Arabistan’ın Yemen’in füze gücüne karşı acizliği - 1
Arabistan rejimi geçenlerde dünya müslümanlarını Yemen Ensarullah hareketine karşı kışkırtmak için bu hareketi Sade eyaletinden bir adet balistik füzeyi Mekke’ye doğru fırlattığını ve Suud hava savunması bu füzeyi Mekke’nin 65 km dışında imha ettiğini iddia etti.
Arabistan ve Yemen tecavüzünde başını çektiği ittifak üyeleri bölgenen ve Arap dünyasının müslümanlarının desteğini kazanmak ve ayrıca Yemen milletine karşı aşikar tecavüzlerine meşruiyet kazandırmak için bu iddiayı gündeme getirdi. Oysa Yemenli güçler aslında Arabistan’in iktisadi başkenti olan Cidde’de bir hava üssünü füze ile hedef almıştı. Yemen’in Ensarulah hareketi resmi sözcüsü Muhammed Abdusselam Suud rejiminin Mekke’nin bir füze ile hedef alındığı iddialarını reddederek bu iddianın müslümanların duygularını Yemen milletine karşı kışkırtmak amacıyla ileri sürüldüğünü açıkladı.
Ensarullah hareketinin resmi sözcüsü Abdusselam, Suud rejiminin başını çektiği ittifakının Mekke’ye doğru fırlatılan balistik bir füzeyi tespit ederek imha ettikleri yönündeki iddialarını reddederek Yemen ordusu ve halk güçleri söz konusu füze ile Cidde’nin uluslararası Melik Abdulaziz havaalanını hedef aldıklarını açıkladıklarını kaydetti.
Abdusselam, Yemen milleti Amerika’nın uşaklarının aksike Mekke’nin hürmetini koruduklarını belirterek, Yemen tecavüzü başlatıldığı günden beri Yemenli güçlerin Arabistan’da kutsal mekanlar hele dursun, hiç bir sivil hedefi vurmadıklarını belirtti.
Gerçekte Suud rejimi başta Yemen olmak üzere bölgede art arda uğradığı hezimetleri telafi etmek için kutsal mekanlara saldırıldığı gibi tehlikeli ve tefrikacı provokasyonları siyasi amaçlarına ulaşma aracı yapmaya çalışıyor. Oysa Yemen milletinin dindarlığı ve kutsal İslamî mekanlara gösterdikleri saygı, tacını ve tahtını korumak için İslam ümmetinin yerine Amerika ve siyonist rejim İsrail’in kucağına düşen sapkın Vahabi ve Suud elebaşılarından kat kat fazla olduğu bilinen bir gerçektir. Yemen milleti kutsal mekanların hürmetini Yemenli bebekleri ve çocukları ve kadınları katleden Suud rejimi ve müttefiklerinden daha fazla korumaktadır. Üstelik Mekke ile Cidde arasındaki mesafe yeteri kadar fazladır ve hiç bir akıllı insan Suud medyasının Yemenli güçlerin Mekke’ye füze saldırısı düzenlediği yafatasını kabul etmeyeceği kesindir.
Öte yandan Yemenli rasat güçlerinin medyada yayımladıkları görüntülere göre Yemen ordusunun fırlattığı Berkan 1 balistik füzesi Cidde’nin Abdulaziz havaalanına tam isabet ettiğini ortaya koymuştur. Yemen savunma bakanlığı da Cidde havaalanına füzeli saldırıyı doğruladığı açıklamasında Berkan 1 balistik füzesinin Abdulaziz havaalanına isabet ettiğini ve bazı kayıplara yol açtığını duyurdu. Açıklamada Yemen ordusu ve halk güçlerine bağlı füze birliğinin bu saldırısı, Arabistan’ın Yemen’de her gün işlediği sayısız cinayetlerine bir tepki olduğu ifade edildi.
Aslında Yemen’de Ensarullah hareketi ve Yemenli askeri uzmanların füze alanındaki başarıları, Yemen milletine dayatılan çok yönlü yaptırımların ve kuşatmanın sonucudur, çünkü bu yaptırımlar ve kuşatma Yemen milletini kendi ayağı üzerinde durmaya zorlamıştır. Nitekim bundan sonra da Yemen ordusu daha yüksek kapasiteli yeni füzeleriyle daha etkili olacaktır.
Ensarullah hareketi Suud rejimi Yemen topraklarına saldırdıktan sonra içinde bulunduğu kısıtlamalara ve mahrumiyetlere rağmen askeri açıdan kendi kendine yeter hale gelme sürecini başlattı. Gözlemciler Ensarullah hareketi iki üç yıla kadar bölgede büyük bir füze gücü olacağını belirtiyor. Bu açıklama Suud hanedanının tahtını sallamaya başladığı ve uykularını kaçırdığı anlaşılıyor.
