, siyahilerin Afrika kıtasından getirilerek köle yapılmaları, Japonya’nın Hiroşima ve Nakazaki kentlerine nükleer bomba atılması, İran yolcu uçağının düşürülmesi, hepsi Amerikalı devlet adamlarının kara yüzünü ortaya koyan tarihî somut delillerdir. Bu yüzden İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei büyük şeytanın çöküşü kesin olduğunu belirterek Amerika küresel güç arenasından silinmeye mahkum olduğunu vurguluyor.