İran basınından ele alacağımız ilk gazete İttilaat gazetesi.

İttilaat gazetesinde İran’da Cumhurbaşkanlığı adaylarının seçim kampanyalarını sürdürmesi, Irak Başbakanlığı Basın Bürosunun Amerikalı askerlerin Irak’ta kalmasını kesinlikle onaylamadıklarını duyurması, Amerikan temsilciler meclisinin İran karşıtı hareketlerinin devamında yeni bir yaptırım tasarısını gündemine alması gibi haberlere yer verilirken, Keyhan gazetesinde Suudi Arabistan gelişmelerine dair Yemen’li gözlemcinin değerlendirmesini konu eden bir haber dikkatimizi çekiyor. Haberde kısaca şunları okuyoruz:

...***

Yemen konuları uzmanı Seyyit Sadık el-Şerafi Suudi Arabistan'da, kralın emriyle olan değişime işaret ederek şu ifadeleri kullandı: Arabistan yönetiminde yaşanan değişikliği Hanedan üyelerinin birbirleri hakkında kurdukları komplolar çerçevesinde değerlendirebiliriz; çünkü uzun süredir Suud hanedanı üyelerinin çatışmasına şahit oluyoruz, bu konu krallık hanedanı içindeki güçler arasında yaşanan bir soğuk savaştır. Bu hareketliliğe karşın kral Selman ve Arabistan veliahdı Muhammed Bin Selman ve veliaht Muhammed Bin Naif de bazı adımlar attılar.

Sadık el-Şerafi sözlerini şöyle sürdürdü: Suud Hanedanı bölgedeki savaşlarda katlandığı yoğun masraflar sebebiyle şu an ekonomik krizle karşı karşıyadır. Onlar, Arabistan halkının sermayesinin büyük bölümünü bölgedeki mazlum halkın katledilmesi için harcadı ve Suud Hanedanı her daim, günahsız insanları katletmekten başka amacı olmayan örgütlere destek veriyor.Arabistan rejiminde yaşanan değişikliğin kaynağı Suud Hanedanı'nın gelecekle ilgili endişeleri olarak görülebilir; çünkü onlar Yemen savaşında yaşadıkları çıkmaz nedeniyle geleceği belirsiz ve karanlık görmektedirler. Yemen savaşı 2 yılı aşkın bir süredir devam ediyor ancak şu ana kadar hiçbir başarıya ulaşılamadı ve Suudi Arabistan ordusunun durumu her geçen gün daha da kötüye gitmektedir. Onlar, Mensur Hadi'yi Sanaa'ya geri getirmeyi vadetmişti ancak şu ana kadar bunu başaramadı.Suud Hanedanı ekonomik kriz ve girdiği savaşlar nedeniyle içinde bulunduğu diğer krizlerden çıkmaya çalışıyor. Halife Hanedanından iki güçlü rakip de şu an birbiriyle mücadele etmektedir. Krallık hanedanı üyeleri arasında yaşanan soğuk savaş Suud Hanedanı'nın zayıflamasına neden olmaktadır ve ülkeyi iç savaşa sürüklemektedir, bunlar Arabistan'ın yolun sonuna geldiğinin işaretidir.

...***

Cumhuri İslami gazetesinde İslami İran İstihbarat Bakanı Mahmut Alevi’nin, geçen sene İran’da 30 kadar terör çetesini çökerttiklerini açıklaması, İslami Şura Meclis Başkanı Ali Laricani’nin, İslam İnkılabı Muhafızlar Ordusu’nun Ortadoğu bölgesinin en güçlü belirleyici gücü olduğunu vurgulaması gibi haberler göze çarparken, Hemşeri gazetesinde Bahreyn gelişmelerine dair Bahreyn’li siyasi aktivistin değerlendirmesini konu eden bir haber dikkatimizi çekiyor. Haberde kısaca şunları okuyoruz:

...***

Bahreynli aktivist Raşit el-Raşidi BM İnsan Hakları Komisyonunun, Bahreyn'de en son yaşanan insan hakları ihlalini değerlendirdiği, ancak İnsan Hakları Komisyonu 5 yıldır sürekli olarak Bahreyn'deki insan hakları durumunu ve bu ülkeye yapılan açık müdahaleleri sadece değerlendirmekle yetindiğini belirtti.

Bahreynli aktivist daha sonra sözlerini şöyle sürdürdü: Al-i Halife rejimi bu yıl Bahreyn'deki tüm siyasi aktivistler ile insan hakları aktivistlerine seyahat yasağı cezası verdi ve bunlardan birçoğunu emniyet merkezine çağırıp asılsız suçlamalar yükleyerek, yurt dışına seyahat etmelerini engelledi, bu nedenle sadece Bahreyn dışında olan insan hakları aktivistleri BM İnsan Hakları Komisyonu'nun toplantısına katılabildi.

Raşidi açıklamalarının bir başka bölümünde ise Bahreyn Güvenlik Güçlerinin Bahreynli kadınlara saldırmasına işaret ederek şu ifadeleri kullandı: Geçtiğimiz aylarda birçok kadının tutuklanmasına ve ortadan kayboluşuna şahit olduk ve bu durum sadece insan haklarına aykırı olmakla kalmayıp Bahreyn halkının gelenek ve görenekleriyle de uyuşmamaktadır. Bu olay Bahreyn halkının saygınlığına vurulmuş bir darbedir.  Güvenlik güçleri herhangi bir suçlama olmaksızın kadınları ve kızları tutuklamaktadır.

...***

Kudüs gazetesinde İran’ın Astana müzakerelerinde olumlu rol ifa ettiğine dair Suriye’nin Viyana büyükelçisi Besam Sabağ’ın açıklamasını konu eden bir haber dikkatimizi çekiyor. Haberde kısaca şunları okuyoruz:

...***

Suriye’nin Viyana büyükelçisi Besam Sabağ, İran İslam Cumhuriyetinin Astana müzakerelerinde ifa ettiği olumlu rolünü takdir ettiği açıklamasında, ülkesinde barışın sağlanması ve toprak bütünlüğünün korunması için İran ile işbirliğinin devam etmesini vurguladı.

İran ve Rusya’nın Suriye’nin yakın dostları ve müttefkleri olduğunu kaydeden Sabağ, Suriye’nin İran ve Rusya ile yakın ilişkilerini sürdüreceğini belirtti.

Amerika ve bazı bölgsel müttefiklerinin Suriye krizinin barışçıl yollardan çözümlenmesini engellemeye çalıştığını kaydeden Sabağ, uluslararası konsensüs sağlanması durumunda Suriye krizinin kısa bir sürede çözüme kavuşabileceğini sözlerine ekledi.