Suud rejimi şimdiye kadar defalarca Yemen’in tüm füze üslerini ve füze depolarını tamamen imha ettiğini ileri sürdü. Fakat gerçek bu açıklamalardan farklı görünüyor, öyle ki Yemen direnişine bağlı güçler sahip oldukları füzelerin yerini sürekli değiştiriyor ve bu füzelerle Arabistan’ın derinliklerinde en hassas askeri üsleri ve merkezleri hedef alarak Suud rejimini ve ordusunu şaşkına çeviriyor.
Aslında Suud rejimi Yemen direnişi de Hizbullah gibi hareket ettiği gerçeğini artık kabul etmesi gerekiyor. Nitekim Yemen direnişi Suud rejiminin cinayetlerine paralel olarak adım adım daha uzun menzilli füzeleri devreye sokuyor ve bu sürecin sonu olmadığı gözleniyor.
Arabistan’ın Cidde kentinde Abdulaziz havaalanının füze ile vurulması ile birlikte Yemen’in füze birliği ilk kez Suud rejiminin iktisadi başkentini hedef almış oluyor. Bu yüzden Arabistan’ın başını çektiği Yemen karşıtı ittifak bu durumdan rahatsız olduğu halde bu gelişmeyi önemsizgibi göstermeye çalışıyor. Öte yandan Arabistan bu bağlamda yürüttüğü kampanyalarla gözleri Yemen’de işlediği cinayetlerin üzerinden uzaklaştırmak ve uydurduğu masallara yöneltmek ve gerçekte Ensarullah hareketi ile İslam dünyasını karşı karşıya getirmek istiyor. Suud rejimi medya üzerinden yürüttüğü geniş kampanya ve bazı ülkelerin siyasi şahsiyetlerinin banka hesabına aktardığı dolarlarla Ensarullah hareketine bağlı güçlerin müslüman olmadığını, çünkü Mekke’ye saldırmak istediklerini telkin etmeye çalışıyor. Bundan önce Yemen’in Berkan 1 füzesi de 11 Ekim tarihinde Cidde’nin yakında bulunan Taef’in Melik Fehed hava üssünü hedef almıştı.
Yemen ordusunun füze birliği bu gelişmeden yaklaşık bir ay önce 800 km menzili olan Berkan 1 füzesini imal ettiklerini açıklamıştı.
Yemen’in Berkan 1 adlı yeni füzesi Rusya’nın yüzlerce km menzilli Scut C füzesinin yeniden yapılandırılmış şeklidir. Bu füze 500 kg ağırlığında konvansiyonel başlık taşıma gücüne sahiptir. Berkan 1 füzesi 12 metre uzunluğundadır ve büyük kamyonlarla taşınabilir. Bu füze Suud rejiminin askeri üsleri ve hedeflerine yönelik büyük bir tehdit sayılır, çünkü başlığında kullanılan patlayıcı maddelerin tahrip gücü oldukça yüksektir. Aslında Berkan 1 füzesinin Yemen ordusunun Arabistan’la yürüttüğü savaşa katılması stratejik bir gelişmedir ve Arabistan ve müttefiklerinin bu füzenin imal edildiği ve korunduğu mekanlarını ve fırlatma rampalarını keşfederek yok etmekten aciz olduğunu ortaya koymuştur.
Peki, Yemen ordusu hangi füzelere ve ne miktarda sahiptir?
Yemen ordusunun Katiuşa füzeleri vardır. Savunma ve silah politikaları uzmanı Dr. Yatek Martin Robo’ya göre Arabistan’ın hava savunma sistemi Yemen’in MRLSH roketatarları veya bilinen Katiuşa roketlerine karşı koyabilecek güçten yoksundur. Yemen roketatar sayısı bakımından dünyanın altıncı ülkesidir. Bu roketler siyonist rejimin Hizbullah ve Hamas ile savaşlarında da anlaşıldığı üzere havada çok zor tespit edilebiliyor. Bu füzeler Arabistan’ın Güney eyaletlerini roket yağmuruna tutmak için iyi bir seçenek sayılır. Öte yandan Ensarullah hareketinin Arabistan rejimine karşı savaş ilan eden Necran eyaletindeki müttefikleri de bu roketleri Arabistan’ın merkezi bölgelerinde yer alan eyaletlere doğru kullanabilir.
Frag 7 füzeleri kısa menzilli ve dünyanın en eski füzelerinden sayılır. Fakat bu füzeler güdümlü olmadıkları ve hedefi mekaniksel sistemle tespit ettikleri için Arabistan’ın Patriot ve Rapir füze savunma sistemleri tarafından tespit edilemiyor. Bu yüzden bu roketler de Arabistan’ın iki ülkenin sınırındaki zırhlı birliklerini hedef almak için çok iyi bir seçenektir.
