Ekim 07, 2016 14:30 Europe/Istanbul

Aile ocağı, toplumun en esas rüknü ve farklı kültürlerin ve terbiyelerin yatağı ve bireylerin potansiyel yeteneklerinin aktifleştiği ve insanların mutluluğu veya sefilliğine neden olan bir yerdir.

Karı ve koca, aile kurumunun ilk ve ana erkanını teşkil ediyor ve aile bireylerinin şahsiyetlerinin muhtelif ebadının gelişimi, güvenliği, sağlamlığı ve dinamikliğinde belirleyici rol ifa ederler.

Aile düzeninde her bir fert özellikle karı ve koca, uygun konumda yer alırsa, o aile istenen ve beklenen hedeflere ulaşabilecek ve yönetim krizine maruz kalmayacak. Aile, karı ve kocanın hakkettikleri uygun konumda yer alması halinde başarı ve mutluluğa ulaşabilecektir. Bu rol için, anne ve babanın ruhsal ve cisimsel kabiliyetlerine sahip olmalari gerekiyor. Bu şartlar altında, onlardan mantıklı beklentiler olabilir ve onlar da, kendi sorumlulukları ve görevlerini iyi şekilde yerine getirebilir.

Eşlik görevi ve eşin İslami yaşam tarzındaki muhtelif rolleri, kurallar ve politikalarda dikkate alınmış bir konudur. Bu arada, karı kocadan her biri, ailenin korunması için karşı tarafın hak ve görevlerine dikkat etmesi gerekiyor.

Koca, aile başkanı olarak, karı ve çocuklarının huzur ve refahı için çalışmalı ve karı da, aile ocağının mihver bireyi olarak da ailsel yaşama sıcaklık ve enerji vermesi gerekiyor. Bu yüzden "Eşin onur ve izzetine , annelik  ve kadınların ev hanımı olma rolüne, babalık ve babaların ekonomik rolüne, kocalar ve karıların manevi ve terbiye amaçlı görevleri ve aile bireylerinin sorumluluk kabul etme noktasında güçlendirilmesine , ailesel ilişkiler ve kendi rol ve görevini ifa etmesine destek" Ayetullah Hamanei'nin Aile konusundaki 16 maddeli politikalarından biridir.

Kadın, yaşamın temel erkanından biri sayılır. insan doğası ve fıtratından kaynaklanan haklar ve kurallar doğrultusunda, kocanın desteği ve başkanlığı altında olur. O kocanın hayat ortağı ve yoldaşıdır, Kadın, ince ruha sahip zarif bir varlıktır ve Allah'ın vücuduna yerleştirdiği güç vesilesiyle, erkeğin yüreğine sızabilir ve hayata huzur kazandırır.

Kadın, erkeğin en iyi dert ortağı ve munisi olabilir, böylece erkek, kadının yanında huzura kavuşur ve hayatın acı ve hüzünlerini unutabilir.

Öte yandan, erkeğin rolü, ailenin gelişme ve büyüme açısından oldukça önemlidir. Erkek (koca), ailede eş ve baba olmak üzere iki önemli rolü ve görevi vardır ki her biri, bu rollerden olan tanım ve beklentilere uygun olarak, ailenin ruhsal, duygusal, maddi ve manevi ihtiyaçlarını gidermekte ve aile fertlerini geliştirmekte pay sahibidir.

Her koca bir eş olarak, eşlik görevini doğru biçimde yerine getirerek, ailesini, büyüme ve gelişme yoluna koyabilir.

İslam, kadın için hayatın idaresinde ve soysal hayatta bazı roller tanımlamıştır, ancak bu roller,  kadın ve erkeğin ruhsal ve cisimsel özelliklerine göre tanımlanmış ve belirlenmiştir.

Eşlik ve annelik görevi, kadının yaradılış dünyasındaki eşsiz iki görevidir ki insanın aile içerisinde ruhsal sağlık ve güvenliğini garanti eder. Bu arada bazı ortak görevler de vardır, nitekim, toplumda faaliyet gösterme ve toplumun genel acılarını bilmek ve sorunlarının tedavisi için çaba göstermek, sadece kadın veya erkeke has bir görev değil, İslam İnkılabı Rehberi'ne göre, kadınlar da bu görevler karşısında yan çizemezler. Onların toplumsal ve siyasal faaliyetleri için herhangi bir kısıtlama yoktur, ancak yüce Allah'ın doğası gereği kadına has verdiği görevler var ki bu görevler çok önemli görevlerdir.

İslam İnkılabı Rehberi, sosyal, siyasal faaliyet, ders okumak, ders vermenin kadın ve annelik için bir engel veya rakip olmadığını zira, kadının devrimci ve İslamcı ahlakıyla, erkeği ve gelecek nesli yapabileceğini bildiriyor.

Bugün ithalat edilmiş yanlış kültürlere sahip ülkeer, artan krizlerle karşı karşıya kalmıştır. Cinsel eşitlik gibi düşüncelerin yayılması, erkeklerin toplumsal faaliyetleri, ev hanımi olma ve annelliğe yönelik olumsuz his oluşturulması, kadının konumunu, Batı dünyasının çıkarlarını sağlama doğrultusunda sarsmıştır ve bugüne kadar Batı toplumunun kadın ve aile gibi iki ciddi kriz yaşmasına neden olmuştur.

İslam İnkılabı Rehberi, aile ile ilgili stratejik politikasında, kadın rolünün ailede anne ve eş olarak özel bir görev olduğunu hatırlatmıştır. Bu bağlamda, kadın aile bireyleri üzerinde en fazla etkili olacaktır, bu yükseliş ve gelişim için kadının sağlığı şarttır, bu sağlık cisimsel ve ruhsal olmak üzere, gelecekte sağlıklı topluma sahip olmamızı sağlamış olacak.

Dini modelde, karı-koca olmanın en önemi görevi, o iki arasında ilişki maharetleridir. karı-koca olmanın esasını, bağ ve ilişki teşkil eder. Buyüzden, koca ile karı arasında bağı güçlendiren her şey bu modelde var ve bu ilişkiye zarar verecek şeyler, onda görünmez.

Karı-koca arasında konuşma ve diyalog maharetleri, ünsiyet ortamının zenginleştirilmesine katkı sağlayabilir, bu modelde, karı ve koca, birbirini örten elbise niteliğindedir.

Teşekkür etme, saygı gösterme ve karşı tarafı kabul etme, 3 önemli bilimsel ve ahlaki ilkedir ki, eşlik modelinde özellikle kadınlar tarafından ortak yaşam temellerini sağlamlaştırmada ektilidir. Bu 3 ilke gerek söylem ve gerek eylem bazında görünmeli ve desteklenmelidir, böylece tarafların hakları ve görevleriyle ilgili meselelerde iki kat daha fazla etkili olabilecektir.

Annelik görevi, kadının ifa edebileceği en değerli ve yapıcı görevlerden biridir. dini öğretilerde, kadın bir değer olarak sayılır ve ruhsal ve biyolojik özellikleri yüzünden kadınlara verilmiştir.

Annelik görevi, sadece karında bebek taşıma ve ona emzirmeke sınırlı değil, anneler üzerinde terbiye ve eğitim yükümlülükleri de var ki, insanlık toplumunun genel hidayetinde onun neticesi ortaya çıkar.

Aslında, aile sağlığı, annelik rolünün sağlığını güvence altına alır, bu iş, kadın tarafından çocuklar ve eş için uygun manevi ortamın oluşturulmasıyla yapılacak.

Din büyüklerinin terbiye siretinde, aile, toplumun terbiye birimi sayılır, aile, insani duyguların ortaya çıktığı ve toplumun ana rüknüdür ve aile bireyleri arasında, anne bu önemli rolü ifa edebilir ve sağlıklı ve güçlü aileler, kadınların çabası sonucu oluşabilecek. Nitekim İmam Humeyni -rah- kadını toplumun öğretmeni olarak niteleyerek, insanların mutluluğu ve bedbahtlığı kadına bağlı olduğunu beyan ediyor.

Aslında, Anne, bir toplum ve kavmiyetin kültür, marifet, medeniyet ve ahlaki özelliklerini kendi cisim, ruh, ahlak ve davranışıyla bilelerek veya bilmeyerek, çocuğuna devrediyor.

İslam'a dayalı asil bir düşünce akımının kurucusu olarak İslam İnkılabı Rehberi, aile özellikleri ve bireylerinin rolü hakkında şöyle beyan eder: "en iyi çocuk terbiye etme yöntemi, insanın annenin sevgi ve muhabbeti ile yetiştirilmesidir".

bir aile ve daha sonraki nesillerin gelişimi, kadının aile ve çocukları terbiye etmesine bağlıdır ve bu zor görev sadece kadınlara doğuştan gelen bir içgüdü olarak ödünç verilmiştir ve başka bir alternatifi yoktur ve anne kendi tavrıyla kültür ve medeniyeti bir sonraki nesile aktarabilir ve bu da annelik görevininin önemini kanıtlamaktadır ve kadının ailedeki yönetim rolüne göre etkileyici olabilir. Ancak bu sözler, kadının toplumda faaliyet göstermesine ters düşmemektedir, nitekim İslam İnkılabı Rehberi bu bağlmada, kadınların toplumsal faaliyeti yüzünden ailede nicelik açısından varlığının azalması halinde, niteliğini arttırmaya çalışması  gereketiğine inanıyor.

Kadının ailedeki varlığı, bir marifat sayılır ve kadının konumuna hakaret olarak kabul edilmemektedir.

Böylece  Batı ve karşıt akımlar, bu tür düşüncenin yayılmasından enişe duymaktadır ve aile ve kadınla ilgili bu adalet eksenli görüşlerin karşısında yer almaya çalışıyor ve ve bu görüşü, kadını eve hapsetmekle suçluyor, oysa bu hareketler genellikle baştan beri kadın ve aileye en büyük zulmü yapmışlardır.

 İslam İnkılabı Rehberi'nin üzerine vurgu yaptığı br başka konu ise aile başkanlığı yapan kadınlar ve onların haklarına sahip çıkma noktasındar. Aile başkanı kadınlar, geçim masraflarını karşılama veya kendi işlerini veya kendi ailesini daimi veya geçici olarak idare etmekle sorumlu olan kadınlara deniyor.

Aile başkanı kadınlar, toplumun riske açık gruplarından sayılır ki bazen boşanma, eşlerinin ölümü veya uyuşturucu bağımlısı olma, işe göremezliği veya erkeklerince terk edilmesi gibi nedenler toplumdaki bu  geniş kesimin zarar görmelerine neden olur.

Erkeklerin yokluğu yüzünden kadınların bu ailelerde helal ekmek bulmak için çalışma zorunda kalırlar. 

Aile başkanı kadınlar, hem ailenin geçimini sağlak zorundalar ve hem kendi çocuklarının annelik ve babalık görevini yerine getirmeleri gerekiyor.

Bu yüzden kadınların güçlendirilmesi onların toplumsal durumunun iyileşmesine ve özgüvenlerinin artmasına neden olur.

Ayetullah Hamanei, bu konuyu dikkate alarak, "başkanları kadın olan ailelere kültürel, ekonomik ve hukuki destek ve onların evlenmesi için kolaylık sağlanması ve teşvik edilmelerini" gündeme almış bulunuyor.015