Frag adı aslında Rocket Over Ground Free kelimelerinin özetidir. Bu adı NATO eski sovyetler birliğinin kısa menzilli füze sistemi olan K52 Luna 9 füze sistemini adlandırmak için kullanımıştı.
Yemen ordusunun bu roketlerden kaç tane ürettiği bilinmiyor, fakat sayısı yüksek olduğu ifade ediliyor.
Yemen’in eski Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih’in bir kaç yıl önce Kuzey Kore’den satın aldığı Scut B ve Scut C balistik füzeleri Yemen ordusunun en güçlü füzeleridir. 300 km menzili olan bu füzeler Arabistan’ın güneyinde tüm askeri üsleri hedef alabilecek güçtedir. Gerçi bu füzeler Patriot füze savunma sistemi ile tespit edilerek imha edilebilir, ancak Yemen ordusu gafil avlama taktiğinden yararlanarak bu füzelerin Arabistan’ın hava savunma sistemine yakalanmamasına imkan sağlayabilir. Bazı askeri gözlemciler Suud rejimi şimdiye kadar Yemen’in Scut füzelerinden yedi ile on üç kadırını etkisiz hale getirdiğini belirtiyor. Bu yüzden şimdi Yemen ordusunun 12 ila 27 kadar Scut füzesine sahip olduğu düşünülüyor.
Scut B füzesi eski sovyetler birliği imalatı olan balistik füzelerden biridir ve Scut füze ailesinde yer alan dört orta menzilli füzelerden biri sayılır. Scut B füzesinin menzili 300 km kadardır ve 6 ton ağırlığı ve 11 metre boyu ve bir tonluk savaş başlığı ile güçlü bir füze sayılır. Scut B füzelerinin isabette hata payı ancak 50 metre kadardır ve bu yüzden hedefe isabet ettiğinde onu tamamen yok etmese bile, ağır bir şekilde hasara uğratacağı kesindir.
Yemen ordusu Arabistan’la savaşı sırasında iki ülkenin ortak sınırından 350 km derinlikte olan Arabistan’ın önemli bir füze üssünü hedef aldı. Yemen ordusu sözcüsü General Şeref Lokman bu üssün Scut füzesi ile vurulduğunu açıkladı.
Scut C füzesi Scut B füzesine nazaran menzili daha uzun olan ve bu füze ile aynı dönemde üretilen füzelerden biridir ve menzili 550 km seviyesine çıkarılmıştır. Fakat menzilin artması savaş başlığının ancak 600 kg olmasına ve isabette hata payının da 700 metreye yükselmesine yol açmıştır.
Geçen yıl Riyad eyaletinde askeri bir üs Scut füzesi ile vuruldu. Bu üs Arabistan sınırından 350 km derinlikte bulunuyordu. Öte yandan fırlatılan füzenin Suud ordusunun hava savunması ve İHA’ları ve savaş uçakları tarafından tespit edilerek yok edilmekten korunması için askeri hesaplara göre fırlatma rampası ortak sınırdan Yemen topraklarının 50 km derinliğinde bulunması gerekir ki bu da fırlatılan füzenin en az 400 km katettiğini gösterir. Oysa herkesin Yemen ordusunun sahip olduğunu düşündüğü Scut B füzesinin menzili ancak 300 km kadardır. Öte yandan Yemen ordusu fırlatılan füzenin Scut ailesinden olduğunu açıkladığına göre ve bu füze de en az 400 km yol katettiğine göre o zaman Yemen ordusu ilk kez Scut C füzesini kullandı demektir, çünkü Scut B’nin menzili 300 km kadardır, oysa Scut C’nin menzili 550 km civarındadır.
Yemen ordusunun bir başka balistik füze Kahir 1 füzesinin menzili de 500 km kadardır. Bu füze ilk kez bir yıl önce Arabistan’ın güneyinde Hamis Maşit kentinin yakınında bulunan Halid bin Abdulaziz askeri üssüne fırlatılarak görücüye çıktı ve hedefe tam isabet gerçekleştirdi. Bu füze daha sonra iki kez Cizran eyaletinde Aramco firmasının tesislerine karşı kullanıldı.
Kahir 1 füzesi incelendiğinde bu füzenin hemen hemen Sam 2 füzesinin aynısı olduğu anlaşılıyor. Ensarullah hareketi bu füzenin mahiyetini değiştirerek karadan havaya özelliğini karadan karaya ve balistik yaptı. Sam 2 füzesi 1970’li yıllarda sovyetler birliği tarafından üretildi.015